Tek düstur, tek hakîkat kalmasın bir duymayan,
Medeniyet Kur`ân`dır, medenî, ona uyan! ...
(1984)
Nice kalem çalınmış
Mutluluğa dair,
Akordu bozuk
Nice dilsiz bağlama...
Kimi öyle demiş,
Kimisi böyle.
Bu viranede ben olmadım abad
Bilmem ki ne zulüm işlemedeyim
Ne yar-ı munis var ne ciğerpare evlat
Alın sizin olsun bu Nidda'yı nideyim.
(2001/Nidda)
O Kur’ân ki, bardak bardak sunar Hakk nûrunu
Ufuk ufuk yağdırır rahmetin yağmurunu
O Kur’ân ki, âleme deste deste renk verir
Varlıklara nizâm ve kalplere ahenk verir
Fahr-i ilim âlimlere âr iken
Yumruk olup dost başına inersin
İlim içre haddin bilme var iken
Tafra satıp böbürlenme, sen nesin?
(1984)
Sana dul demeye dilim varmıyor
Çocuklarıma yetim.
Sana varmaya elim varmıyor,
Ama gelmeye var niyetim.
(2001/Nidda)
Dilime, dudağıma
Arzuma, dimağıma
Meş`alesin, tılsımsın
Umutsun ocağıma.
Bülbülsün şakıyorsun
Ne bir mum ışığıdır ve ne de bir lamba
Benim istediğim, karanlık mı karanlık...
Bilirim, döşeyin bir mustatil muşamba,
Karanlık mı ışıktır, ışık mı karanlık.
Ne bir kapı aralığı, ne de bir perde
Almış mızrap eline
Cümle âlem yek avâz
Vurur vahdet teline
Yaptıkları hep niyâz
(1984)
Bakışın doruklara doğru
Himmetin âlî olsun
Sözün hak, özün doğru
Yalandan hâlî olsun.
Tut gönlünü dupduru
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!