Kültür Sanat Edebiyat Şiir

tımarhane duvarı sizce ne demek, tımarhane duvarı size neyi çağrıştırıyor?

tımarhane duvarı terimi Maria Puder tarafından tarihinde eklendi

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca 04.11.2021 - 15:35

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca 04.11.2021 - 15:32

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca

    ……
    SÜRCEMRE
    ……
    Igde incir tartarken
    Zincirli terazide cercicinin elleri
    Ha dese fayton cikip gelecekti kamci kirbac kavis dönerek havada
    Bir anligina paydos edecekti cocukuguna dünya
    Defter kagidindan bozma ucurtmalar ucuracakti
    Cebinde koynunda bir kupa dolusu alic onbes yirmibes kurustan
    Yüzü yarina dogru
    Ve yüzü kaysak gülec piril piril tertemiz güz günesli gökyüyü
    Sonra gökkusagiyla bulusup
    Talih kusu yilkilandigi kafesinden duasi kabul olmus gibi
    Sevgilimse sonbahar
    Sonbahar..

    Seyfi

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca

    ……
    KIYASSIZ DÜNYA DÜZENEGiNE
    …..
    Ana rahminden basliyormus her bir iyilik kötülük insanlik hayati ve DÜNYA TELASESI ya, ayni ve bire bir kosullarin yedigi ictigi davrandigi döndügü dolandigi yasam döngüsü sürüncemelerinde en kücük ayrinti farkliligi dahi olmayan günlük hayat kac göcünün beton kusatmasina bogulmus kaybolmus iki insanindan biri, kirsal kesimde dogmus büyümüs fakat göce sürükleyici tasinmaya zorlayici sürgün baskilarin sonucu bilip tanimadigi ve durmaksizin büyüklük kavramini icinde yutan kent sarmalinin sürekli ihtiyaci artan; ve bir türlü artan ihtiyacina yetisemeyip kendine ayiracak özgür, özgün, saglikli ve dirayetli huzuru dengeyi düzeni ve zamani bulamayan iki insandan KIRSAL KESiM özgecmisi olani basedemedigi cagin HASTALIKLILIK sirasinda saymakla bitmeyen dert ve illet sahibi olurken, yedigi ictigi dolastigi yasadigi fakat ANA RAHMINDEN beri bozuk kent karmasasinin kirini zehrini hektigini gida ambarini yahut korku kaygilar telasini ayni olan bir digeriyse SAGLIK SEKTÖRÜNÜN huzuru -sihhatli insan iyilestirmekten ziyade HASTALIKLI müsteri olmayi sart kostugu ve cogu cevre kosullarina bagli salgin ve bulaslardan nispeten daha ucus siyriklarla atlatip dinc ve diri kaliyormus.

    Cünkü kirsal kesimden göcün baskiladigi sebeplerle sonradan gelip beton bloklama sehir saretine yerleserek hayatini sürdürmek zorunda kalan kisiyi, tabiatin kurali geregi icinde kendini bulmadigi ve hic bir zorlamayla düzenini dengesini kuramadigi eziklik bozukluklara ruh ve bünye algilayip alismakta tepkisini kendi kendini cevre kosullariyla birlikte imha etmeye saldirganlasip,hic karsilanmayan yahut itibar edip umrsanmayan saglik sihhat ve huzur dengesindeyse, tepkisini omur kas kalp beyin seker doku organ allerji depresyon gibi artik hic kimsenin yakalanmama gibi hic sansinin olmadigi ( cünkü bütün kentlerin yükünü cekip kahrini tasiyan yogunluklu nüfusu sonradan glenlerin öksüz yetim yitik yabancilarindan olusmaktadir ) saymakla bitmeyen ölüm zulüm seansinin zaafiyetinden avlanilan soygun sömürü sistemtigine kul köle edildi. Cünkü özgür dogayla tabiati ayni, Ana Rahminden itibaren dünyayi daha dogmadan anlayip algilayamadigi sehir molozunun aksine duyuyor sesizyor tadiyor dinliyor ve dilinden dillenerek, vakti saati ömrüne es degerlerde yudumlayip sindirip yasiyordu..

    Bir sonbahar geldi gecti böylece. Yagmur yagacak uzun ihtiyar yazindan sonra galiba. Olsun varsin yagsin konumuz bu degil ki zati. Gecmise ve gelecege dair hic birseyle üstü örtülmeyen veya degeri hic degismeyen yasamsal veriler, olaylar, olgular, olacaklar yahut olmasini ister istemeze tespit tenkit sorgulama ne kadar saklamakla veya kayitsiz kalmakla asla yok etme sihirbazlgi söz konusu olmayan GERCEKLIGIN klavuzluk ettigiyle tedavi bulursa, ordan da dengesini dünyasini düzenini kurar, onur , ilgi, akil , fikir, saygi, saglik, dirlik, gecim, huzur ve itibar.

    Bu yüzden de raf ömrü sözkonusu degildir; insan kolay ve güzel yasamaya düs kurup hayal besledikce, zaman caglayani hep ahte ,dünya topraginda ve tertemiz kaynaklardan akip belenecektir. Nerden nasil beslenirse su hava ve toprak, insan da aynen oradan. Dosluk sevgi özgürlük ve digerleri gibi, asla ve hic, paraya güce gösterise piyasaya pazara borsalanarak kiyas edilecek sey degildir dünya güzeli insan ve ona dair dünya düzenek..

