Sonbahar çocuğuyum ben
Hüzün mevsiminin ilk ayında gelmişim dünyaya.
Saçlarım düşen yapraklardan almış rengini
Gözlerim ise yeşile elveda,
Sarıya merhaba diyen çimenlerden.
Belki de bundandır bakışlarımın donukluğu
Saçlarımın deli rüzgarlara olan tutkusu.
Ne ırmak gibi coşmayı bilirim baharda,
Ne renk renk açmayı yazın kırlarda.
Ne ayaz olabilirim insanın içine işleyen
Ne de yakabilirim gönülleri yaz güneşi misali.
Yağmur olur, damla damla açık kalplere akarım,
Rüzgar olur, diyar diyar bendeki ...
Gecenin aşkıyla mı titriyor yıldızlar
Yoksa sırlı semanın rakkasları mı onlar.
Kimdir bu tabloyu hazırlayan sanatkar
Mavi perdede ay, üç yıldız ve yakamozlar.
Cihana uyar mı biçtiğiniz kılıflar
Nice zaman oldu görüşmeyeli
Aylar mevsimlere yılları kattı.
Tez elden bitirsek şu hasretliği
Arasan da desem kalp kalbe karşı.
Baş başa oturup dertleşmeyeli
Ayışığım, suya yazılan dizeler gibisin
Aksin maviye, gölgen geceye hakim.
Korkarım aniden silinip gidersin
Denizi de ateşe atar yüreğim...
(6 Mart 2002)
Bu şehrin taşı toprağı bir bakire kız
Gündüz sizinle kalsın, gece benim olsun.
Gizemine ermeye ehil mi adsız
Her sokağı bal dudak, öpülmemiş aşksız.
Bu şehrin ışıkları gökten inen yıldız
Sınırlar yoksa durulmaz duygular
Ya o ya sen elbet biriniz yanar.
Hürriyet ümidin yanında yaşar
Tavrını koy, açılsın tüm kapılar...
Savaşlar varsa bunun için var.
Sanki sevda gemisi uğramaz bu limana
Tatlı fısıltılarla raksetmez yakamozlar.
Sen san ki unutulmuş aşkların en eskisi
Ahımızla sallanmaz ırak ildeki dağlar.
Sanki birisi silmiş sineden tüm maziyi
Sen ötelerin ötesinden kalbe doğan gizleri
Hikmet pınarından içip, üleşip nasiplendiğim.
Sen kutlu semanın yüreği titrek eri
Ezelde seçilmesen bilmezdin dilemeyi.
Öldüğüm gün doğduğum,doğduğum gün olduğum
Kalmazsa hükmü kırılganlıkların
Çıkarsın ortaya uysal ve yalın.
Bu son safhasıysa sevdalılığın
Düne uzaksındır, yarına yakın.
Silinir yazılar, okunmaz adın.
Öze yönelince başlıyor gerçek
Ben miyim yıllanmış yasayı bozan
Üstadım kapına yüzler sürerek
Keşke olabilsem adsız bir ozan.
Hakikat gönüle döşeli petek
Akıl çözemez ki aşk şifresini
Fikrini ateşe atmadan gelme.
Hiçleri sır eder, gönül iklimi
Kibrini sinende yakmadan gelme...
Beşerde arama, meşk çeşmesini
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!