80'li yıllarda çocuk olanların oturmayı hayal ettiği sokak... minik kuş, tahsin amca, kırpık, hakan abi, edi ve büdü'ye komşu olma isteğidir. kurabiye canavarından daha çok, daha hızlı ve dökmeden kurabiye yiyebileceğini ispatlamaktır :)) (bugün google' ın giriş sayfasında 40. yılı olduğu yazıyor:S ben büyümek istemiyordum ya! ! ! !)
susam sokağı çocuk gelişiminde bir devrimdir. bu programdan önce yapılan bütün araştırmalar ve ölçekler bu programın yayınlanmaya başlamasıyla çöpe gitmiş ve her dönem için çocukların başarmak zorunda oldukları görevler yeniden tanımlanmak zorunda kalmıştır.
'dağdan bir kız geliyor döne döneeeee dağdan bir kız geliyor döne döneee dağdan geliyor bir kız döne döne dağdan bir kız geliyoor dağdan bir kız geliyor döne dööneeeee'
küçükken taşınmayı en çoook istediğim sokaktı.bütün arkadaşlarım orda oynardı ben sadece izleyebilirdim..kurabiye canavarının küfesinde yaşamak isterdim ya da ediyle büdünün yanında.amcam ayşemize hep minik kuş derdi.ayşemiz en küçük ama en irimizdi..susum sokağını izlerken elektirik giderse oturur bütün arkadaşlarla elektirik duası ederdik :))))) yağmur duası gibi...genelde duamız kabul olduğu için çok mutlu olurduk. velhasıl biz çocukluğumuzda güzel şeyler izlemişiz çocuklarımıza ne izleticez bilmiyorum! ! ! !
gün güneşli insanlar neşeli sen de gel oyna susam sokağında.rumuzum :))))))) susam sokağından geliyorum.......size kırpıktan,minik kuştan,ediden büdüden selam getirdim :))))))))
güpgünesslikk..innsannlar neselii.. senn de gel oyyna..susam sokaında.. dostluk ve sevgi..sarıyor herkesiii sen de gel oyynaaaa..susam sokaıındaaaaa... :))
'Heyya hoop tereyeğlı ballı ekmek'-sihirbaz 'Bu ne biçim kurabiyeee? ' -kurabiye canavarı 'Çilek, muz,portakal,elma işte karşınızda süper selma'-süper selma 'Ben muhabiriniz kurbacık sizlere çılgın profoserün kabaratuvarından sesleniyorum'- acar muhabir kurabağacık 'Edi bir ses duydun mu-hayır duymadım iyi geceler Büdü-Hayır hayır kesinlikle 1 ses duydum-Ses falan yok yok uyu artık Büdü-Ama bir ses duydum Edi' Edi-Büdü
80 li yıllarda doğanların kültür ve eğitim programı :) Zaten trt den başka kanal olmadığı için izleyecek farklı bi programda yoktu.Sözü uzatmadan aklımda kalanlardan yazılmamış olanları anlatayım. Zeynep abla ve hakan abi vardı.Küçükken çok mu sapıktım ben ya.Bunları hep öpüşürken görmek isterdim :) Ama haksızmıyım, hakan abi sen elin kızıyla gün boyu beraber gez, sonrada arkadaşız de.bak 5-6 yaşındaki çocuk bile yemiyo bunları.Ha bide bu hakan abi ferhunde hanımlarda oynayan 'bülent' degilmi? Çok benziyolar birbirlerine.Zeynep ablada cok güzel bı kızdı neden kayıplarda simdi....
Gelelim ikinci hikayeye.Yine hakanla zeynep ellerinde birer elmayla kırpığın yanındalar.Kırpık benim elmam yok diye üzülüyo.Tabi dersin konusu paylaşma ve mutluluk ya olaya bakın simdi.İkiside elmalarını yarıya bölüyo ve kırpığa veriyo.Sonuc olarak kırpıkta 2X elma,hakan ve zeynepte X elma var.Ben cocuk aklımla bunu hesap ediyorum.Kırpık sizden sizden elma cok yiyecek diye bağırıyorum evin içinde :) Benim gibilere paylaşmanın önemini anlatırsanız böyle olur:D
80-81...'liler üf nasıl bi iz! susam sokağı! çok severdim.Çok özküyorum. nasıl izliyordum, başlasa yine izlerim. bi de çok şey hatırlıyorum. Tazeliyoruz hafızaları, aslında herkes hatırlıo ben söölince aa evet diyolar. -çek çek çek kürekleri sür arabanı, keyifli, neşeli, tasasız çıkar hayatın tadını.. -mahalledeki manav Zehra Teyzeden 1 kavun almak o kadar kolay değildi; önce du bi sayalım kaç tane var:1,,,,,, sonra sana bi tane verdim. (tamam Zehra teyze saol) bi dakika ama kaç tane kaldııııı :) -kirli bi kasaba. -kırpık küfenin içindeki yeşil şey. bi gün bi kitap arıo ama nasıl herseyi fırlatıo ama bulamıo, hemen ordan bir sevgi kelebeği Zeynep Abla yetişio. ve öğüt verio herşeyi yerine koy bulursun diyo. Masamda bişiy bulamayınca bende ööle yapıyorum Biz de kardeşimle buna Kırpık felsefesi diyoruz :)) -portakal,armut,elma, işte karşınızdaaaa süper selma :) çelimsiz bi kızcaazdı ama üff bileği kuvvetliydi :) -kurabiye canavarı :) -bay mucit vardı. hep icat edilen şeyleri üretip, farklı isimler verirdi; konuşan sopa(mikrofon) :) -edi ile büdü zaten üff, zavallı büdü edi kadar uyanık değildi.edi hep kızdırırdı onu.ciddi komik skeçler vardı ki hepsi aklımda ama çok konuştum. çok özledim. sevgiyle,
-rakamlar rakamlar hep 12ye kadar öğrettiler ama 13e gelince bi baktık büyümüşüz :)
80'li yıllarda çocuk olanların oturmayı hayal ettiği sokak...