    Seyfi Karaca…….Ekim / 21

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca

    ….
    BOP YÖNLÜ ZORUNLU IFLAS
    …..
    Bulan bilen medeniyeti varsa kalici uygarliklar kurar insan ve dünya
    Itibar ettigi adil paylasimlarla özgürlüge saygiya sevgiye
    Dogru yerde vicdani sorumluluguyla beraber kullanilan güc ve otoriteyle
    Yapilirsa ihya olur istikrari huzuru güvende olan hayat
    Yapilmazsa birbirine bagli kokar cürür yozlasir yikilir ve yok olur
    Gercegi olmayan karsliksizliga yalan dolan sahtekarlik hurafelik molozu dolar
    Yasamin bütün saptayan taniyan eviren ceviren tespitinden tedarigine
    Dönüm dolasimlarini ne bulan ne bilen olmayip
    Kiymetsize cikardigi eldekileri de satip savuran
    Herkesin hakkini yalnizca sahsi doyumsuzluga haydutlaninca
    Buyrulani carsilanip tüketmekten baska secimi caresi yoktur
    Kümenin ortak noktasindaki sag sol yaparak
    Türban femin bozma karma kurrradan cikan kesisimin
    Cünkü orasi en cok haksiz hukuksuzluga can veren
    Ve kann kaybeden kurakligin yoksulunu oynayan fukaracik ezberi piyestir
    Hir gür aykiri ve karsitlik profil ekseni üzeri
    Fakat ayni piyasa furyasi sosyetede en kral poza müthis özcekim
    Kaybettigi hayata uyusup alisarak tükendigi herseyi zamanla kutsayan
    Koordineli koordinatli kozmeteryayi küresel kapsam dahiliyle
    Hayatini kaybettigi seyler arasinda cöp sifatiyla karsilikli pistilenen
    Aklina
    Karakterine
    Bellegine
    Bilincine bop nufusuyla calisip islerken güdümlü kodlanmislar
    Piyasa esaret sürgünlügünün kusattigi zorunlu iflastaki
    Bildigin buldugun birsey yok
    Bulunmus ve üstüne cökmüs olduklarininsa kiymetini bilmeyip
    Ya yikiyor veya yikiyor yakiyorsun
    Her bir görevi kötüye kullanmak suistismariyla hayattan
    Etrafina baksan hersey senden degil sana yabanci
    Üretmedigin
    Ve kesfini tanimini tarifini yapmadigin hayati yutturup yedirtiyorsun kendine
    Ve vucudundaki hic bir bedensel dokuyu
    Bünyesel künyeyi
    Bagli bitisik organi
    Varliksal insanligi
    Ve duyumu veya duygusal düsünceyi hic kullanmamak adina körkütük
    Söhretliler sabikasinda erkege benzeserek özgürlestigini sanan kadin
    Yahut centilmen ceketini soyunarak kadin giyinen erkekten
    Modasi bundan götürüyor diye her ikisinin de üreticisi kurgucusu
    Ve kullanicisi ayni tanri ve patrona ödenmesi gereken diyetten
    Hayatin pahasini yüke tartiya ve tarza denk getirerek
    Tüketim piyasasinda ne varsa hersey sana ayar seninle muhatap
    Yasadigin tabut
    Ölüp üzüldügün sanat sinema dil edep edebiyat sana yabanci
    Bulmadan bilmeden kalibina özendigin kaliteden senden aykiri
    Buldugun bildigin birsey yok oldugun olacaginsa agim agim agit nizah
    Zor bela
    Islevi degeri icerigi bitmis zamana yenik alet adavat gibi
    Kredi kartiyla gösterisli ambalajin borc yüklü carmihtan
    Sükse yapip soytarilik makarasi ceviren sefil yoksulun
    Mobilyadan caddeden arabadan tarikattan meyhaneden bardan
    Formasi bütün renklere kavgaci gürültücü forslu fiyakali militan
    Dem vurdurarak yaygaraya oba yikik asiret harap
    Herkesin bir tarafi var kapismasindaki her yeri gören
    Ve her yeri heryerden görülen okkali bir cukka kapmanin gecesi gündüzüne
    Hersey degisir karisir bulasir evet de
    Ismi üstünde diri ve dirayetli durmuyorsa yalan alir satar inanc ve itibar
    Nesilden nesile bulup bilmedigini hatali kusurlu kullanarak
    Erir cürür bozulur bozguna ugrar insandan sonra
    Sabikasi sucu vebali katili yine kendisi olan insan
    Alisarak harami düzenine birlikte uyum saglamanin makinesi mekanigi gibi
    Sag sol yapan siyasete kul kuyruk beton blok
    Sonu gelmez catisma kültürünü besleynler arasinda türban takkeye
    Ayarli kurgulu feminist manupuleli manifest..
    Kurgulayani kiskirtani azarlayani azdirani yönlendireni yöneteni
    Kurcalayan karisimin ayni mal emlak insan ve emtiya sahibinin oldugu
    Telif ve ticari hakki sakli gizli olmak kaydiyla ayni hayatin
    Birlikte modasinina magazasina carsi bazar apartman ahalisi
    Dogum günü hatirlatmalarina benzer takke türban
    …veya boyali baloncuklu feminist ahkam

    Seyfi Karaca………Ekim / 21

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca

    ….
    AMBULANSTAN HEMEN SONRA
    ……

    Ben diyorum ev yaptim kalbime
    Sen diyorsun boncuk moncuk eksik kapida sokakta
    Feryal..
    Feryal ….
    Sandiktaki masrafa
    Yüz görümlügüne
    Hanim hanimcigim doktor moktorcugum yüksek türbülanstasin belli
    Lakin düsüs kur yüksek faiz bilmem anlamam ben
    Dünyada dolasan reel üretim ve tüketimin üc misline
    Hic bir zahmete katlanmaksizin katrilyonlari kumarhaneleyerek
    Ölmüs gömülmüs iskelet hayati yasayan yedi sekiz milyar insandan
    Bu pustluk pezevenlik kerhanenesini feryal..
    Demokrasinin vazgecilmez kidemi kalitesi biricigi ve yeganesi diye feryal
    Tas yerinden bir kere oynamaya görsün ki…
    Hele bir görsün ki…
    Bicagin girdigi
    Tecavüzün sindigi sokuldugu
    Sonu sonsuz yikimlari imar eden mimar mühendis mütahit veya holding
    Veya piyasa kazandikca, gise rekor kirdikca
    Felsefenin en dogru yerinden insan kavradigini idda eden pustun pezevengin
    Bicak bir kere girdimiydi feryal
    Anlamam ben demokrasi receteli
    Damgasi patenti ciyan paket haptan suruptan
    Damla zehirinden bir yudum firt cektimiydi, doktor moktor..
    Ölmedikce yahut öldürmedikce birakmayan yalan dolan hirsiz haydutun
    Ertesi günü ise gelecek
    Carsiya gidecek
    Ne kusulur sidiklenirse akla fikre hafizaya ve istaha
    Saniyesini sektirmeden yutkunup sindirecek derecede azar kiyamet
    Kopar kendinden haddinden hatirasindan insan da
    Maliyeti cöpten daha ucuz
    Haysiyetsizlik mülküne cüzdan bozuklugu sayilir
    Ben ev yaptim kalbimden diyorum bak feryaaaaaaaaaal
    Sense boncuk eksik ambulans giris cikisi yok diyorsun
    Daracik yerden
    Saat dokuz bes gibi mesailer sonrasi ancak
    Dapdaracik öpüsme sevismeler randevusundan

    Seyfi

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca 30.10.2021 - 17:37

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca

    ……
    ÖYKÜNDÜGÜNE ÖZENEN TEKiL VARSAYIM 2
    ……….
    Sen mi buldun kibriti ? Hayir, bulanlardan yandin yandirdin evi barki ormani konuyu komsuyu colugu cocugu soyu soykayi da ; baglar bozdun, daglar devirdin, dereler doldurdun, yiktin viran eyledin obayi töreyi sazi sözü kültürü esini evrenini dünyani düzenini ve toplam zarar ziyanla kendini.

    Kerpici sen mi buldun ? Hayir, bulanlardan yaptin yapilandin, bostan ektin, bahar donandin, bayir gezdin, yagmur süzdün, kar bekledin, toprak eledin , camur pisirdin, ocak kurdun, duman tütüttün, bahcede dolandin , döndün gezdin dolandin sigindigin kerpicten derme catma sapa saglam dünyaya her yerden en güvenilir evin horantan sayip inanarak, güvendin, sarildin, uzandin, oturdun, sokuldun ve yatak serdin yorgan örttün ask katigindan sevgiyi saygiyi insan olmanin hayrina mest ettin.

