"Delirmemek için yazanlar delirdiğinde de yazmaya devam edecek.Ne içten bir deliliğin bilgeliğidir bu.Kendimizle tanışma hâli.! "
NiLüFeR AkSu
.
..
...
“Bazı kalplere uğrar geçersin,bazılarında soluklanır,bir tatlı huzur alırsın.Bazı kalpler de var ki,onlarda upuzun kalır,onları daimi ikâmetin ve evin bilirsin.İnsan insandan kalbiyle ayrılır. İnsan insana kalbinden ısınır.”
“Muhabbet kuşumuz öldü arkasında uçuşan tüyleriyle mavi bir sonbahar bırakarak biliyorsun ölüm,mavi boş bir kafestir kimi zaman acıyı hangi dile tercüme etsek şimdi yalan olur Pollyanna ~ uyuyamadığım gecelerin sabahında gözaltlarımdan mor çocuklar doğardu mor çocuklarıma ninni söylerdi sabah ezanları fırtına ters çevrilen şemsiyelere benzerdi duaya açılan avuçlarım avuçlarıma kar yağardı kimi zaman tipi…”
“Ne tuhaf insanın içine hiç bakmaması.İçiyle hiç konuşamaması.Sesine sağır,kendine yoldaş olamaması. Hâl böyle iken nasıl dinler ? nasıl anlar ? nasıl sever ? —Bir başkasını.!”
“…ne denmiş,akıp giden her suyla akıp giderim çünkü sevdim çünkü bu yüzden güçlü bileklerim kanadı ~ sahici mi elinde tuttuğun o kartal kanadı sen tuttun acıdan benim ellerim kanadı ~ bir geceyi geçirmek için bin türlü kalp ilâçla dövündüm çırpındım bilsen nerelerim kanadı ~ hazır bulunanlar davranıp saatlerini kurdular bahara ey diriliş sana kurulmuş saatlerim kanadı ~ avlananlar ağaç budayanlar sularınız bir ırmakta yavaşça geldim durdum beklediklerim kanadı ~ ey yaz güneşine bıraktığın alnın bana gel alnımdan damla damla süzülen terlerim kanadı ~ yüreklerimiz bir dağ serinliği taşırken birlikte birden boşta bırakılan bir yerlerim kanadı ~ kanasın varsın ne varsa biraz kanamalıdır benim bunca yıldır günlerim gecelerim kanadı ~ hazır bulunanların hepsi evet dediler el bağladılar benim hepsinin üstünde iliklenmeyen düğmelerim kanadı ~ ey yaz gecesi gel artık gidelim suya girelim çünkü biliyorum sahici elindeki o kartal kanadı ~ ey güzel bahar gökü seni her şeyle birleştiriyorum çünkü ey yaz gecesi çünkü her yerlerim kanadı ~ bahar hep bir anı sayılır nerde olsa gerçektir aslında İstanbul mesirelerinde ve Muş’ta aynıdır tadı
Sesinin titremesinden ruhu görünen Bir genç arkadaş sordu .”Nereye kadar .?” Yalnızca yazmak iyileştirecek mi yarayı.? ~ Gülümsedim.Bilmiyorum,dedim. Bir filmde gördüm.Ölmek üzere olan birinin Yarasına elini koymuş dua gibi inliyordu adam: ~ “Kalbindeki enerji Başkalarına ulaşana dek yaşayacaksın.!” Sonra sessizce öptü yarayı: ~ “Başka nasıl bir anlamı olur insanın.?”
“Bazı kalplere uğrar geçersin,bazılarında soluklanır,bir tatlı huzur alırsın.Bazı kalpler de var ki,onlarda upuzun kalır,onları daimi ikâmetin ve evin bilirsin.İnsan insandan kalbiyle ayrılır.
İnsan insana kalbinden ısınır.”
