Tükenmeyen yollarda yolculuğum sürmede
Kâh müjdecimdir rüzgar, kâh belâ üfürmede
Bir ızdırap sahnesi, çiledir perdeleri
Dekor dekor bir dehliz, gidildikçe ileri.
(1991 yılında Türkiye Diyanet Vakfı tarafından açılan münacaat yarışmasında mansiyon ödülü alan şiir.)
Eli boş gelmedik Rabbim huzura,
Eli boş çevirme eşiklerinden...
Yıkanmış bebeklerin
Yemyeşil bir yaprak gibi nûra,
Yaş otuz yedi
Kırkıma ramak kaldı.
Çizik çizik olmuş elmacıklarım.
Acıdan darıhmış yorgun başımda
Rüzgarda aşılanan kır çiçekleri gibi
Bir damla ak kaldı.
Her tad için olsaydı ayrı bir dilim
Her bir dili taşır iken ne olurdu hâlim?
(1995)
Sesin en korkağını da gördüm
En korkuncunu da,
Bu viranede yapayalnız yaşarken...
Hayalin titrerken saçını ördüm;
Ey yar, başıma tak sorgucunu da...
(2001/Nidda)
Hayal perdesinde biri var yine
Efkar sahnesinde almış rolünü
Dalınca bir an güzelliğine
Üslendi gözleri can kontrolünü
(1984)
Şu dünya evinde hayrolsun duâ et sonun
‘Yevme lâ yenfeu’ da ne mâl isterler ne benûn.
(1992)
'Gül yüzlü güzel ölüm
Seni bin kez ölürüm'
Gel cana minnet ölüm
Seni derhal ölürüm
Ve dahi şehit olur
Rıza-i Bari için
Seninle çarpar kalbim
Hayalinle atar nabzım
Çık da gel birtanem
Gönlüme geçmiyor sözüm.
(2001/Nidda)
Eziksin, büzüksün fakat câzipsin
Bir çiçeksin amma, kurusun Nergis!
Pas tutmuş kalp içinde muzdaripsin
Kök salan sevginle durusun Nergis!
Gül, gonca, papatya... çözdüm onları
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!