En derin yaralarla başlar, en derin gülücükler. En yüksek uçurumlardan düşerken öğrenirsin uçmayı. En derin denizlerde boğula boğula becerirsin tek bir seferde yaşamayı...aln
Sensiz kışları yazdım. Senli baharları. Her satırda seni yazdım aslında Herkes anladı sevdiğimi... Herkes anladı "seni" sevdiğimi Herkes anladı seni "çok" ,sevdiğimi. Yalnız sana anlatamadım. Ne kadar sevdiğimi. Çoğu anlattım belki.. Sonsuzu anlatmaya kelimeler ..aln.
Var olan diğer her şey düzeninde tıkır tıkır ilerlemektedir ve sen taşların arasından hayata fışkıran bir çiçek gibi can bulursun tüm bu düzenin ortasına. Kendine ve etrafına yabancısındır, zamanla tanırsın ve tanıdıkça yabancılaşırsın. Ne zaman ki aklın çalışmaya başlar, her şeyden uzaklaşırsın, kendinden de. Çünkü akıl ne zaman çalışırsa insan o vakit anlar bomboşluğu. Ne zaman üstün bir algıyla fark edilirse bomboşluk, işte insan o zaman kaçmaya başlar. Kaçtıkça da kaçar. Alıp başını bir yere gitmektir bunun yeryüzünde tecellisi. Lakin gittikçe bilir ki beklemiyor hiçbiri. Her çatı insanı kabullenir nihayetinde ama her insan her çatıyı kabullenmez. Çünkü bilir, bilir her çatının eninde sonunda harabeye döneceğini, kurulan her evin duvarlarının yosunlaşıp eskiyeceğini, küfleyeceğini ve kendisi gibi çürüyeceğini. İnsan fark edişler silsilesidir, fark ettikçe kaçar. Kaçtıkça kaçar kaçabildiği kadar. Ömür biter, yol bitmez.
Küsmek nedir, bilir misin? Küsmek dürüstlüktür... Çocukçadır ve ondan dolayı Saftır, yalansızdır. Küsmek; Seni seviyorumdur. Vazgeçememektir. Kızdım ama hala buradayımdır, Gitmiyorumdur, gidemiyorumdur. Küsmek; nazlanmaktır, yakın bulmaktır, Benim için değerlisindir Küsmek; sevdiğini söyle demektir Hadi anla, demektir Küsmek; umuttur, Acabaları bitirmektir, emin olmaktır.
Bu gece yarısı gözlerim seni akıtıyor. Hesaplaşmalar içinde sensizlikten damlarken, Bir arzu peşinde değilim. Ne siyahım, ne beyazım bu filmde. Sadece duvarda duran acılarım var. Bir de önümde duran şu kısacık hayatım. Her şey tuzla buz olmuş sanki. Akıp gidenler sadece benden değil. Sen de varsın bu anıların içinde. Dağılmış, yorgun ve yaralı bir halde. Alacaklı olduğumuz geçmişten geleceğe.
Bir adım uzakta, Belki kilometrelerce yakındayım. Yazarının bile okumadığı o ya/saklı kitapta Yazılmamış şiirin son mısrasındayım. Şarkılardaki hüzünde, Bir çocuğun umut dolu yüzündeyim. Güneşin sıcağında, En çok sevdiğin türkünün nakaratındayım... Y/Anında, yörende, Köşe bucağındayım. Yüreğinde, yani zulandayım...
Bir adım uzakta, Belki kilometrelerce yakındayım. Yazarının bile okumadığı o ya/saklı kitapta Yazılmamış şiirin son mısrasındayım. Şarkılardaki hüzünde, Bir çocuğun umut dolu yüzündeyim. Güneşin sıcağında, En çok sevdiğin türkünün nakaratındayım... Y/Anında, yörende, Köşe bucağındayım. Yüreğinde, yani zulandayım...