~
Ebrar Akbulut
“Muhabbet kuşumuz öldü
arkasında uçuşan tüyleriyle
mavi bir sonbahar bırakarak
biliyorsun ölüm,mavi boş bir kafestir kimi zaman
acıyı hangi dile tercüme etsek şimdi yalan olur
Pollyanna
~
uyuyamadığım gecelerin sabahında
gözaltlarımdan mor çocuklar doğardu
mor çocuklarıma ninni söylerdi sabah ezanları
fırtına ters çevrilen şemsiyelere benzerdi
duaya açılan avuçlarım
avuçlarıma kar yağardı
kimi zaman tipi…”
~
Didem Madak
“Ne tuhaf insanın içine hiç bakmaması.İçiyle hiç konuşamaması.Sesine sağır,kendine yoldaş olamaması.
Hâl böyle iken
nasıl dinler ?
nasıl anlar ?
nasıl sever ?
—Bir başkasını.!”
“Alın terine
inanırım
g’özden düşen yaşa
emeğin yüceliğine.
~
Sevgisi,türküsü,şiiri,çiçekleri
olanları :
*Öldü demeyin,
yoruldu gitti,deyin.”
“Dil pek keskin bir kılıçtır.
Kan akıtmadan can yakar.”
~
Hz.Ali
“…ne denmiş,akıp giden her suyla akıp giderim
çünkü sevdim çünkü bu yüzden güçlü bileklerim kanadı
~
sahici mi elinde tuttuğun o kartal kanadı
sen tuttun acıdan benim ellerim kanadı
~
bir geceyi geçirmek için bin türlü kalp ilâçla
dövündüm çırpındım bilsen nerelerim kanadı
~
hazır bulunanlar davranıp saatlerini kurdular bahara
ey diriliş sana kurulmuş saatlerim kanadı
~
avlananlar ağaç budayanlar sularınız bir ırmakta
yavaşça geldim durdum beklediklerim kanadı
~
ey yaz güneşine bıraktığın alnın bana gel
alnımdan damla damla süzülen terlerim kanadı
~
yüreklerimiz bir dağ serinliği taşırken birlikte
birden boşta bırakılan bir yerlerim kanadı
~
kanasın varsın ne varsa biraz kanamalıdır
benim bunca yıldır günlerim gecelerim kanadı
~
hazır bulunanların hepsi evet dediler el bağladılar
benim hepsinin üstünde iliklenmeyen düğmelerim kanadı
~
ey yaz gecesi gel artık gidelim suya girelim
çünkü biliyorum sahici elindeki o kartal kanadı
~
ey güzel bahar gökü seni her şeyle birleştiriyorum
çünkü ey yaz gecesi çünkü her yerlerim kanadı
~
bahar hep bir anı sayılır nerde olsa gerçektir aslında
İstanbul mesirelerinde ve Muş’ta aynıdır tadı
~Turgut Uyar
“İ n s a n
Derin bir anlam hissi bulamadığında,dikkatini haz ile dağıtır.”
~
Viktor Frankl
“Yüzleştiğiniz her şeyi değiştiremezsiniz.Ama
yüzleşmeden de hiçbir şeyi değiştiremezsiniz.”
~
Johann Hari
Belki de tek ihtiyacımız, ihtiyacı olan biri…
Ya bir başkası
Ya da kendimiz….
.
Sevgiyle,Huri
Sesinin titremesinden ruhu görünen
Bir genç arkadaş sordu .”Nereye kadar .?”
Yalnızca yazmak iyileştirecek mi yarayı.?
~
Gülümsedim.Bilmiyorum,dedim.
Bir filmde gördüm.Ölmek üzere olan birinin
Yarasına elini koymuş dua gibi inliyordu adam:
~
“Kalbindeki enerji
Başkalarına ulaşana dek yaşayacaksın.!”
Sonra sessizce öptü yarayı:
~
“Başka nasıl bir anlamı olur insanın.?”
~Şükrü Erbaş