Nurcan Göksel Şiirleri - Şair Nurcan Göksel

Nurcan Göksel

Senin falını gördüm
Senin ellerinde
Uzattığında bana o son gün
Titriyordun küçük dallar gibi
Gidiyorum artık diyordun
O bedende iki şey ayrı konuşuyordu

Devamını Oku
Nurcan Göksel

Bence dedikoducudur martılar.
Şahittir çoğu zaman
Mesken tuttukları
Kayalıklar yada
Çatı kenarları…

Devamını Oku
Nurcan Göksel

Ne okumayı bilirdi ne de yazmayı
Bir dünyası vardı taştan topraktan.
Gün boyu umutla sallarken çapayı
Dağılmış toprak ta ektiği tohum da
Yorgun argın içtiği birkaç yudum suda
Bulurdu kendince kurduğu dünyayı.

Devamını Oku
Nurcan Göksel

Tutamadığım kar taneleri
Gibisin
Eriyorsun avuçlarımda…
Biliyorum sen her kışta
Gelirsin
Bir veda yaşatırsın

Devamını Oku
Nurcan Göksel

Bir gece yine hisara gitsem,
yine rüzgarında üşüsem,
dalsam ara sıra rüyaya
rüyamdan
saraylar geçse
bir yerinde ben!

Devamını Oku
Nurcan Göksel

Her sözcüğün acı birer tohum
Büyüyor içimde bir yerlerde
Git
Unut bitti artık olamaz deyişin
Aşk uzaklaşıyor
Büyüyor sözcüklerde sızı

Devamını Oku
Nurcan Göksel

Ne zaman
bir ot kıpırdasa,
saklasa yeşil bir böceği.
İki dal sevişse,
rüzgar örtse çiçekleri,
bulutlar gelip gitse

Devamını Oku
Nurcan Göksel

Karadeniz mavi,
kara deniz lacivert.
Gemiler
horona durmuş bir limanda,
bir ben değilim
sahilde hüzünlü,

Devamını Oku
Nurcan Göksel

Güne gülerek başla,
Bahçende küçük bir kuş bul
Kendine.
Kanatları senin olsun! …
Bir kitap al eline,
İçinden bir öykü

Devamını Oku
Nurcan Göksel

Yanından geçerken
tren raylarının
bir trenin rüzgarıyla
savruldum.
Tren aldı başını gitti
ben öylece kalakaldım

Devamını Oku