Yitirmeden bütün ümitlerimi... Kırmadan dallarımı rüzgar... Tamamen küsmeden... İntihar etmeden martılar... Kitabın ortasından yırt gel ! Maziyi ve müstakbeli unuttur bana... Şimdi, şu an Bana sen lazımsın anlasana....
Cemal Süreya : Hayat kısa, kuşlar uçuyor. ~ Furûh Ferruhzad : Kuş ölür, sen uçuşu hatırla. ~ İlhan Berk : Kuşlarını alıp gidiyor gök. ~ Ahmet Haşim : Kuşlar mıdır, onlar ki her akşam alemlerimizden sefer eyler. ~ Edip Cansever : Gökyüzü karışıksa kuşların işi. ~ Can Yücel : Bu dünya, yorulduysa kuşlar konsun diyedir. ~ Nilgün Marmara : Öyle güzelsin ki, kuş koysunlar yoluna. ~ Ah Muhsin Ünlü : Samimi olmak en güzel keramettir. Bırakın uçmak kuşlara münhasır olsun. ~ İbrahim Tenekeci : Bir yastık arıyorum kuş seslerinden, mühim değil sonrası. ~ Ülkü Tamer : Bana çiçek gönderme, bir kuş ağacı gönder. ~ Metin Altıok : Koyup zarfın içine ,üstünü acıyla pulladım. Sana bir sevinçlik menevişli kuş yolladım.
“Aziz naâşını bırak,düşündüğün son şiirin müsveddesini,üstünde başında ne varsa hepsini,kitapları,dergileri,gazeteleri gerekirse resimleri.Başkalarının ‘bozuk’ dediği dengeni ve rakının son dublesini. Sen,sen ol inandığın doğruları bırakma.” ~ Süreyya Berfe
“Ey ! Kendinden bi’haber insan neyin yokluğundan dem vuruyorsun ? Söylesene,neyi bekliyorsun hâlâ ? Beklediğin hiçbir şey gelmeyecek sen: ‘kendine, gelene kadar.!’ ~ nilüfer&aksu
“- Zekâca kimseden aşağı değildi. Tertemiz, billur gibi bir ruhu vardı. Asil heyecanları olan bir insandı. Ama hiçbir şey yapmadı.
-Niçin? Ne yüzünden?
-Ne yüzünden mi?..Oblomovluk!”
Düşünmekten kendini alıkoyamayan, ancak uygulamaya gelince bahaneler uydurup sıyrılan İlya İlyiç Oblomov’un varoluş trajedisini okurken kurtarıcının hep “aşk” olabileceğini düşündüm. Oblomov’un Olgayla tanıştığı bölüm bu yüzden çok heyecanlandırdı beni. Fakat Oblomov’un hali birini sevmesine izin vermiyordu. Sevmeye bile üşeniyordu. Bağlılık, sorumluluk, fedakarlık; bunlar onun lügatında yoktu. Bu nedenle Oblomov Olga hikayesi “Aşk hayat bulacaksa şefkatle yetinmez, onun için bir şey yapmak gerekir” sözüyle noktalandı. Ölü toprağını aşk da atamadı İlya İlyiç’in üzerinden.