minik kuş, tahsin amca, kırpık, hakan abi, edi ve büdü'ye komşu olma isteğidir. kurabiye canavarından daha çok, daha hızlı ve dökmeden kurabiye yiyebileceğini ispatlamaktır :))
(bugün google' ın giriş sayfasında 40. yılı olduğu yazıyor:S ben büyümek istemiyordum ya! ! ! !)
CİHANGİR´in en büyük sokaklarından biridir,fakat herkes onu çocuklar için yapılan bir televizyon programıyladuydu ve böyle zihinlerimize yer etti...
susam sokağı çocuk gelişiminde bir devrimdir. bu programdan önce yapılan bütün araştırmalar ve ölçekler bu programın yayınlanmaya başlamasıyla çöpe gitmiş ve her dönem için çocukların başarmak zorunda oldukları görevler yeniden tanımlanmak zorunda kalmıştır.
'dağdan bir kız geliyor döne döneeeee
dağdan bir kız geliyor döne döneee
dağdan geliyor bir kız
döne döne dağdan bir kız geliyoor
dağdan bir kız geliyor döne dööneeeee'
uyu büdü uyu dinlen
yuvadaki güvercin gibi
uyu büdü uyu dinlen
yuvadaki güvercin giibiiii..
edi'nin büdüye söylediği ninni :)) büdü'nün güvercinleriyle dama oynadığını da hatırladım. :)
ben en çok hayalde olsa yapılan pastaları seviyordum sanki ekrandan önüme sunulucak gibiydi :))))))) şimdi hiçbir pasta o hazzı vermiyorlar
bu gün parçalı bulutlu,yağmurlu:((((
küçükken taşınmayı en çoook istediğim sokaktı.bütün arkadaşlarım orda oynardı ben sadece izleyebilirdim..kurabiye canavarının küfesinde yaşamak isterdim ya da ediyle büdünün yanında.amcam ayşemize hep minik kuş derdi.ayşemiz en küçük ama en irimizdi..susum sokağını izlerken elektirik giderse oturur bütün arkadaşlarla elektirik duası ederdik :))))) yağmur duası gibi...genelde duamız kabul olduğu için çok mutlu olurduk.
velhasıl biz çocukluğumuzda güzel şeyler izlemişiz çocuklarımıza ne izleticez bilmiyorum! ! ! !
gün güneşli insanlar neşeli sen de gel oyna susam sokağında.rumuzum :))))))) susam sokağından geliyorum.......size kırpıktan,minik kuştan,ediden büdüden selam getirdim :))))))))
gün güneşli
insanlar depresif
sen de gel oyna
susam sokağında
...
sev dünyayı
alırsın babayı
işte susam sokağı
güpgünesslikk..innsannlar neselii..
senn de gel oyyna..susam sokaında..
dostluk ve sevgi..sarıyor herkesiii
sen de gel oyynaaaa..susam sokaıındaaaaa...
:))
bi bölümünde büdü güvercinle dama oynuyodu.
edi gelince de:
'fazla zeki sayılmaz 6 kere oynadık sadece 2 kere yenebildi' dedi :)
Edi-Büdü ikilisinin diyaloglarına biterdim... :)
Bugün Kadal D - Çocuk kanalında görünce eski dostları yâd ettim..
edi-büdü
ne güzel günlerdi yauw..
Karanlık, fırtınalı* bir hava
Şaşırdım yolumu karanlıkta
Bana söylermisiniz nasıl gidilir
Susam sokağına..
*GÜNEŞLİ*
tahsin usta vardı ve 5 yaşından 8 yaşına kadar bişey tamir ettiğini görmedim. (minik kuşta baya minkti)
neydi o öyle ya...minik kuş diye bi lavuk vardı...bide sepette yaşayan kırpık...hayal gücümüzü zorluyorlardı....
minik kuuuuş :))))
minicik :)
cingöz ve cimcime
edi ile büdü
kurabiye canavarı
minikkuş
tahsin usta..
söyler misiniz bana
nasıl gidilir susam sokağına..
