Ha’di beni inandır;
'Yağmur yağmadı gözlerime', de!
Seller gibi akmadığına yemin et yüreğin,
Hiç deneme; haberini alırım hemen;
Çamura dönen toprağı tanırım;
-benim kankamdır.
'Yaprak düşermiş eylüle' diyorlar, doğru mu bu?
Zaten düşeceği kadar düşmedi mi, zulüm gönüle?
Sararsa ne olur, sararmasa!
Say ki; hepsi de doğru; 'yere serilirmiş bahar',
-eğri büğrü işlerden değilmiş bu, zinhar!
Yedi yıl oldu,
Yedi toprak döndü bahçede
Aynı çiçeği bile vermedi gül dalı
Aynı olmadı hiçbiri.
Kırmızı ile başladı
Sağda solda çiçekler vardır,
geçerken görürsün ya
Onlar;
Aslında bir orman parçasıdır,
Koklamaya doyamazsın.
Ürkek bir ceylandı o pürtelaş,
Cilveli nazı da akardı içime,
Zülfünü kesen gözleri cümbüş,
İşveli bakardı çengide gözüme.
Bir meydan savaşı sanki bizimkisi,
Senin adın yok
Nüfustan düşülmüş bir ceylan kırlarda bak
Halini hatırını sormak yok
Susma hakkına direnmek var mı?
Gözler düz ovada donup kalmış bak, eğmek yok
Öylesine yüce ki, şu gök bakır;
-istesen, kutsar seni acun;
-istersen, yüzüne tükür!
Hani, derler ya; ‘içinde iki kök vardır bir denklemin’,
Ne zamanki çözer onu kafan, derman bulur;
çöle kaç da, gör;
-orası; kurda, kuşa kabir!
cüssesi telef olana, ne kolay;
hurdası def olur mendebur çakala;
-çula döner!
ey sevdiceğim, nedir burası!
-güneşten şerbet içiyem!
aleve döner hep, mübarek!
ne berbat yeri memleketin,
-çöle ramak!
hai/kuyumcu!
sözlere gümüş biçse;
sükûta altın;
hai/kayyumcu;
arif olan adamda,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!