Canım burnumda kokunu özledim sevgili
Ne deniz ne gül kokusu mutlu eyledi beni
Sağanak sağanak yağmurlar ıslatsa tenimi
Titretmez beni sana dokunduğum an gibi
Toprak kokusu gibi özlerken sevgili seni
Bütün incitilmiş çiçekleri, kanadı kırık kuşları getirdim sana
Ey Allah'ım yardım et bana sensiz nasıl kalırım ki ben ayakta.
Bir titremedir başlar diz kapaklarımda düşerim karanlıklara
Bir umut bulamam senden bir aydınlık girmezse yarınlarıma
Tüm cam kırıklarını getiririm yanına bir ışık girmezse odama
Öldürmeye cesaretim yok ama ölmeye evet
Vur hançerini boynuma sonra sonumu seyret
Aksın kanım yırtılan beynimin damarlarından
Seni ne kadar düşündüğümü anla ve seyret.
Bir şey yaratılmasaydı keşke
Tek sen var olsaydın evrende
Öyle güzelsin ki öyle güzel
Tüm güzellikler zaten sende
Saçların gece gözlerin yıldız
Bir çuval dolusu yalnızlık benimkisi
İçi boş sevdaların ardından gelen
Ne ayakta duracak hal ne de mecal
Bir çuval dolusu yalnızlık benimkisi
Yalnızlık Çinlidir; Çin işkencesi gibi
Tıpkı kaybolan hisli şarkılar gibidir sesin
Ve tıpkı kayıp giden yıldızlar gibi nefesin
Sen gecelerimi karanlığa dönüştürensin
Ey sevgili sulara sarılan bir ateş gibisin
Bir sis perdesi altında kaybolan dağ gibi
Sevginin beni götürdüğü yerlere kadar gitmeliyim.
Unutulmuş yaprak gibi usul usul sürüklenmeliyim.
Yarım kalmamalı bu aşk yolculuğumuz ay yüzlüm
Seni doya doya sevmeli hem kana kana içmeliyim.
Tüm bunlar ölesiye sevmek isteyişimdendir seni.
ormanın kuytusunda ince yapraklardasın
yeşilin her tonunda dalların bağrındasın
tüm tohumlarla aşkın savrulurken toprağa
bana düşen bir zehirli çiçeğin ucundasın
seni sevmek yüreğime acını doldururken
bilmem ey sevgili derdimden anlar mısın
ormanın kuytusunda ince yapraklardasın
yeşilin her tonunda dalların bağrındasın
tüm tohumlarla aşkın savrulurken toprağa
bana düşen bir zehirli çiçeğin ucundasın
seni sevmek yüreğime acını doldururken
bilmem ey sevgili derdimden anlar mısın
Yoruldum fişimi çekin artık. Öleceksem öleyim kalacaksam kalayım. Bu kadar budalanın, bencilin ve zorbanın var olduğu bir dünyada yaşamaktan zevk alamıyorum. Gardaş burası şunun yeri gardaş şuradan gak diyenlerin yaşadığı bir dünyada yaşamak istemiyorum artık. Alın bütün dünya sizin olsun. Bunca savaşın arasında öldürülenler kardeşiniz değilse elbet beni anlayamazsınız. Çünkü öldürmek kutsaldır dininizce ölen bir başkası olduğu sürece. Ve yaşamak sizin için bir başkasının elinden ekmeğini çalmaktır haktan hukuktan bahsettikçe. Çünkü senin her şeye hakkın vardır. Çünkü sen ananın aslan parçasısın. Aslında bir hayvansın. Sen ki yolu kesersin gelen geçenden saygı beklersin.Sen ki karıncayı incitmezsin ama herkesi tekmelersin. Bir gözyaşı dökmezsin fakat başkalarını ağlatmayı seversin. Tabi ki beni anlamazsın. Senin yaşadığın bu dünyada beni yaşatarak bana Tanrı’nı sevdirirsin. Bana dininden imanından dem vurursun. Yoruldum fişimi çekin artık. Bir ömür boyu hep sağıma soluma bakamam ki. Bu hayat trafiğinde bana çarpmasınlar diye hep budalalardan, bencillerden kaçarak yaşayamam ki. Hep gelir en zorbası beni bulur omzuma bir dirsek vurur. Sonra dostluk teraneleriyle beni kandırmaya çalışır. Elime elleriyle dokunur. Elimin kiri olur. Sen ki beni anlayamazsın. Gider ayıların faydaları konusunda konferanslar verirsin. Sonra bir ayı gibi karşıma dikilirsin. Bir ağaç kadar olamazsın. Ufkuma düşen bir kalas bir kütük olursun. Senin denizden anladığın budur. Öleceksem öleyim kalacaksam kalayım. Bu kadar budalanın, bencilin ve zorbanın var olduğu bir dünyada yaşamaktan zevk alamıyorum. Bütün duyularım hayvanlardan daha zayıfken beni diğer canlılardan ayıran en önemli özelliğim düşünmek iken artık aklımı oynatmaktan korkuyorum. Artık senin gibilerin beynimi işgal etmesinden rahatsızlık duyuyorum.Yoruldum fişimi çekin artık. Demek ki benim seviyem bu. Demek ki bana ya ahırdan ya kümesten bir dünya gerek. İşte senin inancında budur yaşamak. Tevekkül edip yerini bilmek ve ona göre davranmak. Bu yüzden ben hem sana hem inancına baş kaldırıyorum. Çünkü ben insan gibi yaşamak istiyorum. Sen beni asla anlayamazsın. Çünkü sen başına taç takarsın. Buraların kralı benim dersin ve kimseye söz hakkı vermezsin. Oysa ben her hayat hikayesi bir kitaptır derim ve herkesi dinlemek isterim. Sen testiyi kıran da bir götüren de bir dersin ve su yolunda kabahat işlersin. Oysa ben yanık yüreklere su serpmek isterim. İşte sen bunu hiç bilmezsin. Sen ötekileştirmeyi çok seversin. Bense senin dinin sana benim dinim bana diyerek kendimi ve bir başkasını aynı ölçüde ötekileştiririm. Yoruldum fişimi çekin artık. Öleceksem öleyim kalacaksam kalayım. Bu kadar budalanın, bencilin ve zorbanın var olduğu bir dünyada yaşamaktan zevk alamıyorum.
Gardaş burası şunun yeri gardaş şuradan gak diyenlerin yaşadığı bir dünyada yaşamak istemiyorum artık.




-
Adem Korkmaz
Tüm YorumlarOsman DEMİRCAN Henüz tanışalı iki ay oluyor.Son derece mütevazi,alçak gönüllü,yüreğinizi onun ellerine emanet edebilirsiniz.Sizi üzmeyecektir emin olun....