Peyami Beyoğlu Şiirleri - Şair Peyami Be ...

Dipsiz karanlık bir kuyuya sürükleniyorum seninle,
Kimyasala bağımlı bir keş gibi muhtaçlığımdan gücüm de yok sana dur demeye...
Bu yüzden ne gidebiliyorum hüzünlerimi alıp,
Nede kalabiliyorum mutlu mesut..
Hangi günahımın bedeli,
Hangi bakirenin bedduasısın bilmiyorum.

Aslında her hatam bakireydi,
Ve bozduğum tüm o doğrularım yanlışlara gebe kaldı..
Sana kirlenmiş sözcüklerimle gelmek istemezdim ama yeni yalanlar doğurdu her geçen gün bana.


Peyami Beyoğlu

Bir değişiklik olsun diye sevdim seni

Hani adem kovulduya cennetten bir hiç uğruna,
İşte öyle bir günah düşledim sende,
Bile bile de acı çektim,
Gideceğin malumdu ama ben aptaldım sevdim..

Bazen gökyüzüne ulaşıyor ellerim,
Dokunuyorum bulutlara.
Sihirli bir şehrin ortasında dev sevdalar yaşıyorum,
Uçan süpürgeli periler görüyorum.
Namus timsali kırık kadehler.
Kanatlarımı kesse de kafesimin demirleri,

Uzaklardan çan sesleri duyuyorum,
Bir gölge beliriyor sokak lambasının buğusunda,
Bir kadın elinde şarap şişesi, baştan aşağı kirli.
Zifiri gece bile örtmeye yetmiyor günahını,

Bir adam bedel biçiyor tanrının bu kusursuz yaratışına.

Üstat yanılmış olamaz mı? iki kapılı bir han demekle;
Üç kapı var bu hayatta ve ben çok zaman kaybettim kapında,
Bir eserde bırakamadım bu hayata.
Zira tüm çocuklarım bacaklarının arasından kayıp gittiler bir zevk uğruna"

" Kim bilir belkide beni de bir başkasının zevki olmak için terk ettin..! "

Bu sessizliğin, benden uzaklaşmana yardım ve yataklık ediyor,
Kaçırdığın her bakışın, umutsuzluğu örgütlüyor içimde.
Sanki sana olan sevgime baş kaldırıyor, bana duyduğun aşk.
Devrim yakındır, göz yaşlarım ayaklanmaya başladı bile.

Yaşasın yokluğunda beni avutacak bazı şeylerin kardeşliği..

Bu gün günlerden dolunay,
İçimde erkeksi bir hayvan dem vuruyor şehvete..
Nefsime amade zihnim köleleştiriyor bedenimi.
Yeni bir oyun gelmiş yatak odama kapalı gişe oynuyor yosma,
Senaryosu sağlam aşk, seks ve entrika..
Ayakta alkışlıyorum..

Ayrılığa kapı komşusu bir aşk,
Zamana yenik düşmüş sevda yorgunu bir kalp.
Tül perde arkasından gerçekleşmesi beklenen umutlar.
Toz pembe cümleler kurmaktan öteye geçemez..

Mesela bir sokak düşün,
Sonunda bir ev,
Evin içinde duvarları çatlaklarla dolu bir oda,
Kül tablasında hala yanan bir sigara ve hiç olmadığı kadar sıcak bir yatak...
Ah şu kadınlar her mevsim yaz...