**** ESSELAMÜN ALEKÜM DOSTLAR YARENLER ***** --Kadınların, siyasal, sosyal ve kültürel haklarına karşı çakanlar. --Kadınların, seçme ve seçilme haklarına karşı çıkanlar. --Kadınların, miras ve mülkiyet haklarına karşı çıkanlar. --Kadınların, eğitim ve öğretim haklarına karşı çıkanlar. --Kadınların, Türk medeni yasası gereği, zorunlu resmi nikah haklarına karşı çıkanlar. --Sübyan kızların 18 yaşını doldurmadan evlendirilemez Kanununa karşı çıkanlar. --Hacı-Hoca ve Papazlar dan Evlilik akit yetkisinin alınmasına karşı çıkanlar. --Erkeklerin, çok evlilik ve üç talak haklarının fes edilmesine karşı çıkanlar. --Kadınların, bütün bedenlerini örten kara çarşaf giymeden sokakta gezemez diye fetva verenler. --Kadın dışarda, cadde-sokakta Herifinin beş metre gerisinde yürüyecek diyenler. --Kadınlar, Kocasından habersiz hayır hasenat yapamaz diye Fetva verenler. --Kadınlar, kurban kesemez, Cenaze merasimine katılamaz, Bayram ve Cuma Namazını Cami'de kılamaz diye fetva verenler. --Kadınların özel durumların da Abdestsiz ve benzeri ucube deyimlerle mesnetsiz ve şuursuz Fetva verenler. Daha buna benzer bir çok meselede Kadınlarmızı bir hizmetçi, cariye ve metres konumuna koyan zihniyetsiz, şuursuz, densiz ve hür medeniyet düşmanları Haşhaşi sulbu kara sesli, eli asalı, şalvar cübbeli emriyle bir çok metropol Şehirlerde o küçümsedikleri ve dışladıkları Kadınları şemsiyesi altında Asitaneler kurmuşlar. Ve örgütsel faaliyetleri ve Finansman işlerini Kadınlar üzerinden yürütmüşler. Dün İstanbul'da onlarca Kadın örgütçü yakalandı. --İnşallah ilgili resmi Merciler, Tekbirlerle insan yakan bu kara seslilere fırsat vermezler. Yüce Yaradan Ulusal Devlet sistemimizi korusun...VESSELAM. --BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN--
***** RUBAİYYAT ***** Türk'ün taa maşruktan mağribe uzanır kolu Ülküsü Medeniyet, Cumhuriyet'tir yolu Gazi Mustafa Kemal'dir önderimiz bizim Demokrasi'yle birleştirdi, Sağ ile Solu... ----- OZAN ÇAKIROĞLU -----
** Bazı egoist-bencil mevcudiyetler, benim yaşam felsefemi bilmeden, sadece bazı uç yorumlarıma binaen zaman-zaman yargısız infaz ettiler.. Eyvallah. Belki de kendimi iyi ifade edememişimdir. Ancak, ben Antoloji de yazmadan önce Şiir sayfalarını takip ederdim. Mesela, Horozoğlu Nazım Hikmet'in bütün şiirlerine kayıtsız-şartsız bir çok Şair ve yazar tarafından olumlu yorumlar yapılırdı. Lakin ben Horozoğlu Nazımın marifetlerini çarşaf çarşaf yazınca, bu gün Şiirine kimse yorum yapmamış. Eyide olmuş... -- Demem o ki, insanlar doğru bildikleri ve inandıkları yolda, yılmadan, usanmadan ve kimsenin Herifi olmadan omurgalı bir şekilde mücadelelerine devam etmelidirler..... -----OZAN ÇAKIROĞLU-----
***** ESSELAMÜN ALEYKÜM BEŞER ALEMİ ***** --Dün 27 Mayısın önemine binaen, yine o, kin-kibir ve nefretten beslenen Cumhuriyet düşmanları, Provokatif eylemlerine devam ettiler. Yine Atatürk''ün ilke ve devrimlerine Dil uzattılar. Çamur ve iftira attılar. --İslamiyet 1480 den, yani Fatih Sultan Mehmet'in ölümünden bu yana, Memleket sathında 1923 ile 1955 yılları arası Din ve Mezhepler hiç bir siyasi baskıya maruz kalmadan aslına uygun bir şekilde icra edilmiştir. Bunun aksi iftiradır. 