Ayağı yere basmayanın,
Kanadı kırık,
Aynası puslu olanın,
Dili keskin olurmuş.
Okuyup adam olmayanın,
İçin için diri diri,
Can çekişe ve öle öle,
Kabuğumuza çekile çekile,
Bile bile,
Göz göre göre,
Kabımızda eriye eriye,
Yaram derin ve çok müzmin
Urganlardayım sırım sırım,
Gün ve gün ah düğüm düğüm,
Mezar mezar ölüyorum.
Ne tutunacak dalım,
Ne sarılacak yarim,
Hep eksik çeyrek yarım,
Ömrümün son deminde..
Bitmiyor başlanmıyor,
Sebebin kalmamıştır aslında da,
yaşamak için,
Bahaneler uyduran kendine bir
türlü anlatamazsın bunu..
Başlangıçlar içinde yeni uçlar,
Son dediklerin içinde yeni başlangıçlar.
Ne dönemler ne ara tatiller gelip de geçti,
Hayatın güç, hiç bir türlü mezun edemediği,
Yaramaz çocuklar gibi dışta seçili kaldık..
Ne sap memnun kesilip baltaya yontulğundan,
Ne balta memnun bir sapa uyup çakıldığından..
Kilit tutmaz ki gül yüzlülerin gönül gapısı,
Bilinmez kim oturur tahtında kimdir ilk sahıbısı?
Kağıt üstünde ancak, kimse kocası veya karısı..
Kimi ömür olur ömrüne ömür katar,
Kimi ömrüne törpü olur, kıymık kıymık ateşe atar.
Zaman ilaç değildir, acısı tazelenir arttıkca artar...
Herkes yoğurdu ak, misal pazarcı,
Sözde doğru dürüst susmaz haybatcı,
Dili şeker, şerbet, usta katrancı,
Ben özünde ne var ona bakarım...
Kimi insan gri kokusuz renksiz,
Dilin kemiği yoktur der duy atalar,
Özü bir mi diye ona bakarlar,
El kiri değil, su ile yuyalar,
Sapakta dönecek mi? Ona bakarım.
Su akar göz bakar, söze ne hacet,
Daha gülmedim ki geldim Dünyaya,
Elde ne kaldı ki rüzgar kırmaya,
Kaderim der sitem etmem Mevla'ya,
Umarsızlardayım ona yanarım,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!