“Sözleri, davranışları birbiriyle örtüşen,tutarlı, net insanları sevdiğim doğrudur. Sevgide vefa ve dostluk aramam. Bilirim ki; vefanın içindedir sevgi de, dostluk da…”
“Her şey ayrı yazılır, yan yana değil. Yan yana ayrı yazılır, her şey gibi.Her şey nasıl da değişir,hiçbir şey değişmezken.Ve bazen hiçbir şey olmaz, her şey olurken.Mutlak bilmeni isterim, sevgili dost.!” ~ nilüfer&aksu
“Bütün insanlar çıkarlarına saygı duyulduğu zaman ikna edilirler ve bu çıkarlar kurulu düzenin sürdürülmesini sağlar. Şiir sanatı, sadece ya doğuştan yetenekli ya da coşup kendinden geçebilen kişilerin işidir; birinciler kolayca biçim değiştirebilir. İkincilerse kendilerinin dışına çıkabilirler.” ~ Aristoteles
“…baktım gökte bir kırmızı bir uçak bol çelik bol yıldız bol insan bir gece sevgi duvarını aştık düştüğüm yer öyle açık öyle seçik ki başucumda bir sen varsın bir de evren saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi.” ~ Can Yücel
“Eğer bir insanda azıcık insanlık varsa yalan söylemez,dedikodu yapmaz. Dedikoduyla bir insanı vurmak, küçültmek; insanlıktan çıkmış, çürümüş, elinden hiçbir şey gelmeyen, elinden hiçbir şey gelmediğini kabul edecek kadar düşkünleşmiş bir insanın kârıdır. Bu duruma gelmiş bir insanı karşına almak, onun durumuna düşmek olur.” ~ Yaşar Kemal
Bir ışık üstünde gelir Gelir o Işırsın Seversin yeri göğü Uyanmış tutsaklar çağrısına dek Dolar da Dolar da yüreğine tohumların davranışı Uzarsın Bir anıdan bir geleceğe gövermişçesine ~ Gelir de bir uykusuza su Gelir bir orman uyanık yellerden Gider hele Yıldızların Gider hele göllerin yalnızlığı Kalırsınız Yaptıklarınızla yüz yüze, çırılçıplak ~ Almıştınız Vurmuştunuz Ovalar başak çoğalımıyla doluydu Derelerde vardı anıların bilinmez gücü Ağaçların yemişleri sizin ağırlığınızdaydı Çalmıştınız Öldürmüştünüz çünkü ~ Bir sorgu günü değil anlamak günü Gözleriniz açılsa Maviden Açık kalsa ağzınız kandan şimdi Sizi bağışlamaz yeraltı otları bile Almaz yılan uykuları bile düşlerinizi sizin Siz dikeysiniz, siz hamsınız ~ Şimdi ne siz varsınız, ne o , ne öteki Yaban yeşili ev yeşilini kovmuştur Yine ıssız Yeryüzü gökyüzü Yine ıssız Ölüler unutulmuş gider Ölülerin ardından bir köpek gider ~ Kopmuşçasına sen şimdi Karanlığın,yokluğun ardında sen Bitersin yerden, göğe Upuzun Eğri uzun Dar uzun Gider o Gider Gider bir ışık üstünde. ~ Fazıl Hüsnü Dağlarca
Adem’le Havva’dan geldiğim doğru Vuruldum bir kere elma dalına Hâlâ aklımda o Tufan yağmuru Şükür çıktığıma Nuh’un salına ~ Ölmek varsa günün birinde gayri Göz nuru, el emeği, alın teri Yaşadığım iyi kötü günleri Değişmem hiçbir cennet masalına. ~ Cahit Sıtkı Tarancı / İnsanoğlu
“Umut,binbir ayaklı Umut,güneşte saklı Umut, edenler haklı Umut, insanın hakkı .” ~ Nazım Hikmet Ran ~ 2024 yılı insanlığa ve tüm dünyaya çokça barış, çokça huzur,çokça sevgi getirmesi temennisi ile. Hoş gelsin… İyilik ve güzelliklerle gelsin … Sevgiyle…
Korkulardan sıyrıldığında hayatı keşfetmenin hazzına bir başka varırsın gittiğin yerde. Ve filizlenir yeniden arzular yittiğin yerden… yeniden umut açar kuru dallar yeni güne tam bitti derken
Sen, yağmurlu günlere yakışırsın Yollar çeker, uzak dağlar çeker, uzak evler Islanan yapraklar gibi yüzün ışır, Işırsa, beni unutma...
Alır yürür, sıcak mavisi gökyüzünün Kuşlar döner, uzun yağmurlardan sonra birgün Bir yer sızlar, yanar içinde büsbütün Her şeye rağmen ellerin üşür, Üşürse, beni unutma...
