*** BOZULDU KARDAŞ *** Korona mı yaptı, aşı mı yaptı Milletin ayarı bozuldu kardaş, Devran mı değişti, Beşer mi azdı Adalet sarayı bozuldu kardaş. . Toplumu çok güzel kandırıyorlar Milli değerlere saldırıyorlar Cumhuriyete baş kaldırıyorlar Siyaset kökünden bozuldu kardeş. . Der Vezir, yazımız dönüştü güze Adalet kervanı çıkmıyor düze Bu düzen Ulusu çökertti dize Milli kültürümüz bozuldu kardaş... -------OZAN ÇAKIROĞLU-------
**Bazı şaklabanlar şer horozu gibi ötünce, Güneşin doğduğuna inanıyorlar? Asıl vahamet bu şer horozların zamansız ötüşünü cehalet kervanı, elleri nasır tutuncaya kadar şak-şaklıyorlar??? --------OZAN ÇAKIROĞLU---------
**Ben partizan biri değilim. Siyasal Akvamdan hep uzak durmuşum. Ancak Ekrem Hocaoğlunun ilk İstanbul Reisi olduğu dönemde ki siyasal söylev ve gidişatı, özellikle ezilen halk kesimini umutlandırmıştı. O zamanla bende bir yurttaş olarak bu Hocaoğluna ısınmıştım. --Ancak 15-Aralık-2022 günün İstanbul Saraçoğlu meydanında, Genel Başkanı Almanya da olduğu halde, Akşener Bacıyla gelip kürsüden martaval atması. Ve vıcık-vıcık sarılmaları Hocaoğlu'nun siyasal kariyerini yerle yeksan etmiştir. --Ben o malum mitingi canlı-canlı televizyondan izledim. Oradan, bir Lidere yakışmayan üslupla halka seslenmesi, Akşener Bacıyla imece yapması, Ve ergenler gibi allem-kullem olmaları beni oldukça şaşırtmıştı. Ben o dakika nikseyin defterime şu notu yazmışım. **EKREM HOCAOĞLU SİYASAL KARYERİNİ DUMURA UĞRATMIŞ ve KENDİ KENDİNİ İMHA ETMİŞTİR** Hatta altına üç dörtlük te şiir yazmışım...Şiiri paylaşmayacağım. Eğer ki. paylaşırsam o zaman taraf olmuş sayılırım....VESSELAM --------OZAN ÇAKIROĞLU-------
***** ARKADAŞ ***** Hürriyet adına yola çıkanlar Menfaat peşine düşmüş gidiyor Laiklik adına aksam kesenler Ulusal Devlet-e küsmüş gidiyor. . Kimisi kapılmış mal-mülk hırsına Şuur feraseti dönmüş tersine Kıbleyi çevirmiş haçlı sesine Hakikat yolundan şaşmış gidiyor. . Nutuklar atıyor piştov belinde Başında sarığı, asa elinde Fetvalar veriyor, küfür dilinde Tarikat safını tutmuş gidiyor. . Memleket ahvali düşmez yadına Muskalar yazdırmış baldır-buduna Kul Vezir, ne desin böyle oduna Nefret kazanın da, pişmiş gidiyor... -----OZAN ÇAKIROĞLU-----
10 Kasım da, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 87. ölüm yıl dönümü bütün Memleket sathın da saygı, minnet ve rahmetle anılması, bazı Cumhuriyet düşmanı işbirlikçi hainlerin yüreklerine sancı düşürdü. İnşallah kor gibi yanarlar. Ulu Önder Atamız Maşruktan-Mağribe gönüllerde Çoruh ırmağı gibi coştu çağladı... --------OZAN ÇAKIROĞLU--------
Sayın Cumhurbaşkanı Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ü saygı, minnet ve rahmetle andıktan sonra çok güzel açıklamalar da bulunmuşlar. . **Ben de Atamızla ilgili bir kaç dörtlük düştüm** . On kasım da Ülkemin şemsi söndü Yurdumun her yanı sararıp söndü Kurduğun Vatana yabancı doldu Gördükçe yürekler kanıyor Atam . Bu gün memlekette matem var-yas var Al Bayrak yarıda göndere de sis var Yürekler de feryad-ı figan ses var Bütün millet sana ağlıyor Atam. . Devran-i aleme kazıldı ismin Bütün kurumlara asıldı resmin Silinmez kalplerden hayalin cismin Bütün Dünya seni anıyor Atam. . Bu Vatan kahramanlar yuvasıdır İstiklal marşımız cenk havasıdır Özgürlük hür neslin ar davasıdır Türk Ulusu izinde yürüyor Atam... -------OZAN ÇAKIROĞLU-------
