|Ehli irfan'dan Bir nasihat; "İnsan iyileştirirken iyileşir, yardım ederken yardım görür, elini uzatırsa bir el uzanır, dua edip isterse, bir cevap gelir."
Söylediğinde; kalbe ve akla şifa olanı söyle. Zira; Söz var rüzgar gibi, Söz var ilaç gibi, Söz var su gibi, Söz var zehir gibi, Söz var yağmur gibi, Söz var ekmek gibi, Söz var tuz gibi, Söz var bal gibi, Söz var kuyu gibi, Söz var düz yol gibi, Söz var aparır, Söz var kötülder, Söz var gündüz gibi, Söz var karanlık gece gibi, Söz var güneş gibi, Söz var ay gibi, Söz var gül kokusu gibi, Söz var merhem gibi, Söz var diken gibi, Söz var dağ gibi durur arkanda, Söz var kale gibi korur düşmandan, Söz var dost eder, Söz var düşman eder, Söz var ondurur, Söz var süründürür, Söz var baş eder, Söz var ayak eder, Söz var öldürür, Söz var diriltir, Söz var kafir eder, Söz var mümin eder.
Yazmak da anlamını yitirdi işte diğer her şey gibi usulca... Dünya mıydı bu denli karanlık olan yoksa zihnim miydi her şeyi böyle zifiriye boyayan umarsızca...
Yalnızım demeye hakkım yok zira beni yalnızlaştıran benim umutsuzca... Anlatsam da anlamazlar diyemem anlatacak kelime yok ki sadrımda...
Bazı boşluklar dolmaz bazı insanların kederi dinmez... Masal budur ve bu masal renkli değil siyah beyaz bir kederdir...
İçimde bir uçurum boşluğu var... Her kim ise bana yaklaşacak olan o uçurumdan düşer uzaklara...
İnsan insanın kurdudur derler. Ben de insan kendinin kurdudur diyorum... Bir insanı ancak kendisi bu denli mahvedebilir en nihayetinde... Geriye kalan her şey hikâye...
İnancına inandığında, başkalarının şüpheleri seni durduramaz. İnancının içerisinde şüphe de olursan, başkalarının düşünceleri seni durdurur. Böylelikle kafası karışık deve kuşu gibi hangi toprağa başını gömeceğini bilemezsin. Oku, anla ve öğren.
Ne tam'ım ne eksik, ne varım ne yok. Bir şeyler var ama çok şeyler yok. Bir bilmecenin içerisindeyim, çözebilirsem ne âlâ… Az evvel bir söze denk geldim. Beni bana getiren.
-Muhabbette rızıktır kızım. Kâbiliyetinizin keşfini Allah’tan isteyin. Sahibinden kendinizi talep edin.
Kendimi istiyorum Rabbimden, yaratıldığı maksat uğruna, çaba sarf edebilmek için özümü talep ediyorum… Bir oraya, bir buraya koşturuyorum, nerede rıza, nerede ve nasıl tam bilmiyorum ve gâmlanıyorum. Arıyorum, Ararken bazen düşüp kalkıyorum ama olsun hatıralar biriktiriyorum. O’nu bulmak için düşüyorum, O’nun hayaliyle kalkıyorum. Bu yol çetin fakat akıbeti hayr olan bir yol diyorum. Yoldaşlarıyla, yolunu buldursun Rabbim.
Sen gitme. Takvimlerden günler gitsin, Ömrümden ömür gitsin. Ama sen gitme! Hüküm giydir ömrüme; Bana denk gelen en bereketli mevsim ol. İlkbahar ol, Sonbahar ol, Ama gitme..
|Ehli irfan'dan Bir nasihat;
"İnsan iyileştirirken iyileşir, yardım ederken yardım görür, elini uzatırsa bir el uzanır, dua edip isterse, bir cevap gelir."
