Yandı yüreğim;
kadeh kadeh,sunsunlar yarimi
Kimse,sorup,öğrenmek istemez,
nicedir ahvalimi
İşte,buna,dayanmaz yürek;
Duygularım sana taparken;
Nedir,senin bu,vurdum duymazlığın?
Oysa ki,bu ben,ben değil;
Sanki,damarlarımı çatlatan,senin kanın
Kan tükürse de,bu dudaklarım;
Ufku tutuştururken, şafağın alevleri,
karşıki tepeler, sanki, selamlıyor beni;
buna şaşmam, nasıl tanımasın, ben ve seni,
unutulur mu sandın,binbir özlem içinde;
üstünde, gülüşüp, koklaştığımız gnleri
Sevda denilen muamma
sinsice girdi gönlümden
mikrop değil ki atayım
göğsümün dar kafesinden
Hem aç, hem susuz kalır da
Çare bulunmaz,aşkın matemine;
Kırk yıl,gitse de ömründen
Tekrar,yeri doldurulur mu sandın;
Koca çınar,kırılıp devrilmiş,bir kez yerinden
Önceleri anlamazsın,pencere gibi,
Bahtım biteviye sarılır;
her gelen gecenin, kapkara tülüne
yaşlı gözlerimle erişirim;
güneşi doğmayacak, yeni bir güne
Aşkından sararıp solsam da;
Gönül dağım karla kaplı
geçit vermiyor kalbime
Baharımken kış olup
neden düşürdün bu halime
Senden medet beklemekse
Bir sisli hazan mevsimim
yakıp,geçtin kalbimi
Gelen kış mevsimimde
alıp götürecek ömrümü
Koklamaya doyamadan
Gözlerim gözlerine baktıkça;
Efsunlanmış gibi eriyor
Sanki,gözlerim'mi yalnızca eriyen?
Dudaklarımsa,alev almış yanıyor
Özlemin, alev almış, beni yakarken,
tenim, sanki buzdan uyapılı, bir heykel
hayalinle, gece gündüz avunurken,
gözlerimi kapatıyor,gizli bir el
Firakın, beni, deli ediyor deli,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!