    Sen mi buldun tekeri, pullugu, mibzeri, patates toplama makinasini, havuc rendeleme kevgirini, kartezyen kuyusunu, su tulumbasini, cesme kurnasini, pencere cercevesini, kapi mandalini, kornis vidasini, dokuma cikrigini, torpido civatasini, oda sobasini, kalorifer tesisatini, duvar boyasini, banyo takim ve malzemesini, …Hayir..!

    Sen mi buldun, demir bakir kömür celik cam pilastik kalay körük alasim ve bilesenlerini, sen mi buldun daktiloyu, cingirakli cingiraksiz saati, karbon kopyasini, cimentoyu, kiremidi, tuglayi, sohbeni, igneyi, civiyi, sandalyayi, makasi, mürekkebi,

    Sen mi buldun elektrikli süpürgeyi, hidraulik sistemini, peneumatik refleksi, atomun agirligini, azotun miktarini,cekirdegin yogunlugunu, rüzgarin cevirme gücünü, günesin katmanlarini, ayin diger soguk yüzünü, özgül kütlenin hacmini, faraday kanununu, arsimet ölcüm birimini, paralel evrenleri, radonu, magnezyumu, boraksi, titani, vanadyumu, marsi, neptünü, uzaktan kumandayi, isiga duyarli sicakliga hassas termall mermal sinyalleri, hapi ilaci surubu…sende olmayan dünyayi sen mi yordun örgün kurdun kuruldun..? Hayir..!

    Sen mi buldun , filitreyi, sibobu, lokma takimini, döverbiceri, traktörü, greyderi, kepceyi, torna vidayi, kaynak cubugunu, zinciri, halkayi, halati, süngeri, parfümü, pedali, paleti, matkabi,lazeri, kompresörü, tuvalet fircasini, sampuani, bisikleti, otomobili, büyük kayiklari, kücük jetleri, koccaman gemileri, koca koca kocaman römporklari, vincleri, fabrikalari, atölyeleri, damperi, kamyonu, kremi, telefonu, telsizi, yara bandini, ecza dolabini, cerrah malzemesini, moda tasarimini, elektro gitari, baz puanini, kumbara kilidini, radyoyu, ameliyat ipligini, televizyonu, bilgisayari, hard diskini, veri deposunu, mega gigabayt toleransini, insan sifreleme ve virisleme salginindaki , sen mi buldun ölü hayatlarin kullanicisi tasiyicisi oldugun halde, farkina bile varmadigin kukla kuluckasi zavalliligi nasil yenilir yutulur istahla harcayip tüketerek,hazmedip sindirdigin izahsiz kabulü ?.Hayir, bulanlarin, kuranlarin ve kurgulayanlarin yapim yönetim karargah kaynagina büyük bir özenti övgüyle öykünerek, icinde yerlesik yasadigi güdümlü -bagimli davranis ve kisilik bozuklugu aliskanliklariyla her türlü iradesiz yetkisizligin ezik, yoksul, bitmis, ve kahrolmus asagilik duygusunun kendine üstün gelenlere ( Uygarlik Kuranlara ) ufalip egilip kücülen takdir, tasdik, onama yahut begenileri icin, en önde gelmenin buyrulandan bile öte harcanmisligini kullandin, taksdimini yaptin, kalibina girdin, kulluk köleligini sagladin sundun.

    Günün veya hayatin neresinden bakarsan bak, seni cevreleyip kusatan tutsaklikta deyim yerindeyse igneden iplige hic birseyi kendin üretmeyip, dünü harap gelecegi rehin envanterde en lüks, görgüsüz ve gösterisli hovardaliktan ihtiyatsiz cekingesiz HACIZ MOLOZU olarak tükettigin herseyin dünya alem ahiretler ilgisizi liyakatsizi kayitsizi ve sorumsuzunda en birinciligi kimseye birakmayan kendi hayatinin yabancisiyken, tüm bunlarin karsiliginda dilini kaybettin, topragini ve ülkeni her döviz kara borsasinda satarak övüne övöne bir oldun, inancini her tacir tüccara devre mülk ettin, yolunu yitirdin, kültürünü kaybettin, tarihini cöpe attin, karakterini kulun kuluna kurban ettin, vicdanini ahlaksiz soysuza heba ettin, insanligini kibirli heybetli para güc ve ölüm zulüm fabrikasyoncularina kul köle ettin, kisiliginin bozulup berbat edilmedik hicbir hayati degerini koymaksizin harama vurguna soyguna sömürüye ihale edilmedik hic bir haysiyet ve hassasiyetini birakmadin, ne ev kaldi ne yurt ne gecmis ne gelecek, hicbir etkin yetkinligin irade ve idre sahibi olmayan soyut SABIKALARIN siddetini gerilimini bunalimini bizzat icinden yasayip hergün artan istahiyla derinden derinlere gömülerek, istikrarsizligin kol gezdigi ve haksiz hukuksuzlugun kaniksayarak kabül gördügü talanu tecavüzü yagmayi vahseti ve dehseti icsellestirerek git gide masum gördün , savunur hale geldin.

    Yani adam veya kadinlarin TANRILIK ETTIGI ve INSANLIK ÖLÜMÜNÜ hem paya hem de paydaya esitlestirdigi ; ve ayrica tüm yeryüzü insanligini MUTSUZ DiRLiKSiZ yokluga, zügürtlüge, avarelige, lümpenlige, bilgisizlige, bagimli -güdümlülük afyonlarina , kutuplasmaya ve doyumsuz -kanaatsiz üretmeden üketenler bagimliligina sabitleyip degersizlestirdigi, sürekli eksiklik yenilmislik sucluluk duygusuyla, kendi varligina, hayati gercekligine, somut kisiligine ve hatta kendi sahici olan yüzüne dahi ORTAMA UYMA kistas baski ve kumpasindan bakarak yadirgayip yabancilayan dislayici igrenici ÖZGÜVENSIZLIKLE,yetersizlikle ve kuskuyla düsünüp davranarak, hissiz ruhsuzlugun tutsak kafesinde kur yapan sefaletin ihtiyaci hic bitmez muhtac müsterisini pozlanip piyaeslenmektesin.

    Kadina özgürlügü sadece barlarda aksam karanliginin gün batimindan itibaren sürükleyip girdaplayan akintilari icinde öznesi kim, yüklemi ne, dünyasi neresi kendi dahi bilmeyen araliklarda bir yerdeligin bulasigini boyasini üstüne örten simsiyahligin sarhosluguna salip, raki icen, futbol konusan, berdusluk eden ve hatta `LAN`diye okudugu kitaplardan yahut seyrettigi repliklerden mafyalasmis dayilanma ve diklesmelerin KIMLIKSIZ SÜRTÜGÜNE belli belirsiz damgalar vurmak sanan FEMINIST NÖTR..

