Bir mavi gözleri kaldı gönlümüzde,
Birde mavi düşleri…
Hani şu Rızanın Arkadaşı,
Arkadaşlığın mihenk taşı,
Rıza düştü Azrail’in peşine,
Bütün hizmet tencereye tavaya,
Kaşıkların hiç hatırı yokmudur.
Bütün kıymet hacı ile hocaya,
Aşıkların hiç hatırı yokmudur.
Bir bebek ağlasa işler sineye,
Madem gerçekten insansın,
Bu ülkede işin çok zor.
Hem de doğru bir lisansın,
Bu ülkede işin çok zor.
Hem okursun hem yazarsın,
Baba hamal oğul hamal,
Anlamadım nedir bu hal,
Değiştirir diye herhel,
Periden medet umuyor.
Dünya döner garip mahal,
Kan revan geldiğimiz bu dünya,
Feryad figan gidiyor sonunda,
İster Fransa olsun Mösyo Kul’un ülkesi,
İster sömürgesi Kamboçya.
Ozanoğlu 02.10.2009
Doğarken içime acı katmışlar,
Bana al dudağın balı az gelir.
Şu gönlümü kör kuyuya atmışlar,
Dibe uzatılan çalı az gelir.
Neden dünya yalnızlıklar kahvesi,
Kötüler meclisi mesken tutmuş sa,
İyiler dergaha az gelir gider.
Menfaat pazara demir atmış sa,
Tavuk gelen yere kaz gelir gider.
Delice seveni sevilen güder,
Sen gideli dünyadan kollarım fersiz kaldı,
Hiç kimse senin gibi güçlü değil be Baba.
Yüreğime sığmayan dertlerim yersiz kaldı,
Hiç kimse senin gibi içli değil be Baba.
Gelen bir fel savurdu giden bir fel savurdu,
Bugün yola yolladım,
Ne gün döner bilemem.
Bağrıma köz bağladım,
Ne gün söner bilemem.
Yar beni yara beni,
Kara kıştan kaçan,
Göçmen kuşlar kadar,
Kanat yorgunuyum.
Güneş battı,
Şehir mağrur,
Evlerin ışıkları,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!