Görünüşte şu koskoca burundan,
Nefesimi alamadım Doktor Bey
Canımdan usandım ben bu sorundan,
Eller gibi gülemedim Doktor Bey!
Bel fıtığı, ülser, bronşit varmış
Hak dediğin; adalettir
Zalimlerde pek bulunmaz.
Zulüm etmek; cehalettir
Kâmillerde yok, bulunmaz.
Gafil, şaşkın gezip durma!
Gel önlemini al, kalma zararda;
“Az ateş çok odun yakar” demişler.
Ayarla bütçeni orta kararda;
“Bol bol yiyen, bel bel bakar” demişler.
Dil var ayırırmış gövdeden başı,
Erdemli olmanın sırrına ersen,
Dinler ile ne işin var kardeşim?
İknâ edip benim beynime girsen,
Cinler ile ne işin var kardeşim?
Cehalet denilen şu derin yara;
Anlatsam köyümde doğup öleni,
Herkes bir hayâle dalar giderdi.
Corman’ın karısı güzel Geleni,
Göreni sevdaya salar giderdi.
Ahmet Bey muhtarken fazla nam saldı,
Atatürkçü düşüncenin özünü,
Gören Hızıroğlu Üstadımız var.
Yobazlara kurşun gibi sözünü,
Vuran Hızıroğlu Üstadımız var.
Yoksul halkı günden güne ezeni,
Durdu gitti; güneş durdu, ay durdu
Zaman durdu, yine Durdu durmadı.
Yedirmeden, içirmeden doyurdu,
Nutkum durdu, yine Durdu durmadı.
Güneş doğdu, yerin altı ışıdı
Hızlı esen yeller gibi,
Geçti ömrüm geçti gitti.
Coşkun akan seller gibi,
Geçti ömrüm geçti gitti.
Yârin yüzü güneşimdir,
Hiçbir yazar yazamadı derdimi,
Yazarlarım isyan etti ne fayda…
Tükenmez kalemden aldım yardımı,
On dakkada o da bitti ne fayda…
Bilgisayar virüs kaptı elimden,
Umutlarımız boşuna,
Defineden yılan çıktı.
Koştuk yılanın peşine,
Bir kuyruklu yalan çıktı.
Olmaz olsun böyle birlik,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!