1955 ten sonra Menderes hükümeti aşırı güçlenince Din ve mezhepleri Siyasete alet etmiştir. Milletin Dini duygularını istismar ederek, adeta Dini ve özellikle Sünniliği kendi Siyasi ameline bir zülfikâr olarak kullanmıştır. --Mustafa Kemal Atatürk'ün 1-Mart-1923 de Meclis konuşmasında, Milli mücadeleden hemen sonra, bir yıl içinde yüzlerce Cami ve mescidin onarılması için Ulusal bütçeden yüklü miktarda pay ayrılmasını emrediyor. Ulusal Dilimiz Türkçeleşince, Eğitim ve öğretimin Memleket sathına yayılması için, bazı meskün Camiler eğitim yuvası olarak kullanılmıştır. Bu durumu özünden koparıp bir Siyasi malzeme yapılması elzem bir fitne propagandasıdır. --Merhum İsmet Paşa, 1935 te Vakıflar genel müdürlüğü bütçesine Camiler inşası için, o zamanın Parasıyla tam bir (1) milyon T.Lirası ek bütçe ayırıyor. Büyük Devlet Adamı İsmet Paşa asla ve kat-a Din ve mezhep düşmanı olmamıştır. -- Bu alenen ve mütemadiyen Provokatif eylemsel tavır ve davranışlar Milletin Dini duygularını istismar etmektir. Bağımsız Türkiye Cumhuriyetine kin-kibirle nefret kusmaktır. Bu ve benzeri nankörce yapılan haksızlıklar Misak-ı milli sınırlarımız tahrip eder. Toplumu Franksiyonlara böler. ve akabinde anarşi ve terör odakları harekete geçer. Gelin hep beraber, birlikte bir bütün olarak Kutlu ve kudretli Cumhuriyetimize sahip çıkalım. Kollayıp-koruyalım...VESSELAM. ----BİR YORGUN DEMOKTRATIN SOLGUN KALEMİNDEN----
***** ESSELAMÜN ALEYKÜM BEŞER ALEMİ ***** --Dün 27 Mayısın önemine binaen, yine o, kin-kibir ve nefretten beslenen Cumhuriyet düşmanları, Provokatif eylemlerine devam ettiler. Yine Atatürk''ün ilke ve devrimlerine Dil uzattılar. Çamur ve iftira attılar. --İslamiyet 1480 den, yani Fatih Sultan Mehmet'in ölümünden bu yana, Memleket sathında 1923 ile 1955 yılları arası Din ve Mezhepler hiç bir siyasi baskıya maruz kalmadan aslına uygun bir şekilde icra edilmiştir. Bunun aksi iftiradır. 1955 ten sonra Menderes hükümeti aşırı güçlenince Din ve mezhepleri Siyasete alet etmiştir. Milletin Dini duygularını istismar ederek, adeta Dini ve özellikle Sünniliği kendi Siyasi ameline bir zülfikâr olarak kullanmıştır. --Mustafa Kemal Atatürk'ün 1-Mart-1923 de Meclis konuşmasında, Milli mücadeleden hemen sonra, bir yıl içinde yüzlerce Cami ve mescidin onarılması için Ulusal bütçeden yüklü miktarda pay ayrılmasını emrediyor. Ulusal Dilimiz Türkçeleşince, Eğitim ve öğretimin Memleket sathına yayılması için, bazı meskün Camiler eğitim yuvası olarak kullanılmıştır. Bu durumu özünden koparıp bir Siyasi malzeme yapılması elzem bir fitne propagandasıdır. --Merhum İsmet Paşa, 1935 te Vakıflar genel müdürlüğü bütçesine Camiler inşası için, o zamanın Parasıyla tam bir (1) milyon T.Lirası ek bütçe ayırıyor. Büyük Devlet Adamı İsmet Paşa asla ve kat-a Din ve mezhep düşmanı olmamıştır. -- Bu alenen ve mütemadiyen Provokatif eylemsel tavır ve davranışlar Milletin Dini duygularını istismar etmektir. Bağımsız Türkiye Cumhuriyetine kin-kibirle nefret kusmaktır. Bu ve benzeri nankörce yapılan haksızlıklar Misak-ı milli sınırlarımız tahrip eder. Toplumu Franksiyonlara böler. ve akabinde anarşi ve terör odakları harekete geçer. Gelin hep beraber, birlikte bir bütün olarak Kutlu ve kudretli Cumhuriyetimize sahip çıkalım. Kollayıp-koruyalım...VESSELAM. ----BİR YORGUN DEMOKTRATIN SOLGUN KALEMİNDEN----
***** ESSELAMÜN ALEYKÜM BEŞER ALEMİ ***** --Dün 27 Mayısın önemine binaen, yine o, kin-kibir ve nefretten beslenen Cumhuriyet düşmanları, Provokatif eylemlerine devam ettiler. Yine Atatürk''ün ilke ve devrimlerine Dil uzattılar. Çamur ve iftira attılar. --İslamiyet 1480 den, yani Fatih Sultan Mehmet'in ölümünden bu yana, Memleket sathında 1923 ile 1955 yılları arası Din ve Mezhepler hiç bir siyasi baskıya maruz kalmadan aslına uygun bir şekilde icra edilmiştir. Bunun aksi iftiradır. 