Ne seni anlatmaya yetti zaman, ne beni anlamana Dereden tepeden konuştuk, giyimden, kuşamdan, ölümden, yaşamdan Bir olmaktan, ayrılıktan, yalnızlıktan, kalabalıklardan, filmlerden, kitaplardan, mutluluktan, gözyaşından Evlerin iç dünyasından söz ettik Bu dünyayla başkalarının dünyasıydı o uzun uzun anlattıklarımız Bir de dost arkadaş muhabbetleri, kendi dünyamızdan söz etmedik hiç ! Başımı alıp dağlara çıkacağım avazım çıktığı kadar haykıracağım Dağlar taşlar yıkanacak gözyaşlarımda, beni onlar anlayacak derken... Ben, sen anla diyordum aslında.. Baktın öylece anlayamadın. Teselli edecek sözler aradın, çığlığı duyamadın Suskun olduğum günlerde yüreğimin neden buz tuttuğunu düşünmedin hiç ! Girip göz bebeklerinden bana bakmaya zaman mı yoktu, yürek mi ? Bilmiyorum. Ben beni anlatmaya yetmedim biliyorum Seni anladım mı yeteri kadar şimdi düşünüyorum Sar beni.. Üşüyorum
Hani, gurbettesindir. Dilini, caddelerini, sokaklarını bilmediğin bir yerde kaybolmuş hissedersin. Birden karşına çıkar, görmeyi beklediğin en son insan... İşte öyle bir şey...
Hani, çöldesindir. Gördüğün seraptan yorulmuş, ümidini kaybetmişsindir. Bir damla su, en kıymetli hazineden değerlidir hani. Birden görünür ufukta, senin kurtuluşun olan vaha, suyundan içersin doya doya... İşte öyle bir şey...
Güzel bir dost, acılar, üzüntüler, kayıplar, hasretler içinden el uzatır sana... İşte, öyle bir şey... :))
..... hama öylesine
?feature=shared
seninle birlikte olmak, muazzam bir manzaranın parçası olmak gibi...... :))) muahhh
?feature=shared
Bilmez misin sen?
Seni en çok ben...
:))
<3
?si=3zKqR9QiYgNlpiNw
En derin yaralarla başlar, en derin gülücükler.
En yüksek uçurumlardan düşerken öğrenirsin uçmayı.
En derin denizlerde boğula boğula becerirsin tek bir seferde yaşamayı...aln
bu şarkı bu alıntı ne alaka ama işte öylesine :))
?feature=shared
Bazen bir kelime, bütün suskunluklardan daha ağır gelir....
?feature=shared
zu weger <3
Sensiz kışları yazdım.
Senli baharları.
Her satırda seni yazdım aslında
Herkes anladı sevdiğimi...
Herkes anladı "seni" sevdiğimi
Herkes anladı seni "çok" ,sevdiğimi.
Yalnız sana anlatamadım.
Ne kadar sevdiğimi.
Çoğu anlattım belki..
Sonsuzu anlatmaya kelimeler ..aln.
?si=E9Lu6NRS5J_btX4J
<<333 ahh.. bu kalp seni unutur mu ? Hayır :)
Güzelim yaz mevsimine kanat çırpıyoRuhum,
İçimde "kış" ölüleri...
Unutma beni, hep oku...
?si=vEm-FWfBq6OabC4U
Oyy yoyy ne cici ... :))
?feature=shared
ama sevgilim, gözlerinde gökyüzü kalmış hâlâ...
Seni seviyorum şarkı ...
?si=ohM-HjOnXgYzr84e
Çemende derd-i bülbül gül, diken mahzun ben mahzun
İşittim gel dedim gel işte sen mahzun ben mahzun...
