ruhunu gökyüzüne salmış bir kadın..
kuşlara aldırmıyor..
Daha gitmedim, ağlayacaklarım var benim.
Kahrolsun yine aynı acıya gebeyim.
Kurşun misali, ağır bulutların hükmündedir kederim.
Yokluğun, uzaklığına olan yakınlığımdanmış..
Ne yağmurlar yağdı dün gece.
Hiç bir engel olmaksızın
Bu içeri ve dışarı kaçışlar
Can kaçamağıdır labirent dehlizlerde,
Aklı kıt bir balığın..
Değersiz ve aşağılık heveslerinin
Pür dikkat kesilmişim kendi zihnime
Aklımı taciz ediyorum, herbir yerden
Unuttuğum ne varsa kaldı derinde.
Kendi eserim, kendi esirin vardı sende
Her detay anlam kazanıyor sonradan
Bir gece vakti,kendime
Söylediğim tüm sözlerden
Kimse beni kınayamazdı.
Ben konuşurdum yazardım
Aklımda olanları
Ben özgürdüm.
Gerçeğe hallenen bilge Aynalar
Kırar zamanı, yakar devranı.
Bir anlık vakti sonsuz hisseden,
Gördüğün ilk sadakat benim içimde..
İçimde haykıran masum özge
Elasından hara düşürür,
Keskin vede kadirşinas bakışlar,
İçinden için çıkar , titretir zeminini
Ateşi yakar lav misali, pejmurde.
Kan rengi çicekli elbisem
Kireç kokan hanede, anne teninden geçen.
Kuşandık bayram havasında
Çocuk edasıyla,
Elit elbise! işte bu adî sokakta.
Dokunamadığım,korunaklı manzaram
Gözlerindeki tedirgin ışıltıyı anımsatıyor.
Damarlarımda tutuklu kalan heyecan,
Kanamak istiyor penceremden aşağı..
Belini kıramadığım cümlelerime
Ben bugün
Günüm gündüzüm ayım.
Aynı satırda dörtmevsim baharım
Ben bugün
Bilenmiş gökkuşağında pembenin aynısıyım, sarının mavisiyim
Ben bugün yarıyım, ben herşeyden ayrıyım
Manzarası değişmeyen mekanım
Ayarı bozuk saatlerin sesinde,daralıyor
İşleyişi aynı kadranın, beni hep es geçiyor
Kendi aklınca ,her anı istif ediyor..
Kendi ellerimle inşaa ettiğim mekanımda
Sağlık, esenlik ve 2024'ü aratmayan bir yıl dilerim,
Sevgi, saygı, muhabbetle...