1955 ten sonra Menderes hükümeti aşırı güçlenince Din ve mezhepleri Siyasete alet etmiştir. Milletin Dini duygularını istismar ederek, adeta Dini ve özellikle Sünniliği kendi Siyasi ameline bir zülfikâr olarak kullanmıştır. --Mustafa Kemal Atatürk'ün 1-Mart-1923 de Meclis konuşmasında, Milli mücadeleden hemen sonra, bir yıl içinde yüzlerce Cami ve mescidin onarılması için Ulusal bütçeden yüklü miktarda pay ayrılmasını emrediyor. Ulusal Dilimiz Türkçeleşince, Eğitim ve öğretimin Memleket sathına yayılması için, bazı meskün Camiler eğitim yuvası olarak kullanılmıştır. Bu durumu özünden koparıp bir Siyasi malzeme yapılması elzem bir fitne propagandasıdır. --Merhum İsmet Paşa, 1935 te Vakıflar genel müdürlüğü bütçesine Camiler inşası için, o zamanın Parasıyla tam bir (1) milyon T.Lirası ek bütçe ayırıyor. Büyük Devlet Adamı İsmet Paşa asla ve kat-a Din ve mezhep düşmanı olmamıştır. -- Bu alenen ve mütemadiyen Provokatif eylemsel tavır ve davranışlar Milletin Dini duygularını istismar etmektir. Bağımsız Türkiye Cumhuriyetine kin-kibirle nefret kusmaktır. Bu ve benzeri nankörce yapılan haksızlıklar Misak-ı milli sınırlarımız tahrip eder. Toplumu Franksiyonlara böler. ve akabinde anarşi ve terör odakları harekete geçer. Gelin hep beraber, birlikte bir bütün olarak Kutlu ve kudretli Cumhuriyetimize sahip çıkalım. Kollayıp-koruyalım...VESSELAM. ----BİR YORGUN DEMOKTRATIN SOLGUN KALEMİNDEN----
***** RUBAİYYAT ***** Riyaset Tahta çıktı, Halk huzur bulmadı Melanet Arşa çıktı, Hak-hukuk kalamadı Medeniyet felç oldu, Ekonomi çöktü Zelzeleden-Tufandan, Kul ibret almadı... ------ OZAN ÇAKIROĞLU ------
***** RUBAİYYAT ***** Kurmasaydı Atatürk, Laik Cumhuriyeti Sürecekti Hünkara, Kulluk mecburiyeti Eğer rafa kalkarsa, Parlamenter faktörü Riyaset te arama, Çağdaş medeniyeti... ----- OZAN ÇAKIROĞLU -----
***** RUBAİYYAT ***** Bu Dünya gerçek, ölüm kaktır, insanlar fani Azrail sorgusuz, sırasız kabzeder canı Bu Devran-i Alem de, baki kalan öğünsün Cinlere hükmeden Süleyman nerdedir hani... ----- OZAN ÇAKIROĞLU -----
**** MUHTEREM OKURLAR **** --Ben Şiirleri mi genelde irticalen yazarım. Bilmeden, görmeden ve irdelemeden bir nesir bile yazmam. Şiirlerimin tamamına yakını Tarihsel, Bilimsel ve yaşamsal muhteviyatlıdır. Öğle Aşk-meşk, duygusal ve şehvetsel Şiirler asla ve kat-a yazmam. Öyle işkembeden, palavradan, martavaldan iş olsun torba dolsun diye Kalem oynatmam. --Aşağıda ki Dörtlükler de Kadını simgeleyen olguları öyle beleşten yazmıyorum. Şöyle ki, Hac ve Umre gibi Farz-ı kifaye ve Sünnet-i seniyye ibatdetleriyle simge haline gelen ZEMZEM Suyunu Hz. İbrahim''in Eşleri ve Hz. İsmail''in Muhterem Anneleri bulmuştur. Kutlu ve şifalı Su dur. O yüzdendir ki Bütün Anneler Kutlu ve şifalıdır. Elbette ki bazı istisnalar olacaktır. Kadın ve Kızlarımız da beşerdir, mutlak bazı hatalar yapacaklardır. Bu münferit olayları bütün Kadınlarımıza mal edemeyiz. -- Kadınlarımız muasır medeniyetin Gülüdür. Hür Cumhuriyetimizin ehli-akil Dilidir. Bunun aksi cehalettir, Garabettir, Delalettir, Şeriattır ve Hilafettir...VESSELAM. -- YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN --
**** GÜLERMİSİN--AĞLARMISIN **** -- Bu gün, Günün Şiir sayfasında, Fetbazın biri, yine Şeytanla ilgili fetvalar vermiş. Asıl ilginç ve vahim olan, Yine Hanımefendilere sataşılmış. Kadın iblisle mukayese edilmiş. Bu hadsiz Dinbazlar bu yetkiyi kimden, ya da kimlerden alıyorlar. Antolojinin bazı Siteleri Hutbe kürsülerine dönüştü. Ayrıca kendi şiirlerini değil, tarikat müritlerinin Şiirlerini sıralıyorlar. Bu ne yaman bir çelişkidir...VESSELAM.