    Bilmeliydi ki, tüm yukardaki hayatin kullanim geregini yerli yerine oturtabilenlerin ögrettigi ve ders verdigi IHTIYAT yeriydi UYGARLIGI kadin erkek hic farketmeksizin, ayni degerlilikle ortakca kotarip kurmak. Cünkü gelir, adalet,kültür, bilgi, beceri, üretim, emek, saglik, sipor, vicdan, akil, fikir, sevgi, saygi, toprak, yurt, onur, itibar, dayanisma, cesaret, egitim, sanat ve nice nice paydaslari olan sosyal siyasal ve tolumsal iradeye itibarli paylasma duygusu ve birebir hayata gecirilisi, UYGARLIGI KURUP YASATANLARIN kutsal ve kurumsal kaynaklaridir. Orda saglanan hic kimseyi disarda tutmayan yahut herkesi icinde sarip barindiran huzur, ayri gayriligi olmayan kadin, col cocuk herkesin güvenli saglikli mutlu dünya siginagidir. Degilse, her toplum yön durum ve tarafliligini adlandirip ayristirarak, KADIN HAKLARI, COCUK HAKLARI, HAYVAN HAKLARI vs vs diye sonu gelmeyen kovulmus parcalanmisligi AYDIN OLMAK veya ILERI DÜSÜNMEK pozuyla, tam da istahini ezerek üzerek bogarak yalniz yitik yabanciya ayrismis kopmus paramparcaliliktan UYGARLIGINI KURANLARIN bekledigi istedigi kurdugu ve ayarladigi kulu köpegi olma sefalet sosyeteciligidir.

    Ayrica Türk CALISMA HAYATINDA is arama kaygisi olmayan ve tuzu gayet kuru olan memurlarin orani iscilere veya hayati esasta üretenlere kiyasla kat be kat fazladir. Buradaki yapan yönetenlerin de en az yaridan fazlasi kadindir..Eger ona yönelik siddet varsa kendi kendini hatasi sabikasi nerdedir , arizayi yoklayip silkelenip sorsa ya..! Paylasilmayan degerlerdir, veya arttikca artan borc yüklü, hovarda tüketimli öykündügüne özenerek soyut varlikta sabit cisim göstermeye ( femin nötr türban mürban karsilikli kapisarak birbirini yedekleyen sevismelere gibilere mesela ) kisi veya katman kesim bazinda degil, herkesi tepeden tirnaga sorgulayip sorumlu tutan.

    Mesela, yalnizligini yutan ve bogan cözümsüz caresizligini susturup avutmak icin, kendine yapilan baskiya bin katiyla gardiyanlik ederek yitirip kaybettigi bütün insani degerlerinin BUZ DOLABI iliskisizligini, hayvanlari sevmekten ziyade adeta hayvanlasarak ruh ve beden degistiren kulüpten borsadan..

    Yüzyillrdir DOGU MISTIZMI -BATI AKIL FIKIR GERCEKCILIGI diye duya, TANZIMAT` tan DIVAN edep ve sanat edebiyatina hasil vasil kendi öz kaynaklarindan kültür, kurum, alisanlik, arac, gerec, paylasim ve UYGARLIK kuramama sebebiyle, hep üfürsen ucar kartonculuguna bina olan seylerin kendini yelleyip FISILDAYAN ve öyküsü hikayesi olmayan muhtaciyla bugünleri BOP ESBASKANLIGI diye kurdu kuruldu ve hayatin her yerine nufuz ederek kurumsallasti, kisi baz istasyonlu, toplumsal ivmeli, yagma yikim ve talan.

    Ve burada kiran kirana kutuplasip kurulmus BETONARME ve SÜPER MARKA maskarasi hayatlri birlikte tüketerek karsit olanlar, hep bir IMRENDIGINE özenip ÖYKÜNMEYI ve bu sayede rafta depoda vaizde panoda sitede kitapta karede kösede bucakta görünüp kabul görmeyi kendine yasadigi hayatin onur belgesi sayan, bütün kutuplar ve karsitliklar hem birbirini delik desik eden hir gür nizah dehset nefret öfke patlamalarinda ayni kimyasal zehirleyenlerle besleyip büyüttügü kopukluktan col cocuga karisip giderlerken; ve ortak yasam degerliligine birbirinden huy devsirip duyarsiz ilgisiz cöp ve moloz artirir yigarlarken, dengesi düzeni olmayan kurak ve kuru gürültüler istikrarsizliginda alismis kokusmus cürümüslügün birbirinden ayrilmaz opmaz `tecavüzcüsüne asik` hallerini yasamakta ve yasatmaktalar.

    Seyfi Karaca……..Ekim / 21

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca

    ….
    TUTULUM
    ……
    Portakal varken
    Ah o siyrik yok mu
    Bendeki yara izi ve sendeki
    Sicacik yumusacik cizgi
    Catlamis nar gibi
    Iki dudaginin derinleri arasinda dillenen
    Bütün yoksulluktan kalan seylerin bahtina ziyaret sofrasi seren
    Ellerin senden evvel sarhos, kenarinda dokunur dolasir gibi rkek ve titrek
    Hersey lyikinaysa sanindandir sevismeler
    Ask lir calar sen dinlersin
    Atesleyen odalarinin
    Sirasiyla sevisen baldirin gerdanin
    Galerilerin ..
    Halden anlar
    Yere düsen hersey mutlaka gökyüzüne yansir
    Sanir misin ki her dudaga dokunmayan dilimi tepeden tirnaga
    Daha kac gün oldu alali bile demeden kopar dügme birden
    Kac gece ac saat ya da ben,
    Tutulumun ay gördümlerinden

    Seyfi

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca


    ÖYKÜNDÜGÜNE ÖZENEN TEKiL VARSAYIM
    …..
    Bireyler her diledigi usakligin dalkavuguna, yandasliligina, yardakciligina, yalakaligina, bahanesi ne olursa olsun tüm yanlislariyla kendini gerekcelendirip kutsayan haklilik payina kukla corak cömez ve özgürken, toplumlar, iradesiz yetkisiz birlik beraberlige esir ve tutsaksa eger…burdaki ahmak avutan SAGLAMADAN kültür biriktiren, dogru-dürüstlüge inanan, mutluluk artiran ve UYGARLIK üreten etkin-yetkin insan türü ve cesidi asla cikip dogmaz.

    Fotograflarda donup kalan; ve sonsuz bir lacka liyakatsizligiyle ilgisiz kayitsiz hic bir katilimciligi olmayan kenar süsü , dört duvar tutsagidir, ANI YAKALAMAK adina sonsuzlugu herseyiyle ebediyen heba eden savrulmus sökün olmus kiyassiz kontrolsüz tarumar.