?si=cEeW9kC_O9U45evv
Geçmişin sadece hatırlamaktan zevk aldığınız kadarını düşünün
?si=iGx444XstbMMiEwy
Var olan diğer her şey düzeninde tıkır tıkır ilerlemektedir ve sen taşların arasından hayata fışkıran bir çiçek gibi can bulursun tüm bu düzenin ortasına. Kendine ve etrafına yabancısındır, zamanla tanırsın ve tanıdıkça yabancılaşırsın. Ne zaman ki aklın çalışmaya başlar, her şeyden uzaklaşırsın, kendinden de. Çünkü akıl ne zaman çalışırsa insan o vakit anlar bomboşluğu. Ne zaman üstün bir algıyla fark edilirse bomboşluk, işte insan o zaman kaçmaya başlar. Kaçtıkça da kaçar. Alıp başını bir yere gitmektir bunun yeryüzünde tecellisi. Lakin gittikçe bilir ki beklemiyor hiçbiri. Her çatı insanı kabullenir nihayetinde ama her insan her çatıyı kabullenmez. Çünkü bilir, bilir her çatının eninde sonunda harabeye döneceğini, kurulan her evin duvarlarının yosunlaşıp eskiyeceğini, küfleyeceğini ve kendisi gibi çürüyeceğini. İnsan fark edişler silsilesidir, fark ettikçe kaçar. Kaçtıkça kaçar kaçabildiği kadar. Ömür biter, yol bitmez.
dıştan gelen buyrukların değil, yalnızca içten gelen sesin dediğini yapmak, iyi olan bu...
?si=6lMPQss3shgfWE61
Bana sarılsaydın...
Her şey geçerdi
biliyor musun?
Sarılmadın....
?si=qW3Sz60UPqd_4U9P
Uzaklara gidemezsin ki!" diyordu. "Uzak diye bir yer yok, çünkü. Yalnızca kendi kabuğuna çekilmiş oluyorsun; hepsi bu..aln
?feature=shared
Kalbim,
ölü mevsimler gibisin
bir şeyin görünmeyen iyi yanları gibi.
ama bitti mevsim,
bir başka yolcu yok sana
fark etmez gibisin...
Kalbim,
demir masanın küfü, örtünün yırtığı
camın kırığı, patlayan freni hayatımın
kalbim, anla, bitti mevsim
bir başka yolcu yok sana...
Birhan Keskin
?si=35woN5fi59UXpjGS
Sevildiğini gördün, şimdi unutuluşunu izle..
?si=jjVSEkvaIJBrpH4H
Küsemez bana :)) <333
?si=7QZFp2LWMaRpPPXm
Küsmek nedir, bilir misin?
Küsmek dürüstlüktür...
Çocukçadır ve ondan dolayı
Saftır, yalansızdır.
Küsmek; Seni seviyorumdur.
Vazgeçememektir.
Kızdım ama hala buradayımdır,
Gitmiyorumdur, gidemiyorumdur.
Küsmek; nazlanmaktır, yakın bulmaktır,
Benim için değerlisindir
Küsmek; sevdiğini söyle demektir
Hadi anla, demektir
Küsmek; umuttur,
Acabaları bitirmektir, emin olmaktır.
Yani, diyeceğim o ki:
Ben Sana Küstüm!
Nazım Hikmet
:))
Dostluk, birikmektir..
Biriktirmektir damla damla...
?si=yuPRtgOc6-kaWryQ
Bu gece yarısı gözlerim seni akıtıyor.
Hesaplaşmalar içinde sensizlikten damlarken,
Bir arzu peşinde değilim.
Ne siyahım, ne beyazım bu filmde.
Sadece duvarda duran acılarım var.
Bir de önümde duran şu kısacık hayatım.
Her şey tuzla buz olmuş sanki.
Akıp gidenler sadece benden değil.
Sen de varsın bu anıların içinde.
Dağılmış, yorgun ve yaralı bir halde.
Alacaklı olduğumuz geçmişten geleceğe.
(aln)
?si=i9oAjNHYJyP_Z7oz
Işıksın sen
Aydınlıksın...
?si=jT0m1Zq-BvEEky9m
Bir adım uzakta,
Belki kilometrelerce yakındayım.