Söylediğinde; kalbe ve akla şifa olanı söyle. Zira;
Söz var rüzgar gibi,
Söz var ilaç gibi,
Söz var su gibi,
Söz var zehir gibi,
Söz var yağmur gibi,
Söz var ekmek gibi,
Söz var tuz gibi,
Söz var bal gibi,
Söz var kuyu gibi,
Söz var düz yol gibi,
Söz var aparır,
Söz var kötülder,
Söz var gündüz gibi,
Söz var karanlık gece gibi,
Söz var güneş gibi,
Söz var ay gibi,
Söz var gül kokusu gibi,
Söz var merhem gibi,
Söz var diken gibi,
Söz var dağ gibi durur arkanda,
Söz var kale gibi korur düşmandan,
Söz var dost eder,
Söz var düşman eder,
Söz var ondurur,
Söz var süründürür,
Söz var baş eder,
Söz var ayak eder,
Söz var öldürür,
Söz var diriltir,
Söz var kafir eder,
Söz var mümin eder.
Var git, nasıl söyleyeceğini sen düşün..!
Yazmak da anlamını yitirdi işte diğer her şey gibi usulca... Dünya mıydı bu denli karanlık olan yoksa zihnim miydi her şeyi böyle zifiriye boyayan umarsızca...
Yalnızım demeye hakkım yok zira beni yalnızlaştıran benim umutsuzca... Anlatsam da anlamazlar diyemem anlatacak kelime yok ki sadrımda...
Bazı boşluklar dolmaz bazı insanların kederi dinmez... Masal budur ve bu masal renkli değil siyah beyaz bir kederdir...
İçimde bir uçurum boşluğu var... Her kim ise bana yaklaşacak olan o uçurumdan düşer uzaklara...
İnsan insanın kurdudur derler. Ben de insan kendinin kurdudur diyorum... Bir insanı ancak kendisi bu denli mahvedebilir en nihayetinde... Geriye kalan her şey hikâye...
İnancına inandığında, başkalarının şüpheleri seni durduramaz. İnancının içerisinde şüphe de olursan, başkalarının düşünceleri seni durdurur. Böylelikle kafası karışık deve kuşu gibi hangi toprağa başını gömeceğini bilemezsin. Oku, anla ve öğren.
İntihar haram'dı biz de yüzümüzü astık..
Ne tam'ım ne eksik, ne varım ne yok.
Bir şeyler var ama çok şeyler yok.
Bir bilmecenin içerisindeyim, çözebilirsem ne âlâ…
Az evvel bir söze denk geldim.
Beni bana getiren.
-Muhabbette rızıktır kızım. Kâbiliyetinizin keşfini Allah’tan isteyin. Sahibinden kendinizi talep edin.
Kendimi istiyorum Rabbimden, yaratıldığı maksat uğruna, çaba sarf edebilmek için özümü talep ediyorum…
Bir oraya, bir buraya koşturuyorum, nerede rıza, nerede ve nasıl tam bilmiyorum ve gâmlanıyorum.
Arıyorum,
Ararken bazen düşüp kalkıyorum ama olsun hatıralar biriktiriyorum.
O’nu bulmak için düşüyorum, O’nun hayaliyle kalkıyorum.
Bu yol çetin fakat akıbeti hayr olan bir yol diyorum.
Yoldaşlarıyla, yolunu buldursun Rabbim.
Saygılarımla
Ömrünü nasıl tükettiysen burada
Bu köşecikte
Öyle tükettin demektir
Bütün yeryüzünde de.
Konstantinos Kavafis
?si=QbABIMz5wMPUWbjr
Biz bir çölün ortasında insanlık çiçeğinin yitik tohumlarını arayan yaralı bahçıvanlarız.
Nurullah Genç
Bilmem ki aşk uğrunda neden kınandı ölüm..
?si=eAsrxEC_z9c3kQ5b
Sen gitme.
Takvimlerden günler gitsin,
Ömrümden ömür gitsin.
Ama sen gitme!
Hüküm giydir ömrüme;
Bana denk gelen en bereketli mevsim ol.
İlkbahar ol,
Sonbahar ol,
Ama gitme..