Nuri Can Şiirleri - Şair Nuri Can

Nuri Can

Gel
uzak bir vadide buluşsun gölgelerimiz
terketmeden gün ışığı hayallerimizi

tan vurmadan ağarmış saçlarımıza
tükenmeden umutlarımız

Devamını Oku
Nuri Can

Ver sesini rüzgar konuşsun
umudu sevdalara bölen yüreğin
bergüzar olsun yarınlara
gül ki gül açsın gökyüzü
elif gözlerinin ışığıyla doğsun gün
şavkın vursun aynalara küçüğüm

Devamını Oku
Nuri Can

Kaç zamandır ağrılar dolanıp duruyor boynuma...
Soluk resimler gibi duruyor aynalarda yüzüm, gitgide yabancılaşıyorum kendime, yaşama, dünyaya... Üşümüş çocuk gözlerindeki ürperti gibi kalıyor bakışlarım...

Düşündükçe anlamsızlaşıyor gözümde dünya, hayata dair ne varsa...
Kanadı kırık sevgilere hapsoluyor özlemim. Oysa bilirim ki kanadı kırık hiç bir kuş uçamaz.

Devamını Oku
Nuri Can

'Yüreğimi İncitiyor İhanetler'

Dudağımda güz türküleri birikiyor, şiirler dökülüyor kaldırımlara sonbahar seslerinden. Ürküyorum…
Oysa mevsim bahar mevsimi, gül mevsimi, umut mevsimi. Göç etmiş hüzünler, acılar, başka alemlere. Çiçekler selam gönderiyor yeni yetme sevdalara…

Ama ben sevinemiyorum, bütün ihanetler iz bırakıyor yüreğimde… Mutsuzum, kalabalıklar içinde yalnız ve avuntusuz, hiç bir neden derinliğimi doldurmuyor… Hep bir yerlere gitmeleri özlüyorum… Özledikçe ıssızda kendini arayan ve kanayan dervişler gibiyim…

Devamını Oku
Nuri Can

İnsan ömrü yaprak gibidir
önce filiz verir yeşerir
sonra dalında
tek
tek
dökülüverir…

Devamını Oku
Nuri Can

Ey uğruna bunca kahır çektiğim
yollarına gözlerimi ektiğim
sanadır bu çağrım sana sevdiğim
işit beni, dinle beni, duy beni...

sil şu gözlerimin akan yaşını

Devamını Oku
Nuri Can

Senden ayrılalı kaç yıl oldu, kaç asır geçti, kaç yaz, kaç kış, kaç gün, kaç ay..? Saymadım.. Sen giderken ardında bir dağbaşı yalnızlığı bıraktın bana. Bir çöl ıssızlığı, yokluğun kimsesizliğim oldu, yokluğun kederim, söyle şimdi ben nerelere giderim… Yağmurlar bu şehre kızgın artık, yağmıyor sokaklara… Şimdi kar içinde bedenim, buza döndü dünya...

Sen gittin kar yağıyor bu şehire! Ve ben üşüyorum, gökyüzü yere dökülüyor sanki, bembeyaz bir gülücükle, nazla... Gözlerimin içinde bir eski hikaye geziniyor sokakları... İnsanlar farkında değil, bilmiyorlar bu hikâyeyi…

Hani hayallerimiz vardı geleceğe dair, mutluluk dolu. Rüzgarlar savurdu, ulaşamayacağımız yüksek dağlara yağdı.
Öyle de olsa koynumda hala mavi mavi hayaller taşıyorum sana dair... Sen gideli yüreğim yangın, gözlerim buğuludur benim...Kar yağıyor bu şehire ve sen yoksun, üşüyorum! .. Yoksun! .. Gözlerime, dudaklarıma, yüreğime yağıyor kar! ..

Devamını Oku
Nuri Can

Yüreğim kanayan bir duygu pınarı şimdi. Kurumayan ve her sonbahar daha da çoğalarak, çağlayıp akan özlem denizlerine...

Erişilmez uçurum diplerinde kaldı özlemlerim, yaralı ceylanlar sekiyor bakışlarımda şimdi. Tomurcuklar öksüz, serçeler dilsiz, her yağmur yağdığında boynu bükük bir çocuk üşüyor bedenimde

Ben ki, hayalleri uzak dağ yollarında kalan işkilsiz çocuk. Munzur’un başında ağlayan o nazlı çocuk. Benim de hayallerim vardı bir zamanlar, tüm dağlı çocuklar gibi. Sevdalarım, sevinçlerim, korkularım vardı. Şimdi gittiğim her ülkede içimde kanayan özlemler gezdiririm, rüzgarlar estiririm ağaran saçlarımda. Kimse bilmez niye öyle suskun hüzünlü bakarım uzaklara, niye bükük durur boynum...

Devamını Oku
Nuri Can

Gelincikler
hep boynu bükük müdür bu şehirde?
hep ağlar mı salkım söğütler?
sözcükler yeter mi
bir sevdayı anlamaya, anlatmaya?
gök gözlü kız

Devamını Oku
Nuri Can

Şu gurbet ellerde garipçe boynum
büküldüğü yerde gam çiçek açar
vurduğun hançerle kanıyor kalbim
döküldüğü yerde kan çiçek açar

yağmurum yağmıyor hayat gam çölü

Devamını Oku