“Doluyorsun doluyorsun doluyorsun.Bir birikme hâli bilincin çatlaklarından sızan anlamsızlığa övgü.Kim bilir ? Belki de hayata bazen tersinden bakmak lazım,Yeni bir sıçrayış için.” ~ nilüfer&aksu
Yitirmeden bütün ümitlerimi...
Kırmadan dallarımı rüzgar...
Tamamen küsmeden...
İntihar etmeden martılar...
Kitabın ortasından yırt gel !
Maziyi ve müstakbeli unuttur bana...
Şimdi, şu an
Bana sen lazımsın anlasana....
Cemal Süreya : Hayat kısa, kuşlar uçuyor.
~
Furûh Ferruhzad : Kuş ölür, sen uçuşu hatırla.
~
İlhan Berk : Kuşlarını alıp gidiyor gök.
~
Ahmet Haşim : Kuşlar mıdır, onlar ki her akşam
alemlerimizden sefer eyler.
~
Edip Cansever : Gökyüzü karışıksa kuşların işi.
~
Can Yücel : Bu dünya, yorulduysa kuşlar konsun diyedir.
~
Nilgün Marmara : Öyle güzelsin ki, kuş koysunlar yoluna.
~
Ah Muhsin Ünlü : Samimi olmak en güzel keramettir. Bırakın uçmak kuşlara münhasır olsun.
~
İbrahim Tenekeci : Bir yastık arıyorum kuş seslerinden, mühim değil sonrası.
~
Ülkü Tamer : Bana çiçek gönderme, bir kuş ağacı gönder.
~
Metin Altıok : Koyup zarfın içine ,üstünü acıyla pulladım. Sana bir sevinçlik menevişli kuş yolladım.
“Aziz naâşını bırak,düşündüğün son şiirin müsveddesini,üstünde başında ne varsa hepsini,kitapları,dergileri,gazeteleri gerekirse resimleri.Başkalarının ‘bozuk’ dediği dengeni ve rakının son dublesini.
Sen,sen ol inandığın doğruları bırakma.”
~
Süreyya Berfe
“Nasıl biri diye sorarlarsa
Beni, baharı ve şiiri sever de.”
~
Süreyya Berfe
Işıklarda uyu….
Resmin çizdim hasret kokan duvarlarıma…
“Onun sığ dediği yerde boğulmamak için, uzaklara açıldı. Derinlerde nefeslene nefeslene kulaç attıkça tuzla sağaltı görünmeyeni.”
~
nilüfer&aksu
“Bilgiye,idrake,hakikate
direnme, inatlaşma hâli cehaleti ifade eder.”
~
İbrahim Kalın
“Ey ! Kendinden bi’haber insan
neyin yokluğundan dem vuruyorsun ?
Söylesene,neyi bekliyorsun hâlâ ?
Beklediğin hiçbir şey gelmeyecek
sen: ‘kendine, gelene kadar.!’
~
nilüfer&aksu
Yeni bir zaman, yeni bir heyecan…
Bir sıçrayış
Yeni bir evre, yeni bir seviye…
Berrak ırmaklar gibi
Sıcacık,
Uzaklarda, yan yana,
Kol kola, omuz omuza…
Hayatın tüm katmanlarında
Gecesiyle gündüzüyle
Kilitlenmişliklerle
İyiye güzele
Ve yaşayarak sonbaharı
Özlemleriyle ilkbaharın
ulvî sevdaların
Yolcuyuz
Gidiciyiz
Geçiciyiz
Kalınır seninle…
Açlık
Yokluk
Dert, çile
Aşılır seninle…
Dört nala koşan atlar gibi
Seviş benimle…
“- Zekâca kimseden aşağı değildi. Tertemiz, billur gibi bir ruhu vardı. Asil heyecanları olan bir insandı. Ama hiçbir şey yapmadı.
-Niçin? Ne yüzünden?
-Ne yüzünden mi?..Oblomovluk!”
