Bazen yapmayı en çok istediğimiz şey olmasına rağmen yapamadığımız sadece hayal olarak zihnimize kazıdığımız bununla beraber, yaparsak ruhumuza iyi gelecek bir terapidir alıp başını uzaklara gitmek...
Yine kelebekler uçuşacak Yine şarkılar söylenecek, yemekler dağıtılacak, çalgılar çalınacak, düğünler yapılacak… Silinecek hüzünler… Unutulacak kederler… Bir bayram sabahına uyanan çocuklar gibi Çıkıp geleceksin -Ki Beli kırılan ümidim yeniden ayağa kalksın Talihim hayata tutunsun Ve Bir kez daha haklı çıksın tarih !
Bazen Kırsan döksen de Hatta kırılıp dökülsen de Kırgınlığının üzerine Bir tek sen savunmak zorunda kalırsın bazı şeyleri… Bu olması gerektiği içindir bazen…
Gece dolu özlemlerimle Şöyle kendimi dışarı atıp Bir iki satır bahsetmeyince senden afyonu patlamıyor sabahın… Bir bagel ve çay, üstüne bir kahvedir seni sevmek sakinleri henüz uyanmamış bir kafenin köşesinde arkası dönük…
Bir iki satır yazmayınca seni Bir iki satır okumayınca senden Günden, geceden Ne yediğimden zevk alırım ne de içtiğimden…
Yanınızda kendinizi de götürüyorsunuz, bi süre sonra uzaklar da yetmiyor. Yine de gitmek gerek bazen, çünkü elden başka türlüsü gelmiyor. Ben gittim, ordan biliyorum. Kaçmanın şaircesi, alıp başını uzaklara gitmek.
"Biliyorum sana giden yollar kapalı Üstelik sen de hiçbir zaman sevmedin beni Ne kadar yakından ve arada uçurum İnsanlar, evler, aramızda duvarlar gibi.... Uyandım uyandım, hep seni düşündüm Yalnız seni, yalnız senin gözlerini Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım Ben artık adam olmam bu derde düşeli Şimdilerde bir köpek gibi koşuyordum ordan oraya Yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki Anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi Ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeği Kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda; Hangi şarkıyı duysam, bizim için söylenmiş sanki Tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor.! Nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini Çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu; Bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri Rastlaşmamak için elimden geleni yaparım. Bu böyle pek de kolay değil gerçi... Alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya; Bunun verdiği mutluluk da az değil ki Çıkar giderim bu kentten daha olmazsa, Sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki İnan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem, Son isteğimi de söyleyebilirim şimdi: Bir geceyarısı yazıyorum bu mektubu Yalvarırım onu okuma çarşamba günleri
Hani
‘O’na sarıldığımda içim yuva kokuyor’ demişsin ya
Ne çok isterdim
Heyecanlanmanı, koşmanı
O kapıları bana açmanı !
Aşk Bir Araçtır Beşer Alemine
Şafak'ta Çalan, Borazan Gibi,
Sevda Oruç'tur, Bazen Ölümüne
İftarı Olmayan Ramazan Gibi...
-----OZAN ÇAKIROĞLU------
Hiçbir şey değişmedi ve günler
Geçtikçe artan sancılarla
Kıskaca alınan…
…
Bir üçgenin
tabanından uç noktasına
İki duvarın arasında ilerleyip sıkışmak gibi…
…
Ölüm…
Bazen yapmayı en çok istediğimiz şey olmasına rağmen yapamadığımız sadece hayal olarak zihnimize kazıdığımız bununla beraber, yaparsak ruhumuza iyi gelecek bir terapidir alıp başını uzaklara gitmek...
Yine kelebekler uçuşacak
Yine şarkılar söylenecek, yemekler dağıtılacak, çalgılar çalınacak, düğünler yapılacak…
Silinecek hüzünler…
Unutulacak kederler…
Bir bayram sabahına uyanan çocuklar gibi
Çıkıp geleceksin
-Ki
Beli kırılan ümidim yeniden ayağa kalksın
Talihim hayata tutunsun
Ve
Bir kez daha haklı çıksın tarih !