*** BU NE YAMAN BİR ÇELİŞKİDİR *** İran Cumhurbaşkanı için Ülkemiz de 24 saat milli yas ilan edildi. Kayıtsız-şartsız ve firesiz uygulandı. Ya-hu kardaşıım biz nereye doğru evriliyoruz. Ne zaman son bulacak bizim bu Hilafet özlemimiz. Öğretmenlerimiz, Polislerimiz ve suçsuz günahsız Kadınlarımız öldürülüyor yas ilan edilmiyor. Kira zamlarından dolayı intihar edenler oldu, Zam yağmurundan dolayı nice boşanmalar yaşandı. Yüksek enflasyondan dolayı nice öğrenciler eğitimlerini yarıda bıraktı. Yine yoksulluktan dolayı nice gençlerimiz evlenemedi. Bu ve benzeri durumlara Riyasetin kılı kıpırdamıyor. Köle Ağasına gelende Ulusal yas ilan ediliyor. Bu ne yaman bir çelişkidir??? VESSELAM
Bu sağdan, bu soldan insan ayırma Hilafet uğruna, Keşiş kayırma Cin-Peri deyip te, Aklın sıyırma Her iki Dünyan, yıkar gidersin... ---OZAN ÇAKIROĞLU---
GÜZEL BELLİ OLMAZ, NUR BELLİ OLMAZ ** Son Bahar hazanı ermeden kışa ** Bülbülün feryadı, değildir boşa ** Gelin-Kız tacını, giymeden başa ** Güzel belli olmaz, Nur belli olmaz. . Aşığın Gönlünde, Gülü solmadan Aşkın Şarabından, bade dolmadan Vuslatın Şafağı, Seher olmadan Ağyar belli olmaz, Yar belli olmaz. . ** Kurandan biliriz, Havva-Adem-i ** Evrensel Bilimin, dolmaz kıdemi ** Sarrafa varmadan, kültür madeni ** Altın belli olmaz, Zer belli olmaz. . Çakıroğlu Yazdı, Yoldaş olana Manayı-nükteyi, özde bulana Bunca melanetten, ibret alana Makber belli olmaz, yer belli olmaz... ---OZAN ÇAKIROĞLU----
Bu Dünya'nın türlü illeti vardır Fitnesi-fesadı, zilleti vardır Yurdumun Ulusal Devlet-i vardır Hür medeniyettir yolumuz bizim... ----OZAN ÇAKIROĞLU----
***** CEHALET *****
Tarikatlar, Hakikat yolundan saptılar
Haşhaşi Papazına, Hak diye taptılar
Öğretmen Kubilay'ı eylediler kurban
Sivas''ta Aydınları, Tekbirle yaktılar,
Yiğit canlar yandıkça, seyredip baktılar...
-----OZAN ÇAKIROĞLU ------
** DİNLEKARDAŞ SÖZÜMÜ **
Cambaz Pazarında kendini yorma
Yalancı Takva'yla ahbaplık kurma
Haşhaşi sulbüne, adresi sorma
Hilafet bendini, yıkıver gitsin...
--- OZAN ÇAKIROĞLU ---
** DİNLE KARDAŞ SÖZÜMÜ **
Bilim, Kâinata uzanan koldur
Bizde edep erkân ince bir yoldur
Muhabbet aşkıyla güllşanın güldür
Gönülden-gönüle, akıver gitsin...
---- OZAN ÇAKIROĞLU ----
**** ESSELAMÜN ALEKÜM DOSTLAR YARENLER *****
--Kadınların, siyasal, sosyal ve kültürel haklarına karşı çakanlar.
--Kadınların, seçme ve seçilme haklarına karşı çıkanlar.
--Kadınların, miras ve mülkiyet haklarına karşı çıkanlar.
--Kadınların, eğitim ve öğretim haklarına karşı çıkanlar.
--Kadınların, Türk medeni yasası gereği, zorunlu resmi nikah haklarına karşı çıkanlar.
--Sübyan kızların 18 yaşını doldurmadan evlendirilemez Kanununa karşı çıkanlar.
--Hacı-Hoca ve Papazlar dan Evlilik akit yetkisinin alınmasına karşı çıkanlar.
--Erkeklerin, çok evlilik ve üç talak haklarının fes edilmesine karşı çıkanlar.
--Kadınların, bütün bedenlerini örten kara çarşaf giymeden sokakta gezemez diye
fetva verenler.
--Kadın dışarda, cadde-sokakta Herifinin beş metre gerisinde yürüyecek diyenler.
--Kadınlar, Kocasından habersiz hayır hasenat yapamaz diye Fetva verenler.
--Kadınlar, kurban kesemez, Cenaze merasimine katılamaz, Bayram ve Cuma
Namazını Cami'de kılamaz diye fetva verenler.
