Bir çiçeksin ki , solmuyorsun nice mevsim geçse de,
Bir şiirsin ki, bitmiyorsun ne aşıklar içsede,
Bir baharsın ki , seriyorsun aşığı yerden yere,
Sen öyle bir sultansın ki, aşık ediyorsun kendine.
Bu huy mudur, bir sır mıdır, Tanrı vergisi bir şey olmalı,
Bana biraz sevda olur musun,
Gece çöktü omuzlarıma taşıyamaz oldum,
Yük oldu dizlerime yürüyemez oldum,
Bağırırım, seslemezsin,
Yoksa ben de sana yük mü oldum,
Bu gözler, gözyaşlarına karışır,
İlk değil, bu şehir yağmurlara alışık.
Gözlerin gökyüzünü cezbediyor,
Mest olmaya geldim, seninle tanışıp.
İhtiyacım olduğunda uzamayan eller,
Şimdi tek tek sıraya girmişler.
Tuttuğumda kopan her dalı,
Meğer o insafsızlar kesmişler.
Nasıl bakıyor dünya öyle tepeden bizlere,
Bu sular dolup dönüşüyor denizlere,
Gemiler kalkıyor,bir yol tutunup binebiliriz,
Gelirsen eğer bu denli ancak sevebiliriz,
Bir fırtına da olabilir, zayıf bir rüzgar da,
Dikkatli dinleyince,
Geliyor vapurun sesi,
Pekte uzak değil yani vapur iskelesi,
Acaba bir güzele teklif etsem,
Yürür mü benimle iskeleye?
Şemsiyesi olmayan bir kız gördüm,
Birden kalktım ki ıslanmasın, vardı şemsiyem.
Kalktım kalktım da, gidemedim...
Çünkü peşinden gidiyordu başka bir ıslanan,
Ve yine yanıyor sigaram.
Kıskanç zincirler ardında durur yürek,
Kırar zincirleri Çağlayan gibi vurur yürek.
Namert gözlerinde kahbe bakışlar,
Orospular fitne fesat nakışlar,
Dar sokaklarında izmirin, Kaldırımlar seni hissettirecek,
Uzun zülüflerin ve gözlerin, Savunmasız bir halde göz gezdirecek.
Ve ben seni görmeden edemem,Neden gözlerin körfezi yenemez,
Bahar gelmedi son bahar gelmeden,Sokaklar pusludur sıkı giyin gelmeden.
kapanan göz kapaklarım yorgunluğuma işaret,
eskiden şiir okurdu gözlerim şimdi makale,
birşeyler seçmek lazımsa eğer illa ki;
karakterimi tamamlaması gereken şeylerden ve dahi,
hayatın keşmekeşinden kurtarmasa bile beni,
özümde yatan şiir denen vahşetten vazgeçemem ki.
Gardaş