    Cünkü ÖZENDiGI ve ÖYKÜNDÜGÜ kaynak ve kökenlerin müsterisidir bütün yeryüzü hayatini icinde barindirip besleyen INSANLIK. UYGARLIKSA, ayrisiz gayrisiz bütün toplum katmanlarinin birbirine kin, nefret, hirs, garez, fitne, fesat, kibir, acgözlülük, tahammülsüzlük, sevgisizlik, saygisizlik, sorumsuzluk, bencillik, bunaklik gibi gibilerini yüklenip cullanmadan; hem KADININ hem de ERKEGIN vazgecilmez hayati degerliligiyle kotarilip kurulacak olan yasamsal zenginligi yapilandigi kaynaktan üreyip beslenip büyüdükce deger artiran külliyattir.

    Bu yüzden, neredeyse hic bir alanda ÖZGÜN üretkenligi ve ÖZGÜRCE paylasip tüketme aliskanligi olmayali yüzyillar gectilerdeki TÜRK toplumu, kayitsiz liyakatsiz, sürekli yer zemin zaman kisilik dil kültür karakter akil fikir yol yordam degistirerek , degistirdigi her degerlilige sonsuz sinirsiz olumsuz degersizligin kokusmuslugunu, yozlasmasini ve cürümelerini imar ve imal edip, zorla tüketimin Pazar piyasasinda sanki iyilik güzellikten baska hic birsey olmuyormus kaniksayan kabulünü kendi varlik yokluguna yedirip yutturdukca, iflah olmazlarin kitlik kiyametine sürüklendi; ve halen de ayni dipsiz derinligin kabir azabini didikleyip desinmekle mesgul, ANI YAKALAMA derdine düsmüs yikim yagma fotomontajda.
    Cünkü neredeyse üretmeden tüketmenin mecburi istikametine soygun talan isgal ve sömürge pazari müptelasi oldugundan beri, MEDENIYET ÜRETENLERIN ürettigi herseyi öncesinden sonraya katlayan cezasi ve faiziyle beraber ülke degerlerine ve günün ahalisine geleceksizligin nesillerine bütün hayati degerde nesi varsa SATARAK kendine ÖVÜNC payi ve SAHSI CIKAR paydasi saglamakla mükellef bedel ödeyen bagimliligin izini yolunu ve buyuran kukla hükümranligini takip eder.

    Günün seckisinin olan katilanlar arasinda okunan begenilen sevilen popülerligi faturalanan birincisine, gise rekorlarina, pazarlik kiskirtan hesabin en kabarik cüzdanina, giysisine tirasina makyajina forsuna pozuna maddesine malzemesine veya satiliktir yazan ürün getirisi en yüksek ambaradepoya tartiya kantara podyuma gösteriye gösterise akil fikir niyet meram ve maksat hasilati icindir bu bilinmez belirsizligin kaptirip götürdügü izdiham .

    Bu bakimdan da neredeyse yüzyillardir teknolojiye, bilime, ilime, liyakate, egitime, üretime ve toplum -birey arasi hassas dengeye özen gösterenlerdir, tüm olumsuz sonuc ve gidisatina ragmen DIGITAL CAGA ve ötesine MEDENIYET üreten. Neredeyse edebiyattan sanata, sanattan siyasete hayatin her alaninda burada hic bir üretkenligi ve saglikli dengeli paylasimi olmayan TÜRK TOPLUM YASAMININ herseyi ÖYKÜNDÜGÜ KAYNAGA, yani kuramadigi medeniyeti kuranlara kedini begendirmekle ancak var olan sahte, yapay, taklit ve yasam gercekliginin tam tersidir. Derdi cok satanlar gisesi faturasi listesi yahut etiket birincisi olmanin disinda hic birseyi algilayip duyumsayamayan, siddet nefret fuhus furya bagimliliginin maddesini isler maddesini örer yogurur.

    Ordan tohumlanan bütün fikirler duruslar davranislar, KARSITLIK üzerine kurulu hir gür kavga nizah rahminden, hicbir anlasilir noktaya varmayacak olan en üstün elme ve üste cikma gayretine caba güderek vaktini öldüren varligini yoran calkanti ve kargasalarin gün avutup hayati kaziklama ARABESK -ALAFIRANGA angaryasidir. KADIN FEMiNISTLER sanki pisokopat erkekleri her yanlisina arka cikarak ASKIM-BEBISIM diye diye, en siddetli sahneleri doyura seytrettire zeka küpü sandigi fakat esasta her bilgin yetkin toplumsal duyarlilik sahtekarlari olan Cem Yilmaz`dan yahut sine kültür totemi zannettigi Yilmaz Erdogan gibi gibilerinden, toplumun bütün katmanlarinin ortakca kalip giyinip kisilik bozdugu, cehalete korkuya karanliga yalnizliga yabancilasmaya ve ister kadin olsun ister erkek olsun her türlü ilkelligi kabaligi ayrismis kutuplasmis mutsuzluklarin kabullenerek benimseyip sindirmeye hissedar ve paydasi, karsitliklarin catismasini sart kosanlarin tüketim piyasasi kullari ve köleleri olarak kiskirtip kamcilayip yönetip güttügü; ve en basta kadina siddet markasiyla hic bitmeyecek olan kimsesizlige kayit düserek ölüm zulüm, öykündügüne öykülenen küresel kiyamet akintisidir dünden miras, yarina kendi hayatinda kiraci özgür birey, tutsak toplum soytarilayan matraginin.

    Seyfi Karaca….Ekim / 21

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca

    ….
    EXiT FINAL
    …..
    Ipin ucunu cekiverince
    Sallanir durur topuz yeri kör dügümün
    Burasi..
    Umum kapisidir kerhanesine girmeden önceki dünyanin
    Köse bucak bozuk paradan daha metalik ve soguk
    Pencereden bakislari asili kalan
    Ve antikaciya düsmeden en son yanardag sehirlerinin külü dumanindan
    Veba ve verem salginlaryla birlikte koyun koyuna yatak dösek escinsel
    Üzerinde henüz hic bir antibiyotik denenmemisti bronz renginin
    Soy sop carpik ciflestirilmesi yapilmamisti kimseyi bulamayinca
    Meyhanede sizip kalan barlar fahiseler sokaginin
    Cok ara bir yerde bogulup kaldigindan midir nedir epik lirik didaktik pastoral
    Sesinde küf
    Cigliginda kurrabiye ezmesi lüks mekanli kan pihtisi
    Kadehi devirdikten sonra örtüsünü diledigi sarhosluga boyayan yatak yorgan
    Bütün döküntülerini insan posetli pervarzatif dokunus ve temasina
    Yaltak kaltak buz dolabi iliskisi yasayan
    Dügmenin orta ilik deligini bir türlü tutturmaktiysa maksat
    Iste cökmeye basladi en kirilgan yerinden dünya, daglarin boyu
    Dalgalarin köpügü
    Kumlara kumsallara kurulmus bir aksam sofrasi gibi ruj dudakli
    Su ve yakamoz nasil neresi yahut kim olursa olsun
    Sanilir ki öbür tarafa gecince gökkusaginin her yer rüyalar alemi
    Kirar gecirir beyaz leke siyah tül
    En cok yoksul yerinden parlar cünkü artik ata binmesini unutmus dizgin
    Yorgunlugu yüzünden okundugu
    Konvaya gire cika kazildigi yerden ölü cikan defile ve defin
    Pür tetikteki aksafonum saksafonum bekle hele..
    Ipini cekince devresi degisiyor güzelliginin, iptal oluyor sevismeleri
    Kendini berdusa vurmus kedi kostümlü kadinin
    Kuru temizlikcideymis parcalarini ancak doktor seansindan
    Ve hamile rengini kumaslanan herkesten
    Nereye savrulursa savrulsun ok vuruyor mizrak deliyor
    Kaybettikce kaybediyor hayat
    Venüsün kacinci ay basiydi kimbilir bugün..
    Kacin kurrasindaydi exit insan yilkisi turnike final
    Saksafonum saksafonum sen zil zurnayken duyamadim
    Herkes mi dedim ben..
    Icinde kimlerin olmadigi
    Herkes mi,
    .. herkes