--Kadınların özel durumların da Abdestsiz ve benzeri ucube deyimlerle mesnetsiz
ve şuursuz Fetva verenler. Daha buna benzer bir çok meselede Kadınlarmızı bir
hizmetçi, cariye ve metres konumuna koyan zihniyetsiz, şuursuz, densiz ve hür
medeniyet düşmanları Haşhaşi sulbu kara sesli, eli asalı, şalvar cübbeli emriyle
bir çok metropol Şehirlerde o küçümsedikleri ve dışladıkları Kadınları şemsiyesi
altında Asitaneler kurmuşlar. Ve örgütsel faaliyetleri ve Finansman işlerini Kadınlar
üzerinden yürütmüşler. Dün İstanbul'da onlarca Kadın örgütçü yakalandı.
--İnşallah ilgili resmi Merciler, Tekbirlerle insan yakan bu kara seslilere fırsat vermezler.
Yüce Yaradan Ulusal Devlet sistemimizi korusun...VESSELAM.
--BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN--
***** RUBAİYYAT *****
İlelebet Gökler de, dalgalansın Bayrağım
Bölünmesin Vatanım, Satılmasın Toğrağım
Anadolu dur Bizim, Şeref ve de Şanımız
Cumhuriyet Aşkı''yla, serpilir taç-yaprağım...
----- OZAN ÇAKIROĞLU -----
***** RUBAİYYAT *****
Güzelim Anadolu''m parsel-parsel satıldı
Nice Aydınlar, Şeytan gibi taşa tutuldu
Sağında kin-kibir nefret, solunda garabet
İşçi-Memur-Emekli, bir kenara atıldı...
---- OZAN ÇAKIROĞLU -----
***** RUBAİYYAT *****
Türk'ün taa maşruktan mağribe uzanır kolu
Ülküsü Medeniyet, Cumhuriyet'tir yolu
Gazi Mustafa Kemal'dir önderimiz bizim
Demokrasi'yle birleştirdi, Sağ ile Solu...
----- OZAN ÇAKIROĞLU -----
** Bazı egoist-bencil mevcudiyetler, benim yaşam felsefemi bilmeden, sadece bazı uç
yorumlarıma binaen zaman-zaman yargısız infaz ettiler.. Eyvallah. Belki de kendimi iyi
ifade edememişimdir. Ancak, ben Antoloji de yazmadan önce Şiir sayfalarını takip ederdim.
Mesela, Horozoğlu Nazım Hikmet'in bütün şiirlerine kayıtsız-şartsız bir çok Şair ve yazar
tarafından olumlu yorumlar yapılırdı. Lakin ben Horozoğlu Nazımın marifetlerini çarşaf
çarşaf yazınca, bu gün Şiirine kimse yorum yapmamış. Eyide olmuş...
-- Demem o ki, insanlar doğru bildikleri ve inandıkları yolda, yılmadan, usanmadan ve
kimsenin Herifi olmadan omurgalı bir şekilde mücadelelerine devam etmelidirler.....
-----OZAN ÇAKIROĞLU-----
***** ESSELAMÜN ALEYKÜM BEŞER ALEMİ *****
--Dün 27 Mayısın önemine binaen, yine o, kin-kibir ve nefretten beslenen Cumhuriyet
düşmanları, Provokatif eylemlerine devam ettiler. Yine Atatürk''ün ilke ve devrimlerine
Dil uzattılar. Çamur ve iftira attılar.
--İslamiyet 1480 den, yani Fatih Sultan Mehmet'in ölümünden bu yana, Memleket sathında
1923 ile 1955 yılları arası Din ve Mezhepler hiç bir siyasi baskıya maruz kalmadan aslına
uygun bir şekilde icra edilmiştir. Bunun aksi iftiradır. 1955 ten sonra Menderes hükümeti
aşırı güçlenince Din ve mezhepleri Siyasete alet etmiştir. Milletin Dini duygularını istismar
ederek, adeta Dini ve özellikle Sünniliği kendi Siyasi ameline bir zülfikâr olarak kullanmıştır.
--Mustafa Kemal Atatürk'ün 1-Mart-1923 de Meclis konuşmasında, Milli mücadeleden hemen
sonra, bir yıl içinde yüzlerce Cami ve mescidin onarılması için Ulusal bütçeden yüklü miktarda
pay ayrılmasını emrediyor. Ulusal Dilimiz Türkçeleşince, Eğitim ve öğretimin Memleket sathına
yayılması için, bazı meskün Camiler eğitim yuvası olarak kullanılmıştır. Bu durumu özünden
koparıp bir Siyasi malzeme yapılması elzem bir fitne propagandasıdır.
--Merhum İsmet Paşa, 1935 te Vakıflar genel müdürlüğü bütçesine Camiler inşası için, o zamanın
Parasıyla tam bir (1) milyon T.Lirası ek bütçe ayırıyor. Büyük Devlet Adamı İsmet Paşa asla ve kat-a
Din ve mezhep düşmanı olmamıştır.