Düşünmekten kendini alıkoyamayan, ancak uygulamaya gelince bahaneler uydurup sıyrılan İlya İlyiç Oblomov’un varoluş trajedisini okurken kurtarıcının hep “aşk” olabileceğini düşündüm. Oblomov’un Olgayla tanıştığı bölüm bu yüzden çok heyecanlandırdı beni. Fakat Oblomov’un hali birini sevmesine izin vermiyordu. Sevmeye bile üşeniyordu. Bağlılık, sorumluluk, fedakarlık; bunlar onun lügatında yoktu. Bu nedenle Oblomov Olga hikayesi “Aşk hayat bulacaksa şefkatle yetinmez, onun için bir şey yapmak gerekir” sözüyle noktalandı. Ölü toprağını aşk da atamadı İlya İlyiç’in üzerinden.
-Alıntı
“Sözleri, davranışları birbiriyle örtüşen,tutarlı, net insanları sevdiğim doğrudur. Sevgide vefa ve dostluk aramam. Bilirim ki; vefanın içindedir sevgi de, dostluk da…”
“Öfkenize,kininize,sevgisizliğinize,hasetliğinize esir olursunuz.Anlamadığınız için değil,ısrarla anlamak istemediğiniz ve ayırdına varamadığınız her şeyin.Kalp başka, yürek başka, gönül bambaşkadır.! Anlam,kavranılmayı ister.!”
~
nilüfer&aksu
“Geldim.Durdum.Baktım. Sevgiyle yaratılan her şeyi temaşa eyleyerek gördüm,sevgiyle.”
~
nilüfer&aksu
~
Sevmek, sevilmek…
Aramızdaki fark,
Sen daha uzun yaşamak istiyordun, bense hayatta kalmak…
“Her şey ayrı yazılır, yan yana değil. Yan yana ayrı yazılır, her şey gibi.Her şey nasıl da değişir,hiçbir şey değişmezken.Ve bazen hiçbir şey olmaz, her şey olurken.Mutlak bilmeni isterim, sevgili dost.!”
~
nilüfer&aksu
“Bütün insanlar çıkarlarına saygı duyulduğu zaman ikna edilirler ve bu çıkarlar kurulu düzenin sürdürülmesini sağlar. Şiir sanatı, sadece ya doğuştan yetenekli ya da coşup kendinden geçebilen kişilerin işidir; birinciler kolayca biçim değiştirebilir. İkincilerse kendilerinin dışına çıkabilirler.”
~
Aristoteles
“…baktım gökte bir kırmızı bir uçak
bol çelik bol yıldız bol insan
bir gece sevgi duvarını aştık
düştüğüm yer öyle açık öyle seçik ki
başucumda bir sen varsın bir de evren
saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi
ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi.”
~
Can Yücel
Sevgi emekmiş,
Emek ise, vazgeçmeyecek kadar,
Ama,
özgür bırakacak kadar sevmekmiş
CAN YÜCEL
“ Dünyanın bütün kötülüklerine baş kaldır. Bazen senin iyiliğin, başkasının kötülüğüne de olabilir.
Kendi iyiliğine de baş kaldır.”
~
Yaşar Kemal
“İnsanlarla oynamamalı
bir yerleri var, bir ince yerleri
işte oraya değmemeli.”
~
Yaşar Kemal
“Eğer bir insanda azıcık insanlık varsa yalan söylemez,dedikodu yapmaz. Dedikoduyla bir insanı vurmak, küçültmek; insanlıktan çıkmış, çürümüş, elinden hiçbir şey gelmeyen, elinden hiçbir şey gelmediğini kabul edecek kadar düşkünleşmiş bir insanın kârıdır. Bu duruma gelmiş bir insanı karşına almak, onun durumuna düşmek olur.”