    Seyfi

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca 27.10.2021 - 14:17

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca

    …..
    DEJAVU
    ….
    Döner cark isler kumbara yürür müddet
    Yasam sermayesini günden güne calip satarak insandan
    Kalmissa eger eskici teknesinde kelepirdir
    Hizla tüketilen hersey arasinda
    Aklin hazinesine
    Zihnin bohcasina
    Günün karakterine ve kimligine imyasina hayatin
    Karanligini ve karadeliklerini desip oyarak kalintilardan ölü cikan
    Vardi ya hani,
    Aristo ben bilmem eflatun devleti bilir diyor
    Eflatunsa ben bilmem onurlu erdemli itibarli insan sokrates bilir diyor
    Sokrates kimse bilmez ben de bilmem ammmaaaaa diyor
    Dante seytanin cani cehenneme
    Idealistler metafizikciler biz bilmeyiz öte dünyalar bilir diyor
    Ispinoza ve ötekiler herseyden süphe duyarim baska sey bilmem diyor
    Hegel hersey degisir dönüsür birikir
    Patlar infilak eder tek bildigim sey budur diyor
    Ruh bilmez madde bilir diyor iki kafadar marks engels
    Kimse bilmez bankalar borsalar bilir diyor
    Korsan kafa global sirketci
    Blackrok gibiler vesair
    Türk medya fantazi fahiseligiyse ben bilmem
    Benim bilmedigim herkesi ve herseyi esim bilir kaynatip onatiyor
    Dejavu…! Veni Vidi..
    Yuro dolar böylece onbir yirmi
    Yokluga ve zikkimin köküne denk gelen
    Zemberekten sarmaldan

    Seyfi

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca

    …..
    EKXENTRAL DÖNGÜ
    ….
    Demek sen de bilmiyorsun
    Hay aksi sey, bilmiyorsun sen de demek..
    Gir günahima sevabimiz olsun gövdeye koza
    Yayilsin gece, sevinsin sokak, kilit kapi en baygin yerlerinde bulussun
    Sokulmus saklanmis güne konak ve enine boyuna konuk
    Parfümün püskürttügü kokulardan icerek
    Herseyi görünmez eden giysilerde gösterisi simsiyah
    Demek sen de bilmiyorsun zaptedilmemis kaleleri
    Tarihine damga vuran cigirdan cikmalari
    Yorgunluguna kurdele asilmamis zirveleri
    Kadin oldugun halde yalan yanlislarin büyüttügü rüya perisi sanirsin
    Dogdugu yerde ölmek kadar yeryüzüne
    Cadde isimleri nufus kagidindakinden daha tanidik gelen
    Geldimiydi mahle dilberliginden hic gitmeyen exentral
    Konusmasi bitmis sivasi boyasi dökülmüs
    Eski fabrikalardan bozma iflasiyla sanat galeriyi
    Bölündükce kirilan ve bozuldukca parcalanan
    Demek sen de bilmiyorsun arzusu coktandir uygun ziyareti beklemeyi
    Öpüsürken bir kadin nasil acilir sacilir
    Saran kollarina kizil ruhunu
    Ateslere yanarak boyanir teslim edermis
    Darmadagin olmak icin cirpinircasina nasil elden avuctan cikan bedenden
    Korlarda körüklenmekle beraber dipdiri
    Kalcadan gögüse emerken büyüyüp irilesen
    Ve atesler icinde dagilir erirken yumulup büzülen dudaklari dilleri
    Demek sen de bilmiyorsun taaa sokak lambalarina degin ne deprem seydir
    Hay ksi sey,
    Saydim otuz iki vagonu vardi saat yirmiüc otuz yük treninin
    Ekimin ve yildizlarin acelesi yoktu
    Otobüsten iner inmez sana karsi binalarin arasindan
    Gökyüzü kaybolmus yeryüzü katindan
    Ve gecenin giris kapisindayim
    Isiklari bekliyorum, saniyeleri sayiyorum
    Her limanda bir sevgiliden zili calip karsilikli zevkini cikarmaya
    Ne ayna daha sarhos
    Ne yol ne meyhane senden daha kolay yakin ve güzel
    Degil hayir
    Demek buralarin ertesi
    Yabancisiyim diyerek kacinci güne perhiz
    Kac bir kacamaktasin
    Yasamadikca kendini sen de bilmiyorsun
    Hay aksi..!

    Seyfi

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca 26.10.2021 - 16:52

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca 26.10.2021 - 16:49

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca

    …..
    RADARA TAKILAN
    …..
    Söküntülerden kalintilardan
    Yoklugu tamir etmek kadar verimsiz elverissiz
    Yolculuktan dönen ucaklar gibi icinde kirli ve kullanilmis nefeslerle
    Gökyüzüne biraktigi yerden bilmem kac bin kilometre uzakligin
    Geri dönüsümlerine hani nasil desem…
    Takil kuyruguma bize gidelim siselerinden sonraki sehirler gibidir
    Kafayi ve kalbi bir güzel dagitmadan cesaretin intihar yerini bulamayan
    Kafayi ve kalbi dagitmadan bütün kirini soysuzlugunu yutkunamayan
    Coktan sindirilmis irinli iltihapli kollektif sifirdaki
    Yolsuzlugu ipsizligi ugurszlugu tacizi talani en fahis fiyatla
    Nasil ucuza getirdigine sevinerek
    Ve nasil ucuz atlattigina zar zor hayata tutunmalarin
    Pirtmis poymus makarasiyla mekanigiyle
    Nasil olsa gecenin gözü kördür karanligindan istifade ederek
    Hic bilmeden niye zorla sevisir veya kim kiminle hangi geleceksizlige ortak
    Sahip cikilmayan tohumlasmalari ciceklenip arada sirada
    Dogum günlerinde veya adsiz adressiz baska baskalara
    Sonbaharin da elinde kalan bu adar yani…
    Depoda varmi diye gidip bakarak ikid bire
    Insana
    Insana.