-- Bu alenen ve mütemadiyen Provokatif eylemsel tavır ve davranışlar Milletin Dini duygularını
istismar etmektir. Bağımsız Türkiye Cumhuriyetine kin-kibirle nefret kusmaktır. Bu ve benzeri
nankörce yapılan haksızlıklar Misak-ı milli sınırlarımız tahrip eder. Toplumu Franksiyonlara böler.
ve akabinde anarşi ve terör odakları harekete geçer. Gelin hep beraber, birlikte bir bütün olarak
Kutlu ve kudretli Cumhuriyetimize sahip çıkalım. Kollayıp-koruyalım...VESSELAM.
----BİR YORGUN DEMOKTRATIN SOLGUN KALEMİNDEN----
***** ESSELAMÜN ALEYKÜM BEŞER ALEMİ *****
--Dün 27 Mayısın önemine binaen, yine o, kin-kibir ve nefretten beslenen Cumhuriyet
düşmanları, Provokatif eylemlerine devam ettiler. Yine Atatürk''ün ilke ve devrimlerine
Dil uzattılar. Çamur ve iftira attılar.
--İslamiyet 1480 den, yani Fatih Sultan Mehmet'in ölümünden bu yana, Memleket sathında
1923 ile 1955 yılları arası Din ve Mezhepler hiç bir siyasi baskıya maruz kalmadan aslına
uygun bir şekilde icra edilmiştir. Bunun aksi iftiradır. 1955 ten sonra Menderes hükümeti
aşırı güçlenince Din ve mezhepleri Siyasete alet etmiştir. Milletin Dini duygularını istismar
ederek, adeta Dini ve özellikle Sünniliği kendi Siyasi ameline bir zülfikâr olarak kullanmıştır.
--Mustafa Kemal Atatürk'ün 1-Mart-1923 de Meclis konuşmasında, Milli mücadeleden hemen
sonra, bir yıl içinde yüzlerce Cami ve mescidin onarılması için Ulusal bütçeden yüklü miktarda
pay ayrılmasını emrediyor. Ulusal Dilimiz Türkçeleşince, Eğitim ve öğretimin Memleket sathına
yayılması için, bazı meskün Camiler eğitim yuvası olarak kullanılmıştır. Bu durumu özünden
koparıp bir Siyasi malzeme yapılması elzem bir fitne propagandasıdır.
--Merhum İsmet Paşa, 1935 te Vakıflar genel müdürlüğü bütçesine Camiler inşası için, o zamanın
Parasıyla tam bir (1) milyon T.Lirası ek bütçe ayırıyor. Büyük Devlet Adamı İsmet Paşa asla ve kat-a
Din ve mezhep düşmanı olmamıştır.
-- Bu alenen ve mütemadiyen Provokatif eylemsel tavır ve davranışlar Milletin Dini duygularını
istismar etmektir. Bağımsız Türkiye Cumhuriyetine kin-kibirle nefret kusmaktır. Bu ve benzeri
nankörce yapılan haksızlıklar Misak-ı milli sınırlarımız tahrip eder. Toplumu Franksiyonlara böler.
ve akabinde anarşi ve terör odakları harekete geçer. Gelin hep beraber, birlikte bir bütün olarak
Kutlu ve kudretli Cumhuriyetimize sahip çıkalım. Kollayıp-koruyalım...VESSELAM.
----BİR YORGUN DEMOKTRATIN SOLGUN KALEMİNDEN----
***** ESSELAMÜN ALEYKÜM BEŞER ALEMİ *****
--Dün 27 Mayısın önemine binaen, yine o, kin-kibir ve nefretten beslenen Cumhuriyet
düşmanları, Provokatif eylemlerine devam ettiler. Yine Atatürk''ün ilke ve devrimlerine
Dil uzattılar. Çamur ve iftira attılar.
--İslamiyet 1480 den, yani Fatih Sultan Mehmet'in ölümünden bu yana, Memleket sathında
1923 ile 1955 yılları arası Din ve Mezhepler hiç bir siyasi baskıya maruz kalmadan aslına
uygun bir şekilde icra edilmiştir. Bunun aksi iftiradır. 1955 ten sonra Menderes hükümeti
aşırı güçlenince Din ve mezhepleri Siyasete alet etmiştir. Milletin Dini duygularını istismar
ederek, adeta Dini ve özellikle Sünniliği kendi Siyasi ameline bir zülfikâr olarak kullanmıştır.
--Mustafa Kemal Atatürk'ün 1-Mart-1923 de Meclis konuşmasında, Milli mücadeleden hemen
sonra, bir yıl içinde yüzlerce Cami ve mescidin onarılması için Ulusal bütçeden yüklü miktarda
pay ayrılmasını emrediyor. Ulusal Dilimiz Türkçeleşince, Eğitim ve öğretimin Memleket sathına
yayılması için, bazı meskün Camiler eğitim yuvası olarak kullanılmıştır. Bu durumu özünden
koparıp bir Siyasi malzeme yapılması elzem bir fitne propagandasıdır.
