Göklerin sırrı ve sihri,azimle yer yüzüne boşalırken
Kalpler ufuklarında lutufkar bir inayeti bekliyordu
Dünya azabı insanlığın üzerine dem dem vururken
O susamış vahalara nurlardan ışıklar saçılıyordu
Göç zamanı geldi
Artık mevsimlerden sonbahar
Kar yere düşmeden
Gökyüzüne uçar kırık kanatlı kuşlar
Ağaç dalında kuruyan son yaprak
Şıralanmış aşkımın mayasını
Yüreğinin örselerine boşaltırken
Gözlerinden gözlerime dökülen
Hüzün yağmurlarının altında ıslanıyorum
Tropikal rüzgârların sancıları kaplıyor ruhumu
Islak kızıl saçların dökülürken yüzüme
Gözlerinde sürgünler yedim
Sorgulandı yüreğim
Göçler başladı gönül diyarımdan
Takıldığım
Eğer Sen yoksan
Hüzünlü bir ölümün ağıdı, türkü olur
Her bahar hazana döner yüreğimde,
Susar şarkılar karanlık gecenin sinesinde
Yorgun bekleyişler başlar
Seher yellerinde şafaklara sis çöker
Ne olursun iki satır yazı yaz
Bunca hasretle geçen zamanlar üstüne
Halin nicedir bileyim iki gözüm
Yılların içime bıraktığı zehri içimden sileyim
Affet çocuk affet
Gözlerini açtığın şu dünyaya bak
Şehrin tüm ışıkları aydınlık
Bil ki o ışıklar aydınlığı kadarda karanlık
Kilim desenli yamalı entarinle
Kirden yapağı olmuş diken gibi saçlarınla
Senden
Bana esen her neyse
Orada kaldım
Orda kaldım bir zaman
Ne
Gün aşırı diyarların
Sessiz gecelerine sis çökünce
Güne yorgun
Düne dargın
Bakış düşer yüreğimin örselerine
Sana yazdığım
Son mektubu okudun mu?
Üzerinde adın yazıyordu
Ve
Adının tam ortasında bedenim kanıyordu
Ey sevgili
kaleminizden okuduğum kaçıncı şiir bilmiyorum ama yorumum aynı yine. harika. ant.
Tebrikler üstadım.gönlüne sağlık. tam puanımla iyi günler dilerim...
Tebrikler üstadım.gönlüne sağlık..iyi günler dilerim size...