~
Yaşar Kemal
Bir ışık üstünde gelir
Gelir o
Işırsın
Seversin yeri göğü
Uyanmış tutsaklar çağrısına dek
Dolar da
Dolar da yüreğine tohumların davranışı
Uzarsın
Bir anıdan bir geleceğe gövermişçesine
~
Gelir de bir uykusuza su
Gelir bir orman uyanık yellerden
Gider hele
Yıldızların
Gider hele göllerin yalnızlığı
Kalırsınız
Yaptıklarınızla yüz yüze, çırılçıplak
~
Almıştınız
Vurmuştunuz
Ovalar başak çoğalımıyla doluydu
Derelerde vardı anıların bilinmez gücü
Ağaçların yemişleri sizin ağırlığınızdaydı
Çalmıştınız
Öldürmüştünüz çünkü
~
Bir sorgu günü değil anlamak günü
Gözleriniz açılsa
Maviden
Açık kalsa ağzınız kandan şimdi
Sizi bağışlamaz yeraltı otları bile
Almaz yılan uykuları bile düşlerinizi sizin
Siz dikeysiniz, siz hamsınız
~
Şimdi ne siz varsınız, ne o , ne öteki
Yaban yeşili ev yeşilini kovmuştur
Yine ıssız
Yeryüzü gökyüzü
Yine ıssız
Ölüler unutulmuş gider
Ölülerin ardından bir köpek gider
~
Kopmuşçasına sen şimdi
Karanlığın,yokluğun ardında sen
Bitersin yerden, göğe
Upuzun
Eğri uzun
Dar uzun
Gider o
Gider
Gider bir ışık üstünde.
~
Fazıl Hüsnü Dağlarca
Adem’le Havva’dan geldiğim doğru
Vuruldum bir kere elma dalına
Hâlâ aklımda o Tufan yağmuru
Şükür çıktığıma Nuh’un salına
~
Ölmek varsa günün birinde gayri
Göz nuru, el emeği, alın teri
Yaşadığım iyi kötü günleri
Değişmem hiçbir cennet masalına.
~
Cahit Sıtkı Tarancı / İnsanoğlu
“Umut,binbir ayaklı
Umut,güneşte saklı
Umut, edenler haklı
Umut, insanın hakkı .”
~
Nazım Hikmet Ran
~
2024 yılı insanlığa ve tüm dünyaya çokça barış,
çokça huzur,çokça sevgi getirmesi temennisi ile.
Hoş gelsin…
İyilik ve güzelliklerle gelsin …
Sevgiyle…
Ruhun,kalbin,aklın çekiciliğine meftunluğumuz bundan olsa gerek….))
Her şey vaktini bekler.Emekleyerek,emek vererek,emek ekleyerek..demlenmiş,demini almış her şey ziyadesiyle güzel…
Kalbi teşekkürlerimle,Sevgili Aslı .))
Kıymetli paylaşımların için,eksik olma…
Korkulardan sıyrıldığında hayatı keşfetmenin hazzına bir başka varırsın gittiğin yerde. Ve filizlenir yeniden arzular yittiğin yerden… yeniden umut açar kuru dallar yeni güne tam bitti derken
?si=7n8WtmEslMf721jV
Okumanın bilgeliği, uğramaz eski lisan’a dilden dökülüyorsa taze bilgiler.
Şayet, kifayet ediyorsa aklıma sarf ettiğin cümleler, öyleyse yazmak gerek.
Unutma ki üstadın başı eğik, gönlü doludur. Tıpkı bir başak tanesi gibi…
Aslı
Sen, yağmurlu günlere yakışırsın
Yollar çeker, uzak dağlar çeker, uzak evler
Islanan yapraklar gibi yüzün ışır,
Işırsa, beni unutma...
Alır yürür, sıcak mavisi gökyüzünün
Kuşlar döner, uzun yağmurlardan sonra birgün
Bir yer sızlar, yanar içinde büsbütün
Her şeye rağmen ellerin üşür,
Üşürse, beni unutma...
H. Ergülen
“Bazen konuşmak kadar yersiz kalıyor yazmak.
Bilge bir susuşa benziyor okumak.”
~
Zeynep Merdan
“Doluyorsun doluyorsun doluyorsun.Bir birikme hâli bilincin çatlaklarından sızan anlamsızlığa övgü.Kim bilir ? Belki de hayata bazen tersinden bakmak lazım,Yeni bir sıçrayış için.”
~
nilüfer&aksu