--Merhum İsmet Paşa, 1935 te Vakıflar genel müdürlüğü bütçesine Camiler inşası için, o zamanın
Parasıyla tam bir (1) milyon T.Lirası ek bütçe ayırıyor. Büyük Devlet Adamı İsmet Paşa asla ve kat-a
Din ve mezhep düşmanı olmamıştır.
-- Bu alenen ve mütemadiyen Provokatif eylemsel tavır ve davranışlar Milletin Dini duygularını
istismar etmektir. Bağımsız Türkiye Cumhuriyetine kin-kibirle nefret kusmaktır. Bu ve benzeri
nankörce yapılan haksızlıklar Misak-ı milli sınırlarımız tahrip eder. Toplumu Franksiyonlara böler.
ve akabinde anarşi ve terör odakları harekete geçer. Gelin hep beraber, birlikte bir bütün olarak
Kutlu ve kudretli Cumhuriyetimize sahip çıkalım. Kollayıp-koruyalım...VESSELAM.
----BİR YORGUN DEMOKTRATIN SOLGUN KALEMİNDEN----
***** RUBAİYYAT *****
Riyaset Tahta çıktı, Halk huzur bulmadı
Melanet Arşa çıktı, Hak-hukuk kalamadı
Medeniyet felç oldu, Ekonomi çöktü
Zelzeleden-Tufandan, Kul ibret almadı...
------ OZAN ÇAKIROĞLU ------
***** RUBAİYYAT *****
Kurmasaydı Atatürk, Laik Cumhuriyeti
Sürecekti Hünkara, Kulluk mecburiyeti
Eğer rafa kalkarsa, Parlamenter faktörü
Riyaset te arama, Çağdaş medeniyeti...
----- OZAN ÇAKIROĞLU -----
***** RUBAİYYAT *****
Yüce Yaradanın, Hak-hakikatlı Kul-u ol
Gülşen bahçenin derli Bülbülü ol, gülü ol
Zalim olup zülmetme, kavim-kardeş soyuna
Gonca-gonca çiçeklerin nektarı, balı ol...
----- OZAN ÇAKIROĞLU -----
***** RUBAİYYAT *****
Bu Dünya gerçek, ölüm kaktır, insanlar fani
Azrail sorgusuz, sırasız kabzeder canı
Bu Devran-i Alem de, baki kalan öğünsün
Cinlere hükmeden Süleyman nerdedir hani...
----- OZAN ÇAKIROĞLU -----
*DİNLE KARDAŞ DİNLE SÖZÜMÜ*
Zora ki ibadet, amelden sayılmaz
Gönülsüz yakarış, niyazdan sayılmaz
Kin-kibirden uzak dur, zülümkâr olma
Namerdin ihlası, Feyyazdan sayılmaz...
----OZAN ÇAKIROĞLU-----
**** RUBAİYYAT ****
Eline Kalem alan, Arza yazdılar beni
Ağyar infaz eyledi, dostlar yüzdüler beni
Ahiret Namazımı, kıldırmadan Hocalar
Kefensiz-kefaretsiz, Kabre koydular beni...
----OZAN ÇAKIROĞLU-----
**** MUHTEREM OKURLAR ****
--Ben Şiirleri mi genelde irticalen yazarım. Bilmeden, görmeden ve irdelemeden
bir nesir bile yazmam. Şiirlerimin tamamına yakını Tarihsel, Bilimsel ve yaşamsal
muhteviyatlıdır. Öğle Aşk-meşk, duygusal ve şehvetsel Şiirler asla ve kat-a yazmam.
Öyle işkembeden, palavradan, martavaldan iş olsun torba dolsun diye Kalem oynatmam.
--Aşağıda ki Dörtlükler de Kadını simgeleyen olguları öyle beleşten yazmıyorum.
Şöyle ki, Hac ve Umre gibi Farz-ı kifaye ve Sünnet-i seniyye ibatdetleriyle simge haline
gelen ZEMZEM Suyunu Hz. İbrahim''in Eşleri ve Hz. İsmail''in Muhterem Anneleri
bulmuştur. Kutlu ve şifalı Su dur. O yüzdendir ki Bütün Anneler Kutlu ve şifalıdır.
Elbette ki bazı istisnalar olacaktır. Kadın ve Kızlarımız da beşerdir, mutlak bazı hatalar
yapacaklardır. Bu münferit olayları bütün Kadınlarımıza mal edemeyiz.
-- Kadınlarımız muasır medeniyetin Gülüdür. Hür Cumhuriyetimizin ehli-akil Dilidir.
Bunun aksi cehalettir, Garabettir, Delalettir, Şeriattır ve Hilafettir...VESSELAM.
-- YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN --
**DİNLE YOBAZ DİNLE SÖZÜMÜ**
.
Adem'den bu yana koşmuş yorulmuş
Mevla dan, sütüne şifa verilmiş
Ayağı altına, Cennet serilmiş
Zemzem Pınarının Selidir Kadın,
İrem Bahçesinin Gülüdür Kadın...
