Oğlum Mahir;
Annen sana hamile...
Bir-iki haftaya kalmaz,
Bir fert daha kazanacak,
Bizim aile...
Kör değilim, gözüm görüyor;
Düşüncem bir hayli derinde.
Bir diriliş gerçekleşiyor,
Orta doğunun orta yerinde.
Dün Nemrut vardı, Ebu Cehil;
Bitecek bir gün ömrüm,
Bir kaya koğunda.
Cenazem kalkacak gülüm,
Bir kış soğuğunda.
Kara toprağa dönecek,
Koca şehrin ortasında,
Güzel bir yer burası.
Her şey var burada,
Büyükler için cafe,
Çocuklar için oyun sahası.
Elveda demenin zamanı geldi,
Ölçün kefenimi boyuma göre.
Sonra mezar kazın, koyun cesedi,
Uzak bir yer olsun şehre.
Ya tepe olsun, ya dağ başı;
Barda pavyonda ömrün geçti,
Hala baş eğmezsin.
Senin için akıttığım;
Gözyaşına değmezsin.
Sevginin dile gelişi,
Derin uykularım var;
Derin düşlerim.
Bazen ağlamaklı çıkar,
Gülüşlerim.
Sorunlar, sorunlar;
Vallahi yoktur inancımdan,
Şu dört duvarın haberi;
O badana ister bayramları,
Bense her an peygamberi...
Ahmet, Mehmet kondu, her birinin adı soyadı;
İman sade dille söylendi, lakin kalbe oturmadı…
Anlayamıyorum;
Şu kadın milletini.
Daha mı güzel oluyorlar,
Ufacık kumaşlara,
Sıkıştırarak etini.
Biz onun sadece şiirlerini değil, kendisini de çok seviyoruz...