561-Ne kadar iyi bilirsen bil eğer yeteneğin yoksa öğretemezsin. Öğretmek çok daha başka bir şeydir.
562-Başarısızlık karşısında bile asla yılmamak bir sonraki denemede kazanmak için atılan en önemli adımdır.
563- Kişi bir kimseye güvenmek için her hangi bir sebep aramaz, güvenir, sadece güvenir Hepsi bu kadar… Elbette güven duygusunun oluşmasının bir takım verilere dayanması doğaldır. Durup dururken bu duygu ortaya çıkmaz. Ama belirginleşmeye başlamasından sonra artık nedenler bir kenar bırakılmalıdır.
571- Somut bir gerçeği inkâr etmeye kalkışmak o gerçeği kabul etmek anlamı taşır.
572- İnsan herkesten önce kendisine merhametli olmalıdır. Kendisine iyi davranmayan birinin başkalarından iyilik beklemesi gerçekçi bir şey değildir.
573- İnsanın didişmesi sadece kendisiyledir, hep ve her zaman. Bu durumunu başka taraflara kanalize etmeye çalışmasıysa sadece kendisinden kaçmak isteyişine bir kılıftır.
581- Birileri çıkıp senin dilinle kendi fikirlerini söylemek isteyebilir. Buna asla izin vermemek lazımdır. Çünkü o zaman kendi fikirlerini söylediğini sanarak başkalarının sana dikte ettirdiklerini söylemiş olursun. Bunun için yapılacak olan şey her hal ve şartta ne olursa olsun asla bir başkasının sana söyletmek istediğini değil kendi söylemek istediğini söylemek için çaba göstermelisin. Bunun nasıl olacağını ise yine kendin bulmalısın.
582- Her ne kadar babalar harmanlayıp karıyorsa da evlatlar analarının eserleridir. Bu sebepten onların evlatlarına bakışlarında babalarınkinden çok daha başka bir anlam yüklüdür. Çünkü annelerin evlatlarına bakışlarında bir sanatkârın eserine bakışındaki o başarmış olmanın (neyi başarmışsa artık) iç huzuru ve gururu vardır.
583- Merak duygusuyla hareket edip, soruların peşine takılan insan için geçmişin hikâyeleri ve efsaneler zengin birer hazinedirler.
591-Sürekli olarak yenilmek zaman ilerledikçe kişide bir takım fiziksel ve ruhsal arazların oluşmasına sebep olur. Eğer gerekli görülüyorsa bu gibi insanları tedavi etmenin en pratik ve kolay yolu kazandıklarını sanmalarını sağlamaktır.
İnsan hata yapar. Zaman zaman vehimlere de kapılabilir. Bu çok normal bir durum. Normal olmayan bunu göremiyor olmasıdır. Zaten hatalar zincirinin uzaması da bu körlük sebebiyledir.
592 -Bir şeyi eleştirmek demek onun karşısında olmak demek değildir. Yanlış buluyorsan eleştirmek yeterli değildir. O yanlışa karşı tavır da almak gerekir.
601 - Sinirlilik bir gerginlik halidir. İnsanın davranışlarındaki dengenin bozulmasına sebep olur ve doğru düşünme yeteneğini etkiler. Dengeli bir hayat için öncelikle sinirlilik hainden kurtulmalıdır insan sonrası zaten kendiliğinden gelir.
602 – Karşı olmak bedel ödetir.
603 - Çoklar teklerin bir araya gelmesiyle oluşur. Bu sebepten "Koskoca okyanusta bir damla olsam ne olur ki?" deyip kendini asla küçümseme. Çünkü o zaman okyanus bir damla eksik kalır.
611 -Sevgi öğretilemez ama gösterilerek insanın zaten fıtratında var olan bu duygu harekete geçirilerek beslenebilir.
612 - Hep kazanmak hırsı hayatı çekilmez bir işkence haline getirir. Hâlbuki hayat ciddiye alınacak kadar değerli bir şey değildir. Çünkü ne kadar çok kazanırsa kazansın insan “vakit tamam,” dendiğinde görecektir ki bu dünyaya dair kazandığı hiçbir şey yoktur.
613 - Hayat denilen şey edilgendir. Onu etkin hale getiren insan davranışlarıdır.
61 – Başarmak istiyorsan çok çalışmalısın. Çünkü sen uzanıp yatarken muhtemel rakiplerin büyük ihtimalle bir yerlerde boş durmuyordur.
62 – Söylediklerimizi aslında çoğu zaman gerçek niyetimizi belli etmemek ve düşüncelerimizi gizlemek için kullanırız. Bu böyle olmasaydı insan hiç anlaşılamamış olmaktan yakınır mıydı?
63 – İnsan çalışıp çabalamalı ve hak etmelidir. Çünkü çalışmak doğru bir iş yapmış olmak demektir ve her durumda mutlaka bir karşılığı olur.
621 - Bütün sorun öğretmeyi seçmiş olmakta. Oysa öğrenmeyi seçmek sorunun çözümünde kilometre taşıdır. Eğer insan daha en başından öğretmeyi değil de öğrenmeyi seçmiş olsaydı öğrenirken öğrettiğini de görecekti.
622 – İnsanoğlunun açmazlarından biri de yetinmeyi bilmeyip aç gözlü davranması ve bu eksikliği nedeniyle de bu güzelim dünyayı kendisine yaşanmaz hale getirmesidir. Olumsuz değil, olumlu düşünmeli ve biriktirmeci değil paylaşımcı olunmalıdır. İnsanın yaratılış özelliğine böylesi daha uygundur.
623 - Sabretmek insan doğasında varsa da kişi için en zorlu edimlerden biridir. Boşuna dememişler 'Sabırla koruk helva olur,' diye. Sabır zorlu bir yol ama sonucunda elde edilecek ödül çok büyük ve değerlidir.
631- Beklentiler aslında insanın mutsuz olmasına sebep olan şeylerdir. Beklemek yerine, oluruna bırakılmalı ve ortaya çıkacak olana rıza gösterilmelidir. Olacaksa olur mutlu olur sevinirsiniz, olmayacaksa da bir bekleyiş içine girilmediği için dert edinmezsiniz. Hayat hiç de uzun değil beklemekle geçirmektense yaşanmalıdır.
632- Söylenmiş olunan bir sözde elbette ki bir mantık kurgusu olmalıdır ama aynı zamanda doğruyu da anlatmayı becerebilmelidir. Çünkü bir sözün mantıklı olması onu doğru yapmaz.
633 - İlk adımı atmak insanın karşındakini önemsemesi demektir. Kendinden daha bilge, daha ulu görmek demektir. Kişinin bu şekilde davranması aslında bir bakıma kendi değerini de arttırması demektir.
641 – Merhamet fıtratın en güzel hasletlerinden biridir. İnsana merhamet çok yakışır.
642- İnsanoğlu ne hepten iyidir, ne de hepten kötü. Yaradılışı gereği hem iyidir, hem de kötü. Hangi yanının ne zaman, nerede ve hangi şartlarda ağır basacağına yine kendi özgür iradesiyle kendisi karar verir. Verdiği bu kararlar çerçevesinde de hangi yanı süreklilik arz ederse o yanıyla değer bulur.
643- İnsan için her şeyi bilmek mümkün değildir. O halde ne bildiğini iyi bileceksin.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!