    Seyfi

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca 26.10.2021 - 16:47

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca

    ….
    OLUR MOLUR
    ……
    ölenle ölünür mü..
    Olur molur .
    Her savrulan
    Isiklari kapatin
    Ampullerime bakin ampullerime der davranir gibi sanki
    O gelir bu gider öteki sallanir ha sallanir
    Isiklari kapa nasil olsa karanligin gözünde her yer ayni herkes zirve zibvan
    Nasil olsa senaryosunu yazan film istedigi zevkten sevgili yapiyor
    Oram olmazsa burama bakin,
    Buram olmazsa ciplak falima, kumda sacilmis serpilmis duran
    Avucladigi memelere mola vermis hicime
    Kemersiz fermuarsiz
    Bende dediydim ki mahsus cam dan kirilis kopmus seylerdir
    Öndeki evler arkadaki soguk fon ve arada kalmis koridorlar
    Kafesin icinde dügümlenmis bogulmus zamana insanlik yapmaya kalkisarak
    Ortaya cikan model, direksiyona bagli anahtarin catlak kontagi
    Harac mezat defilesinin
    Gerdan kürdan kolye kilot
    Görünür görünmez kazalar sonucu
    Tüpten depodan sadece gülme ve aglama krizlerine kodlanmis
    Iskarta salon züppeleriyle
    Sahil kizlari gibi hasir sapkali sepette yüzyillarin yuppi yuppi hoy
    Sabika dosyasinda suc orani yasadigi hayatindan cok ve yüksek
    Yama söker durur acikta kalan hersey
    Begenmedigi yerini ayip seylerle kapatarak
    Atkisiyla kolyesiyle korsesiyle pozuyla tozagiyla
    Camdan seyler gibi lakirtisina bir kere girdimiydi
    Bir daha tuz buz olmadikca görüntüden cikamayan
    Toprak tarim sanayisi her maddeden mamül
    Saniyede prlayip tükeniyor
    Her pisman olan durmaksizin ayni kulvarda yeniden
    Aismis kudurmustan beter fiiline
    Defilesi gösterisi bitince kararmis cam misali
    Yürüdükce bant
    Cözüldükce sargi
    Ve sarildikca öpüstükce kezzap tükürügü zehir tadinda
    Nasil üfürüldüyse öyle pörsüyüp sönüyor insandan kalan bosluk
    Kanun hukuk,
    Ayip mayip takip dinlemeden

    Seyfi

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca

    Cizginin neresinde olursan ol, ister aksam ister sabah hangi vakitte hangi cag; sir, gizem, fanus, cam,kilit, yahut kör dügümlerden coook öncedir söz, sihhat, uslu delilik manyak akillilik ötesi hece yazi yahut insanlik...

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca


    AHRAZ CELENK
    ……
    Pancurun kirisine takili kasiyacak göbegini bulamayan
    Sokagin arkasi ecza dolabi sehrin önü kumarbaz kumbara
    Cambazlik ediyor bilardo toplarindan soytarisi
    Cürük
    Ezilmis
    Oyulmus ve icerigi bosaltilmis kelimelerle zamk dolgusu yapilmis
    Her tarafi her yerinden ayrik kopuk vitray sürahisi gibi
    Yapiskan zeminde deplek susuz ve corak
    Zehir calimi taban tutmayan kalaylarla körük kurmus kurraya
    Servis beraberinde zivt ve zifir sunum
    Umum kapisinda vernikli cilali bebekler gibi sükselere calim atarak
    Ve telden örgülerle ahraza celenklenmis hodri meydan
    Cömmüs cömelmis yuvarlagin
    Yanindan bögründen delip gecen toz pembe dikenli pervane
    Plastik betonu beton demiri demir sehri sehir caddeyi
    Cadde daddeyi cadde sokagi sokak evi ev bahceyi bahce insani
    Yikimin ve siddetlin boynuna sarilip
    Agulayarak baglayip gömen kirine gürültüsüne ve ölü sessizligine
    Bagira cagira bitip tükenerek
    Cukura düsmüs hayat
    Toplu intihariyla da insan..

    Seyfi

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca

    Cizginin neresinde olursan ol, ister aksam ister sabah hangi vakitte hangi cag; sir, gizem, fanus, cam,kilit, yahut kör dügümlerden coook öncedir söz, sihhat, uslu delilik manyak akillilik ötesi hece yazi yahut insanlik.

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca

    ………
    GALYA KUYULU AZAMET
    ……
    Muslugu acar acmaz
    Icinde birikmislerini püskürüp fiskirmayi bekleyen iltihap
    Söyle doktor sözle…
    Acep ne yapsak nasil etsek gibisinin
    Ederse bulacakti, ekerse de bicecek..
    Ayna tarak firketeye carsisini bozmasaydi aklin fikrin
    Insani zordan zardan sinayip deneyip geciren bilmecesiyle
    Bir taraftan da ya sifirda yasam sermayesini tüketecekti tiraj
    Veya sifirdan bile cok
    Cok
    Coook daha beter ustura ve jilet..
    Cerrahindan yolun hünerin timarini terbiyesini belleyip
    Cünkü rol modeli sahtekar olan hersey
    Gelecegiyle en zor yüzlesebilen yalan yanlislara hammal ve hamiledir
    Hayati kaymis felegi sasmis dünyasi ve insanligi kararmistir
    Debelendikce dipten dibe
    Sarpa sardikca cölden coraga azgindan sapkina
    Filama inip forma cünüp patlayinca tezehürat ve türübün
    Kiyameti koparacak birbiri üstüne cullanip cöken izdiham
    Cünkü rol modeli yalan yanlis sahtekardan olan
    Kendini döller tohumlar ha bire durmadan, hesabini pis yerden keser hayat
    Bogulan dans berbat olan ugultu..
    Iinin de kötünün de
    Kadinin da erkegin de
    Aydinin da yobazin da
    Alistikca aklini vicdanini sorumlulugunu bilincini
    Ve toplumunu ve insanligini, herkes herseyini
    Kaybederek yeni normallerin kiyamet kasirgalarina yigilip birikerek
    Insansiz döllesmenin , yapay zeka kulucalamanin
    Laf acilinca hep maldan mülkten hirstan yaristan gücten ihtirastan tesekkül
    Bahseden ve dilinden itibarindan hic düsürmeyen tespit ve tesekkül
    Uyuz soysuz yavsak asalak ve sahibi olan iblislerin ta kendisidir cünkü
    Deposunda dükkaninda ondan bundan her cesit tür ve mesai bulunduran
    Ne dogrusu net ne yanlisi kararli veya her ikisine biren
    Her farazi ve bulanikligin ifadesizligiyle yalani yanlisi gücü prayi tanri bilip
    Her sekil harami ve haydutlugu hatasiz kusursuz mesru yollu
    Takdire sayan masum mübajh ve vazgecilmezlige kutsayip
    Yüzüne sidiklesen yagmur sanir..
    Degirmi degirmi
    Galya kuyulu azamet ve alamet