**** ÖLÜM ve FITRAT-I KADER **** --İnsan, doğar, büyür, yaşar ve ömür tükenir ölür. Kimisi eceliyle ölür, kimisi kazayla ölür , kimisi mikroptan, virüsten, hastalıktan ölür. ve kimisi de düzensiz beslenmeden dolayı ölür. --Ülkemiz de en çok ölümler kazalardan dolayı gerçekleşmektedir. Yani, afat, tufan her türlü zelzele, hava muhalefeti, iş ve araba kazası, elektrik ve benzeri olaylardan dolayı oldukça yoğun ölümler yaşanmaktadır. Bunun akabinde düzensiz beslenme, içki, kumar, sigara ve her türlü uyuşturucu, anarşi, terör ve kan davaları günsüz ve sebepsiz ölümlere yol açmaktadır... --Bu saydığım ölümlerin hiç birisi fıtrat-ı kader değildir... Kuran da insan ömrüyle ilgili Fıtrat ve kader geçmemektedir. İmanın şartına KADER Emeviler tarafından konulmuştur. İnsanları korkutmak, sindirmek ve türlü melanetlere karşı amenna ve saddakna deyip razı olup sessiz, tepkisiz kalmalarını sağlamak için uydurulmuş safsatalardır. --Yüce Yaradan bütün Evren de olacakları bilir. Ancak insan yaşamına karışmaz. Eğer ki öyle olsaydı, Gazze ve benzeri insanlık dışı vahşetlere izin vermezdi. Genelde Cübbeli fetbazlar, Çember sakallı şıhlar, kavuklu mollalar, Eli asalı ve püskül fesli müritler inadına ve ısrarla Fıtrat-ı kaderciliği toplumlara bir uyuşturucu gibi enjekte ederler. Bunların hepsi belli siyasal akımlara hizmet etmektedirler...
**Aşağıda ki yorumun son bağlamı, Ülkemiz de Devlet bütçesinin % 80 e yakını vergilerden sağlanmaktadır. Bilumum vergileri yüksek olması tamamen denetimsiz serbest piyasa sistemine bağlıdır. Çünkü KİT'lerin özelleştirilmesi, devletin kurum ve kuruluşlarını ekonomi çöküntüye sürüklemiştir. Hantal ve statik yönetim erki bütün umudunu yüksek enflasyona bağlamıştır. Bununla birlikte bilerek ve gülerek DEVALÜASYON-a göz yummuşlardır. Bu gün Türk Ulusal Turamız ağyar dolarına paspas olmuştur... --Son devranda ekonominin felç olması ve yönetimin bu vahametten bir çıkış yolu bulamaması, her türlü kaos ve kargaşaya zemin hazırlamıştır. Ulusal Milletimiz çareyi Dua-niyaz, hatim ve salavatta arar olmuştur??? Yüce Yaradan milletimizi Batının ve Batılın şerrinden korusun... VESSELAM
--Mustafa Kemallerin kurmuş olduğu Cumhuriyetin temelinde tam bağımsız ve özgür Türk Ulusal Devlet sistemi vardır. Demokrasi siyasal, sosyal ve bilumum kültürel medeniyetin teminatıdır. Bunun devinimsel fiiliyatı Demokratik Laik, sosyal ve hukuk devlet sistemiyle sağlanır. Bu sistem bazı aksaklıklara rağmen 24 Ocak 1980 Ekonomik kararlarına kadar devam etmiştir. Akabinde 12 Eylül Askeri Cunta darbesi Demokrasiyi tamamen saf dışı bırakmıştır. --Özalizmle beraber Cümle tarikatlar, Asitane dergâhları, Tekke ve zaviyeler, Dini dernek ve vakıflar dört bir yandan harekete geçmiştir. Bu ve benzer gelişmeler beraberinde her türlü etnik bütünlük dumura uğramış, milliyetçi akımlar çağlamış, Farklı dini inançlar adeta hortlamış, bütün siyasal görüşler biribirine düşman olmuş ve beraberinde hem sağında ve solunda yüzlerce siyasi fraksiyonlar türemiştir. Diğer taraftan hem PKK ve hem de Haşhaşi terör örgütleri faaliyetlerine başlamıştır. Bu terör ve anarşi hareketlerin tamamı yabancı sermayeden beslenmiştir. --Bütün bu olumsuz gelişmelerin vebal ve müsebbibi DENETİMSİZ SERBEST PİYASACI Siyasal akvamdır. Bu gün gelinen noktanın temelinde Global Siyasetçiler vardır...
*** BOZULDU KARDAŞ ***
Korona mı yaptı, aşı mı yaptı
Milletin ayarı bozuldu kardaş,
Devran mı değişti, Beşer mi azdı
Adalet sarayı bozuldu kardaş.
.