Yazarının bile okumadığı o ya/saklı kitapta
Yazılmamış şiirin son mısrasındayım.
Şarkılardaki hüzünde,
Bir çocuğun umut dolu yüzündeyim.
Güneşin sıcağında,
En çok sevdiğin türkünün nakaratındayım...
Y/Anında, yörende,
Köşe bucağındayım.
Yüreğinde, yani zulandayım...
G. MELEK
?si=nfy3p9vTPSmJxySO
Bir adım uzakta,
Belki kilometrelerce yakındayım.
Yazarının bile okumadığı o ya/saklı kitapta
Yazılmamış şiirin son mısrasındayım.
Şarkılardaki hüzünde,
Bir çocuğun umut dolu yüzündeyim.
Güneşin sıcağında,
En çok sevdiğin türkünün nakaratındayım...
Y/Anında, yörende,
Köşe bucağındayım.
Yüreğinde, yani zulandayım...
G. MELEK
?si=18jvi1EVLrlyKeLc
Seni varyâ deli kız inan çok seviyorum <3
?feature=shared
Birini özlemek, onu görmediğiniz zamanın uzunluğuyla değil, onunla birlikte yapmak istediğiniz şeylerin çokluğuyla ilgilidir...
Turgut Uyar
?si=83RxwvwYG5arUP_W
Dönülmeyen yollara düşer aklım...
?si=lfAMZ81HemXLpHaY
Yıldız Kenter / Üşüyorum
Ne seni anlatmaya yetti zaman, ne beni anlamana
Dereden tepeden konuştuk, giyimden, kuşamdan, ölümden, yaşamdan
Bir olmaktan, ayrılıktan, yalnızlıktan, kalabalıklardan, filmlerden, kitaplardan, mutluluktan, gözyaşından
Evlerin iç dünyasından söz ettik
Bu dünyayla başkalarının dünyasıydı o uzun uzun anlattıklarımız
Bir de dost arkadaş muhabbetleri, kendi dünyamızdan söz etmedik hiç !
Başımı alıp dağlara çıkacağım avazım çıktığı kadar haykıracağım
Dağlar taşlar yıkanacak gözyaşlarımda, beni onlar anlayacak derken...
Ben, sen anla diyordum aslında.. Baktın öylece anlayamadın.
Teselli edecek sözler aradın, çığlığı duyamadın
Suskun olduğum günlerde yüreğimin neden buz tuttuğunu düşünmedin hiç !
Girip göz bebeklerinden bana bakmaya zaman mı yoktu, yürek mi ? Bilmiyorum.
Ben beni anlatmaya yetmedim biliyorum
Seni anladım mı yeteri kadar şimdi düşünüyorum
Sar beni..
Üşüyorum
?si=pVu__h18EhwYzcZa
Nereden bileceksin,
Ansızın kayıveren yıldızların ardında
Vuslatını bekleyen bir kalbin yandığını...
Denizin Son Martıları..
?si=ufHk7hUZ370mKw6y
Hani, gurbettesindir.
Dilini, caddelerini, sokaklarını bilmediğin bir yerde kaybolmuş hissedersin.
Birden karşına çıkar, görmeyi beklediğin en son insan...
İşte öyle bir şey...
Hani, çöldesindir.
Gördüğün seraptan yorulmuş, ümidini kaybetmişsindir. Bir damla su, en kıymetli hazineden değerlidir hani.
Birden görünür ufukta, senin kurtuluşun olan vaha, suyundan içersin doya doya...
İşte öyle bir şey...
Güzel bir dost, acılar, üzüntüler, kayıplar, hasretler içinden el uzatır sana...
İşte, öyle bir şey...
:))
?si=IPYwBV311vePHrpT
Öğrendim; insan biraz da kırılmış bir kalp,yıkılmış hatırdır..aln
?si=otNxM2UUQHpi3ViN