---OZAN ÇAKIROĞLU----
** Tarikat Yobazı Kadından korktu
** Horladı-payladı, çarşafa soktu
** Atatürk-e kadar, Kimliği yoktu
** Bu Cumhuriyetin Selidir Kadın,
** Hür Medeniyetin Dilidir Kadın...
-----OZAN ÇAKIROĞLU-----
** Hazret-i Adem'le Havva'dan olma
** Yarıya bölünmüş, kutsal bir Elma
** Heyy Fetbaz Kadının ahını alma
** Anadır-Bacıdır-Hüridir Kadın,
** Devrani alemin sırrıdır Kadın...
----OZAN ÇAKIROĞLU----
**** GÜLERMİSİN--AĞLARMISIN ****
-- Bu gün, Günün Şiir sayfasında, Fetbazın biri, yine Şeytanla ilgili fetvalar vermiş.
Asıl ilginç ve vahim olan, Yine Hanımefendilere sataşılmış. Kadın iblisle mukayese
edilmiş. Bu hadsiz Dinbazlar bu yetkiyi kimden, ya da kimlerden alıyorlar. Antolojinin
bazı Siteleri Hutbe kürsülerine dönüştü. Ayrıca kendi şiirlerini değil, tarikat müritlerinin
Şiirlerini sıralıyorlar. Bu ne yaman bir çelişkidir...VESSELAM.
*** Şanghay beşlisinden neden vaz geçildi? Yoksa hayaller dumura mı
uğradı. Şimdi orta çağ karanlığından kurtulmamış, Köleci Safevi Hilafet
Ağasıyla ittifak mı kuracağız???
*** BU NE YAMAN BİR ÇELİŞKİDİR ***
İran Cumhurbaşkanı için Ülkemiz de 24 saat milli yas ilan edildi.
Kayıtsız-şartsız ve firesiz uygulandı.
Ya-hu kardaşıım biz nereye doğru evriliyoruz. Ne zaman son
bulacak bizim bu Hilafet özlemimiz.
Öğretmenlerimiz, Polislerimiz ve suçsuz günahsız Kadınlarımız
öldürülüyor yas ilan edilmiyor. Kira zamlarından dolayı intihar
edenler oldu, Zam yağmurundan dolayı nice boşanmalar yaşandı.
Yüksek enflasyondan dolayı nice öğrenciler eğitimlerini yarıda bıraktı.
Yine yoksulluktan dolayı nice gençlerimiz evlenemedi. Bu ve benzeri
durumlara Riyasetin kılı kıpırdamıyor. Köle Ağasına gelende Ulusal
yas ilan ediliyor. Bu ne yaman bir çelişkidir??? VESSELAM
Nazar Yeli vurdu, büyü bozuldu
Devran darbe yedi sırlar çözüldü
Amel Defterine, gıybet yazıldı
Ağyara gizlerin, döker gidersin...
----OZAN ÇAKIROĞLU----
Bu sağdan, bu soldan insan ayırma
Hilafet uğruna, Keşiş kayırma
Cin-Peri deyip te, Aklın sıyırma
Her iki Dünyan, yıkar gidersin...
---OZAN ÇAKIROĞLU---
Seni tanımayan, Goncagül sanır
Dalından tutunca, Elleri kanır
Dost-yarenin seni, Dilinden tanır
Topluma kin-kibir, eker gidersin...
----OZAN ÇAKIROĞLU----
GÜZEL BELLİ OLMAZ, NUR BELLİ OLMAZ
** Son Bahar hazanı ermeden kışa
** Bülbülün feryadı, değildir boşa
** Gelin-Kız tacını, giymeden başa
** Güzel belli olmaz, Nur belli olmaz.
.
Aşığın Gönlünde, Gülü solmadan
Aşkın Şarabından, bade dolmadan
Vuslatın Şafağı, Seher olmadan
Ağyar belli olmaz, Yar belli olmaz.
.
** Kurandan biliriz, Havva-Adem-i
** Evrensel Bilimin, dolmaz kıdemi
** Sarrafa varmadan, kültür madeni
** Altın belli olmaz, Zer belli olmaz.
.
Çakıroğlu Yazdı, Yoldaş olana
Manayı-nükteyi, özde bulana
Bunca melanetten, ibret alana
Makber belli olmaz, yer belli olmaz...
---OZAN ÇAKIROĞLU----
Bu Dünya'nın türlü illeti vardır
Fitnesi-fesadı, zilleti vardır
Yurdumun Ulusal Devlet-i vardır
Hür medeniyettir yolumuz bizim...
----OZAN ÇAKIROĞLU----
Cümle mahlukata verilmiş nimet
Hakka-hakikata, ederiz hürmet
Mustafa Kemal'den alırız himmet
Cumhuriyet kuran Velimiz vardır..
---OZAN ÇAKIROĞLU----