Toplumu çok güzel kandırıyorlar
Milli değerlere saldırıyorlar
Cumhuriyete baş kaldırıyorlar
Siyaset kökünden bozuldu kardeş.
.
Der Vezir, yazımız dönüştü güze
Adalet kervanı çıkmıyor düze
Bu düzen Ulusu çökertti dize
Milli kültürümüz bozuldu kardaş...
-------OZAN ÇAKIROĞLU-------
***** RUBAİYAT *****
Yüreğin karası dışına vurmuş
Basiret felç olmuş, izanın durmuş
Haşhaşi papazı iklimin bozmuş
Nursuzun peşinden koşar gidersin
Nefret kazanında pişer gidersin...
------OZAN ÇAKIROĞLU------
**Bazı şaklabanlar şer horozu gibi ötünce, Güneşin doğduğuna
inanıyorlar? Asıl vahamet bu şer horozların zamansız ötüşünü
cehalet kervanı, elleri nasır tutuncaya kadar şak-şaklıyorlar???
--------OZAN ÇAKIROĞLU---------
**Ben partizan biri değilim. Siyasal Akvamdan hep uzak durmuşum.
Ancak Ekrem Hocaoğlunun ilk İstanbul Reisi olduğu dönemde ki
siyasal söylev ve gidişatı, özellikle ezilen halk kesimini umutlandırmıştı.
O zamanla bende bir yurttaş olarak bu Hocaoğluna ısınmıştım.
--Ancak 15-Aralık-2022 günün İstanbul Saraçoğlu meydanında, Genel
Başkanı Almanya da olduğu halde, Akşener Bacıyla gelip kürsüden
martaval atması. Ve vıcık-vıcık sarılmaları Hocaoğlu'nun siyasal kariyerini
yerle yeksan etmiştir.
--Ben o malum mitingi canlı-canlı televizyondan izledim. Oradan, bir Lidere
yakışmayan üslupla halka seslenmesi, Akşener Bacıyla imece yapması, Ve
ergenler gibi allem-kullem olmaları beni oldukça şaşırtmıştı. Ben o dakika
nikseyin defterime şu notu yazmışım. **EKREM HOCAOĞLU SİYASAL
KARYERİNİ DUMURA UĞRATMIŞ ve KENDİ KENDİNİ İMHA ETMİŞTİR**
Hatta altına üç dörtlük te şiir yazmışım...Şiiri paylaşmayacağım. Eğer ki.
paylaşırsam o zaman taraf olmuş sayılırım....VESSELAM
--------OZAN ÇAKIROĞLU-------
***** ARKADAŞ *****
Hürriyet adına yola çıkanlar
Menfaat peşine düşmüş gidiyor
Laiklik adına aksam kesenler
Ulusal Devlet-e küsmüş gidiyor.
.
Kimisi kapılmış mal-mülk hırsına
Şuur feraseti dönmüş tersine
Kıbleyi çevirmiş haçlı sesine
Hakikat yolundan şaşmış gidiyor.
.
Nutuklar atıyor piştov belinde
Başında sarığı, asa elinde
Fetvalar veriyor, küfür dilinde
Tarikat safını tutmuş gidiyor.
.
Memleket ahvali düşmez yadına
Muskalar yazdırmış baldır-buduna
Kul Vezir, ne desin böyle oduna
Nefret kazanın da, pişmiş gidiyor...
-----OZAN ÇAKIROĞLU-----
10 Kasım da, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 87. ölüm yıl dönümü
bütün Memleket sathın da saygı, minnet ve rahmetle anılması, bazı
Cumhuriyet düşmanı işbirlikçi hainlerin yüreklerine sancı düşürdü.
İnşallah kor gibi yanarlar.
Ulu Önder Atamız Maşruktan-Mağribe gönüllerde Çoruh ırmağı
gibi coştu çağladı...
--------OZAN ÇAKIROĞLU--------
Sayın Cumhurbaşkanı Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ü saygı, minnet
ve rahmetle andıktan sonra çok güzel açıklamalar da bulunmuşlar.
.
**Ben de Atamızla ilgili bir kaç dörtlük düştüm**
.
On kasım da Ülkemin şemsi söndü
Yurdumun her yanı sararıp söndü
Kurduğun Vatana yabancı doldu
Gördükçe yürekler kanıyor Atam
.
Bu gün memlekette matem var-yas var
Al Bayrak yarıda göndere de sis var
Yürekler de feryad-ı figan ses var
Bütün millet sana ağlıyor Atam.
.
Devran-i aleme kazıldı ismin
Bütün kurumlara asıldı resmin
Silinmez kalplerden hayalin cismin
Bütün Dünya seni anıyor Atam.
.
Bu Vatan kahramanlar yuvasıdır
İstiklal marşımız cenk havasıdır
Özgürlük hür neslin ar davasıdır
Türk Ulusu izinde yürüyor Atam...
