Yok artık,
yüzündeki o eski masumiyetin resitali yok artık.
O eski nefes alışın, iç çekerek duman duman cümlelerin, O yürek atışın, kalbinin ritmi
Yok artık.
Yüreğinde sakladığın deryaların, ırmakların nehirlerin
Bir çoban yıldızı düşer yönüme
Gölgeler uzamış dünden günüme
Beyaz bir güvercin konar önüme
O yârin muştusu bu mudur nedir?
İçimde inleyen sanki bir ney'dir
Saymadım ne kadar zaman geçti aradan
yolun düşerse bir çay korum tazeden
konuşuruz belki yine havadan sudan
yine gözlerine bakarım ürkek ürkek.
Seni bilmiyorum ama
Hey hât! bu fani çöllerde Leylâ arama!
Mâsiva ki katran döktü derin yarama
Her sevdanın yâdı, bir visali var ama
Dön yüreğim dön, O bakî sultâna doğru!
Ne zaman düşse, dilime vaveyla
Ufkumda güneşim soluyor gülüm
sabırsızlık bende, umarsız Leyla
gözlerime yağmur doluyor gülüm.
Sevdiğim gönlüme şah'tan da öte
İçimde yoğrulur sevdanın demi
Ahımda son umut söndü sevdiğim.
Yüreğimde batan, kaçıncı gemi?
Rüzgarlar tersine döndü sevdiğim.
Önümde devasa dalgalar var da
Nasıl anlatayım sevdiğim seni
Yüreğimde kalan anımdın gülüm
Gözlerimde tüten yayla dumanı
Bazen sızlayan yanımdın gülüm.
Düğümlenir bir ses ahu zar'ıma
Yüreğimde sessiz yanan ateşin
Bilirim ki közü senden ya Rabbi
Sevda diye yarattığın güneşin
Aydınlatan özü senden ya Rabbi.
Ümidim de bir adı var baharın
Yıllardır seslendim gönül dağına
Feryadımı söze verdim sevdiğim
Ne güller ektirdim gül dudağına!
Bir adını yaza verdim sevdiğim.
Çaresizim bir şey gelmez elimden
Gözlerim hep seni arar sevdiğim.
Sevdan ile yaralanmış dilimden
Bir alevdir beni sarar sevdiğim.
Aşkı sorsalar seven bir cana
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!