şimdide olsa seyredermiyim diyorum
ama edi ile büdü çok komiklerdi onları seyrederdim heralde..
'Heyya hoop tereyeğlı ballı ekmek'-sihirbaz
'Bu ne biçim kurabiyeee? ' -kurabiye canavarı
'Çilek, muz,portakal,elma işte karşınızda süper selma'-süper selma
'Ben muhabiriniz kurbacık sizlere çılgın profoserün kabaratuvarından sesleniyorum'- acar muhabir kurabağacık
'Edi bir ses duydun mu-hayır duymadım iyi geceler Büdü-Hayır hayır kesinlikle 1 ses duydum-Ses falan yok yok uyu artık Büdü-Ama bir ses duydum Edi' Edi-Büdü
asla asla asla tırtıllar kahverengi bot giymezler
80 li yıllarda doğanların kültür ve eğitim programı :) Zaten trt den başka kanal olmadığı için izleyecek farklı bi programda yoktu.Sözü uzatmadan aklımda kalanlardan yazılmamış olanları anlatayım.
Zeynep abla ve hakan abi vardı.Küçükken çok mu sapıktım ben ya.Bunları hep öpüşürken görmek isterdim :) Ama haksızmıyım, hakan abi sen elin kızıyla gün boyu beraber gez, sonrada arkadaşız de.bak 5-6 yaşındaki çocuk bile yemiyo bunları.Ha bide bu hakan abi ferhunde hanımlarda oynayan 'bülent' degilmi? Çok benziyolar birbirlerine.Zeynep ablada cok güzel bı kızdı neden kayıplarda simdi....
Gelelim ikinci hikayeye.Yine hakanla zeynep ellerinde birer elmayla kırpığın yanındalar.Kırpık benim elmam yok diye üzülüyo.Tabi dersin konusu paylaşma ve mutluluk ya olaya bakın simdi.İkiside elmalarını yarıya bölüyo ve kırpığa veriyo.Sonuc olarak kırpıkta 2X elma,hakan ve zeynepte X elma var.Ben cocuk aklımla bunu hesap ediyorum.Kırpık sizden sizden elma cok yiyecek diye bağırıyorum evin içinde :) Benim gibilere paylaşmanın önemini anlatırsanız böyle olur:D
çocukluğumun olmazsa,olmazı:=) minik kuş,sayıların kontu,neşe altınmeşe,edi büdü...tam kadro hala hatırımda
büdünün güvercinleri
susam sokağı sakinleriiii
80-81...'liler üf nasıl bi iz! susam sokağı!
çok severdim.Çok özküyorum.
nasıl izliyordum, başlasa yine izlerim. bi de çok şey hatırlıyorum. Tazeliyoruz hafızaları, aslında herkes hatırlıo ben söölince aa evet diyolar.
-çek çek çek kürekleri sür arabanı, keyifli, neşeli, tasasız çıkar hayatın tadını..
-mahalledeki manav Zehra Teyzeden 1 kavun almak o kadar kolay değildi; önce du bi sayalım kaç tane var:1,,,,,, sonra sana bi tane verdim. (tamam Zehra teyze saol) bi dakika ama kaç tane kaldııııı :)
-kirli bi kasaba.
-kırpık küfenin içindeki yeşil şey. bi gün bi kitap arıo ama nasıl herseyi fırlatıo ama bulamıo, hemen ordan bir sevgi kelebeği Zeynep Abla yetişio.
ve öğüt verio herşeyi yerine koy bulursun diyo. Masamda bişiy bulamayınca bende ööle yapıyorum Biz de kardeşimle buna Kırpık felsefesi diyoruz :))
-portakal,armut,elma, işte karşınızdaaaa süper selma :) çelimsiz bi kızcaazdı ama üff bileği kuvvetliydi :)
-kurabiye canavarı :)
-bay mucit vardı. hep icat edilen şeyleri üretip, farklı isimler verirdi; konuşan sopa(mikrofon) :)
-edi ile büdü zaten üff, zavallı büdü edi kadar uyanık değildi.edi hep kızdırırdı onu.ciddi komik skeçler vardı ki hepsi aklımda
ama çok konuştum. çok özledim.
sevgiyle,
-rakamlar rakamlar hep 12ye kadar öğrettiler ama 13e gelince bi baktık büyümüşüz :)
kurbağa kermit
minik kuş
manav
kurabiye cenavar....
dahasını hatırlamam.gerçekten eğitici ve öğretici niteliği olan bi programdı.
allam nası özledim ya...
edi &büdü
kurabiye canavarı
kermit
minik kuş
çöpteki mahluk
diğerlerini hatırlamadım valla bu kadar...
0 - 7 yaş grubuna a little, a lot, many gibi terimleri ingilizcede nasılsa türkçede de aynı şekilde öğretmeye çalışan kötü bir kopya..
minik kusu hiç sevmezdim..ama Edi ile Büdü'ye bayilirdim..ve birde araya giren çek çek kürekleri mavi denizde diye baslayan o sarkiya.