-------OZAN ÇAKIROĞLU-------
**** ÖLÜM ve FITRAT-I KADER ****
--İnsan, doğar, büyür, yaşar ve ömür tükenir ölür.
Kimisi eceliyle ölür, kimisi kazayla ölür , kimisi mikroptan, virüsten, hastalıktan ölür.
ve kimisi de düzensiz beslenmeden dolayı ölür.
--Ülkemiz de en çok ölümler kazalardan dolayı gerçekleşmektedir. Yani, afat, tufan
her türlü zelzele, hava muhalefeti, iş ve araba kazası, elektrik ve benzeri olaylardan
dolayı oldukça yoğun ölümler yaşanmaktadır. Bunun akabinde düzensiz beslenme,
içki, kumar, sigara ve her türlü uyuşturucu, anarşi, terör ve kan davaları günsüz ve
sebepsiz ölümlere yol açmaktadır...
--Bu saydığım ölümlerin hiç birisi fıtrat-ı kader değildir... Kuran da insan ömrüyle
ilgili Fıtrat ve kader geçmemektedir. İmanın şartına KADER Emeviler tarafından
konulmuştur. İnsanları korkutmak, sindirmek ve türlü melanetlere karşı amenna
ve saddakna deyip razı olup sessiz, tepkisiz kalmalarını sağlamak için uydurulmuş
safsatalardır.
--Yüce Yaradan bütün Evren de olacakları bilir. Ancak insan yaşamına karışmaz.
Eğer ki öyle olsaydı, Gazze ve benzeri insanlık dışı vahşetlere izin vermezdi.
Genelde Cübbeli fetbazlar, Çember sakallı şıhlar, kavuklu mollalar, Eli asalı ve
püskül fesli müritler inadına ve ısrarla Fıtrat-ı kaderciliği toplumlara bir uyuşturucu
gibi enjekte ederler. Bunların hepsi belli siyasal akımlara hizmet etmektedirler...
**Aşağıda ki yorumun son bağlamı, Ülkemiz de Devlet bütçesinin % 80 e yakını
vergilerden sağlanmaktadır. Bilumum vergileri yüksek olması tamamen denetimsiz
serbest piyasa sistemine bağlıdır. Çünkü KİT'lerin özelleştirilmesi, devletin kurum
ve kuruluşlarını ekonomi çöküntüye sürüklemiştir. Hantal ve statik yönetim erki
bütün umudunu yüksek enflasyona bağlamıştır. Bununla birlikte bilerek ve gülerek
DEVALÜASYON-a göz yummuşlardır. Bu gün Türk Ulusal Turamız ağyar dolarına
paspas olmuştur...
--Son devranda ekonominin felç olması ve yönetimin bu vahametten bir çıkış yolu
bulamaması, her türlü kaos ve kargaşaya zemin hazırlamıştır. Ulusal Milletimiz çareyi
Dua-niyaz, hatim ve salavatta arar olmuştur??? Yüce Yaradan milletimizi Batının ve
Batılın şerrinden korusun... VESSELAM
--Mustafa Kemallerin kurmuş olduğu Cumhuriyetin temelinde tam bağımsız ve
özgür Türk Ulusal Devlet sistemi vardır. Demokrasi siyasal, sosyal ve bilumum
kültürel medeniyetin teminatıdır. Bunun devinimsel fiiliyatı Demokratik Laik, sosyal
ve hukuk devlet sistemiyle sağlanır. Bu sistem bazı aksaklıklara rağmen 24 Ocak
1980 Ekonomik kararlarına kadar devam etmiştir. Akabinde 12 Eylül Askeri Cunta
darbesi Demokrasiyi tamamen saf dışı bırakmıştır.
--Özalizmle beraber Cümle tarikatlar, Asitane dergâhları, Tekke ve zaviyeler, Dini
dernek ve vakıflar dört bir yandan harekete geçmiştir. Bu ve benzer gelişmeler
beraberinde her türlü etnik bütünlük dumura uğramış, milliyetçi akımlar çağlamış,
Farklı dini inançlar adeta hortlamış, bütün siyasal görüşler biribirine düşman olmuş
ve beraberinde hem sağında ve solunda yüzlerce siyasi fraksiyonlar türemiştir. Diğer
taraftan hem PKK ve hem de Haşhaşi terör örgütleri faaliyetlerine başlamıştır.
Bu terör ve anarşi hareketlerin tamamı yabancı sermayeden beslenmiştir.
--Bütün bu olumsuz gelişmelerin vebal ve müsebbibi DENETİMSİZ SERBEST PİYASACI
Siyasal akvamdır. Bu gün gelinen noktanın temelinde Global Siyasetçiler vardır...