Güzel sevmeyi yasakladı bana doktor
Aşırı sevmekten büyümüş kalbim
Ah ben buyum işte
Kalabalıklarda yalnız
Yemeğini martılarla paylaşan
Bir usanmaz aşık
Bir divane şair
Ne okumalar ne yazmalar
Normal şartlar altında ve
Deniz seviyesinde
Bir atmosfer basınçta
Bir dünya
Bu kadar güzel yaratılabilirdi
Kediler bu kadar güzel oynaşabilirdi
Işığını yansıtmış Tanrı
Kalbinden sana bakıyor
Bir dönüp baksan
Kör olmadan
Bir hilali gülümsüyor şimşekler
Yağmura boyun bükmüş tüm çiçekler
Her damlada sarsılarak ağlıyor
Bizi bu dünyada ne bağlıyor
Diyebilseler bilecekler
Çiçeklere kimler ağlıyor
Yarım ekmek tavuk döner İstanbul
Köşe köşe cadde boyu camekan
Yari görmek muradıyla gezerim
Gah orada gah burada lamekân
Balık ekmek şalgam suyu İstanbul
Bu aşk yaşamaz diyorum
Kalbim söz dinlemiyor
Ölümüne sev diyor
Ayrılık çekilmez diyorum
Kalbim gülüp geçiyor
Fitne kapısını açma melanet girer
Öfke kapısını açma hıyanet girer
Lanet kapısını açma cinayet girer
Diyanet kapısını aç inayet girsin
Politika kapısını kapat siyaset gelsin
İstanbul’a kar yağıyor hey!
Kubbelere ağaçlara minare uçlarına
Aleme kar yağıyor
Sultanahmet’e Ayasofya’ya Gülhane’ye
İstanbul’a kar yağıyor
Üsküdar’a Sarayburnu’na
Ne aşka tutulmuşum
Ne yolunda yorulmuşum
Ne yoğrulmuşum tuzunla
Ne kavrulmuşum narınla
Yıllar akıp gitmiş aradan
Sn.Özcan,
İki cümle herşeyi anlatabiliyor. Bileğinize sağlık :)
Salim Kanat
Çorum
Bay, 43
23.4.2006 20:12
Antolojinin atlanmadan mutlaka okunması gereken şairiyle karşıkarşıyayım dedim birkaç şiirini okuyunca sn Özcan'ın. Kendine has üslûbu, zevkli dili yanında mısralarına hem duygularını hem de bir büyük davayı sığdırabilen na ...