    Seyfi

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca

    …..
    FLU DEViN
    …….
    Deli olmak
    Olmamaktan cok daha iyiyse
    Ilacim olsun varsin gelsin gitsin
    Gelsin gitsinler ekim kasim
    Üzümün kiyisinda fener fenerin kiyisinda demli ve susuz dünya
    Durmasin pilak mundurandan ayaz calsin
    Insan ne kadar olabiliyorsa ne fazla ne eksik kalorifer dibi bir yerden
    Pencerenin görebildiginden ötesine
    Ha meyhane
    Ha tumarhane
    Ha duvardaki kirik cizik kalp
    Söz aldiysa gelmekte olan kar
    Ha sen yahut ben ha kurulu soba
    Deli olmak, ki eger,
    olmamaktan cok daha iyiyse

    seyfi

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca 13.10.2021 - 22:05

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca

    …….
    NÜ CAKRA

    Her bir nü cakra
    Dokunabildigi diger yere ve bölgeye
    Henüz kuluckaya yatacakti belki de pantomim
    Daglar keklik bir dünya idi
    Telefon kulubelerini evvela iflahi kesik sedyelere bindirdi
    Ve bu yüzden sanmalar zannetmeler sadece sinema makarasinin boynuna
    Bilinmeyen bir ilmekle baglanmadan önce dolasmis gezmis kirmenin
    Sütlegen sütlegen
    Kanadigi yerden hic durmamak üzere cali cicek ve feslegen
    Bütün ayriliklar kiran kirana birbiriyle yarisarak
    Benzi ve künyesi insandan sogumus yalan selama hareket edip
    Agulanmis bir toprak gibi düstügü hallerin
    Maksadini kim olursa olsun giden veya gelen
    Coktan sahibini zirveye asacak siren

    Seyfi..

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca 13.10.2021 - 22:00

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca

    …….
    DUPLEKS FOTOMONTAJ..
    …..
    Keman calinca sisten yalnizdan ayazdan
    Günes coktan dogmustur
    Kabul görsün görmesin boz bulaniklarda kizil yapraklar
    Davarlar gecmeyecek nasil olsa bu otoban seyirden, yola gelmeyecek hayat
    Bekleyip duran azat kizlari gibi gecenin
    Tanisin tanimasin
    Sevsin sevmesin
    Bilsin bilmesin önceyi sonrayi
    Rokn rol ve yarim porsiyon tango sektirircesine karanlik sokaklara
    Kapkara caddelere
    Dumana sönük isiklar altinda ve buz gibi yitikler ardinda
    Maddenin bütün hallerinden en cok pihtilasmis kan
    Deterjan kusnugu sampuan damlasi gibi sizlayarak
    Morluklari hic bir maskeyle kapanmayan
    Ruhu yaralanmis bedeni cürümüs kirik dökükleri hic bir tendürdüyot
    Yahut estetik cerrahi celatligi gizleyip örtemeyen
    Kopmus küpesi bozulmus kolyesi öpülmüs delik desik edilmis ömrü
    Her dokunustan sayisiz sabika ve parmak izli ceset
    Kondugu fayanslarda
    Alyansin yaninda
    Dönüp duran cigliklar gramafonunda
    Gezgin odalarda kiralik hayatlarda
    En cok kendini unutmaya üstünden gecip giden zaman
    Parlak renkler kanatarak müsteri olan herkesi koynuna saran
    Yari tok yari ac umumi hikayelerin
    Yanmadik yerleri kalmamis mumlar gibi
    Öncesi renkli sinema sonrasi daracik saklambaclarinda tikanmis kalmis
    Kirik ökce mor ruj
    Muhtaca birakilmis buzlu camlara konmus
    Kabir azbindan cok daha beterlere tüm dünya servetinden vazgecmis
    Her damladan döl yuvasi
    Her naradan kirli gülünc
    Her boyadan insan teniyle
    Her kabustan arta kalan diri diri ölüyü
    Günes dogmus aslinda coktan da
    Cökmüs duman kalkmadikca tayinda diyetini ödesemeyen takas
    Ömrübillah künyesi disarda kalan ayaz
    Tabuttaysa henüz kiz
    Dahasi hayal meyal kadin..

    Seyfi Karaca

  • Seyfi Karaca
    Seyfi Karaca

    PUDER MARIA`ya acik secik parantez :

    Savasin sürdügü yillarda, H( hikayenin ilk basildigi yayimlandigi ve romanlastirildigi kirkli yillari baz alarak ) HITLER gibi bir carmihin gestapo postallari gölgesinde müze gezmeye, parkta eglenmeye, sergi bakmaya bar pavyon seyretmeye gibilere gidip geldiyse eger, cok da mümkün gözükmüyor SABUNCU olmak fabrikaörlügünü kurtrmak icin RAiF EFENDI´nin, Kürk Mantolu Madonna`yi sadece resminden bakip baygin olarak , ne tesadüfse iste hayalin hakikisiyle gece klüplerinde tütünlü dumanli yanan tutusan hem kivrak bohem, hem kiskivrak solist, hem de kiz kiza feminist ( !) MARIA PUDER repliginden klasik romantik harukuladelikleriyle; ve hikayesi cekmececi RASIM`e kalan hüzün mekigi sardirmak..
    Ama yillar sonra …

    Ve halen de gecmis trenlerini hic gelecegi yok yerde ve hareket saatlerinde beklenilmeyen garlardan , urgan ipi kendirle bagli bavullara konulmus bilinmez yarinlariyla ve isli nuharli kervan vagonlarindan , savasin yakip yiktigi enkaza dünyanin en kalabalik SANAYI ve INSAAT ameleleri olarak taaa oralara su ekmek pirinc bulgur ve endisesiz kaygisiz güvenli -düzenli gelecek icin gidenlerin milyonlarca gercek yasanmisligi oldu, hele de savas sonrasi kocasiz kalan kadinlar ve erkeksiz kalan kizlariyla neresiymis dünyanin ucu bucag, neymis yokluk, kimmis muhtac ve MUHANET, ALMANYA baslikli süregiden YURD DISI insan masallari. Cocuklar da kaldi bu yokluk cukurunda ve hic bir yere ait olmamanin kültür ve yabancilasma bocalamalari komasinda. Ki bugün, sorsalar kimse kalmaz firsatini bulsa herkes kacar YUR DISINDA YASAMAYI terkeder sirenleri yanip sönerken Türkiye `de, farz ola ki gelseydi RAIF`ilen MARIA PUDER… ask romantigin ömrü kac saniye vucut bulurdu kulüpsüz gece mesaisiz sabuncunun malikanesinde ?!

    Bu yüzden ;

    `kalbime benzer taslari
    Heybetli öter kuslari
    Göge deger baslari
    Benim meskenim daglardir daglar ` ..demediydi ya bosu bosuna Sabahattin..

  • Maria Puder
    Maria Puder 21.09.2021 - 16:20