Kadından kendisinde olmayanı isteriz;
Hasret yerinde kalır ve biz çekip gideriz.
NFK
Özlemişsindir Elif'im<3
?si=dRb3Mx7L8ODmiCYc
Sükut etme nazlı yâr
Beni Mecnûn edersin
Ömürlük sevdalar
Beni medfun edersin
Almasın demiş adımı diline...
Madem korkacaktın da
Niye aktın damarlarımda ?
?
Çiçek çizmeyi çok severdim çocukken
Çizgili defterlerimin kenarları papatya bahçeleri gibiydi
Parmaklarımı saçlarına taktığım kız nerede şimdi ?
Bana doğru attığın her adımın
Bana karşı atılmıştı…
Haklıydım
Bu birliktelik yanlıştı
Yanıp tutuştum da görmedin…
Konuşacak kimsem yok, biliyorsun
Yine de gelmedin !
Sevmenin neresi ayıp?
Asıl, sevmemek büyük kayıp !
Bazen
Kırsan döksen de
Hatta kırılıp dökülsen de
Kırgınlığının üzerine
Bir tek sen savunmak zorunda kalırsın bazı şeyleri…
Bu olması gerektiği içindir bazen…
kaçırdığım otobüsleri günbatımına bırakıp
kanadı kırık kuşlara tutunarak
otel odalarına tıkıştırdığım hayallerim artık çok uzak…
Yalandı şehre geliş sebebim,
Seni sevdiğimi herkesten gizledim…
?
Alt alta, üst üste
Toplayıp çıkararak
Bir elma edebilirdik seninle...
Kıçı kırık toplumdan aldığın rüzgarla
Bin tane bahaneyi sokacaksan araya
Öyle kalakalırsın işte
Bir taraftan yüreğin isteyişte…
Gitmeye söz vermiştim ben
Hadi sen git gidebiliyorsan kendinden...
Hayat;
Biraz tuz,
Bolca acı biber...
Ya çık gel,
Ya da bu oyun burada biter !
Gece dolu özlemlerimle
Şöyle kendimi dışarı atıp
Bir iki satır bahsetmeyince senden afyonu patlamıyor sabahın…
Bir bagel ve çay, üstüne bir kahvedir seni sevmek sakinleri henüz uyanmamış bir kafenin köşesinde arkası dönük…
Bir iki satır yazmayınca seni
Bir iki satır okumayınca senden
Günden, geceden
Ne yediğimden zevk alırım ne de içtiğimden…
Lütfen,
Seni, sen yapan da bu zaten…
Susuzluğum, çölüm; ateşin, yangınlarına…
Yağmurum, denizlerin; sulanışım, ıslaklığına…
Yanınızda kendinizi de götürüyorsunuz, bi süre sonra uzaklar da yetmiyor. Yine de gitmek gerek bazen, çünkü elden başka türlüsü gelmiyor. Ben gittim, ordan biliyorum. Kaçmanın şaircesi, alıp başını uzaklara gitmek.
Herkesi dinlersek gözlerimiz şaşı, kulaklarımız gramofon kadar olur herhalde.
"Biliyorum sana giden yollar kapalı
Üstelik sen de hiçbir zaman sevmedin beni
Ne kadar yakından ve arada uçurum
İnsanlar, evler, aramızda duvarlar gibi....
Uyandım uyandım, hep seni düşündüm
Yalnız seni, yalnız senin gözlerini
Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım
Ben artık adam olmam bu derde düşeli
Şimdilerde bir köpek gibi koşuyordum ordan oraya
Yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki
Anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi
Ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeği
Kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda;
Hangi şarkıyı duysam, bizim için söylenmiş sanki
Tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor.!
Nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini
Çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu;
Bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri
Rastlaşmamak için elimden geleni yaparım.
Bu böyle pek de kolay değil gerçi...
Alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya;
Bunun verdiği mutluluk da az değil ki
Çıkar giderim bu kentten daha olmazsa,
Sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki
İnan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem,
Son isteğimi de söyleyebilirim şimdi:
Bir geceyarısı yazıyorum bu mektubu
Yalvarırım onu okuma çarşamba günleri
"CEMAL SÜREYA
Halay sevmeyen Kürtler yargılansın…