Necdet Erem Şiirleri - Şair Necdet Erem

Necdet Erem

Kişi rüyadan uyandığında,
yaşadıklarını gerçek zan ettiği kadar acı duyar.

İnsan hayat rüyasını gerçek zan ederek yaşıyor.
Ölüm ile uyandığında, ruhunda her zaman his ettiği halde;
inanmak ve hazırlanmak istemediği, yaşamın gerçek yüzü olan ebedi alem ile karşılaştığında yaşayacağı şaşkınlık görülmeye değer.

Devamını Oku
Necdet Erem

Karanlık dağılıyor,
Yakındır artık sabah.
Sabahı bekleyenler,
Sizlere vardır felah.

Zulmet, zulüm el ele.

Devamını Oku
Necdet Erem

Namaz, başların tacı, tüm dertlerin ilacı.
Namazsız kalan mümin, çeker tarifsiz acı.

Miracıdır müminin, arzdan arşa yükseliş,
Fani dünyaya bedel, firdevslere yöneliş.

Devamını Oku
Necdet Erem

Ben çok şey düşünmüyorum.
Amma her şeyden önemli olduğuna inandığım bir şeyi düşünüyor ve düşündüğüm şeyi yaşamaya çalışıyorum.

Kendime soruyorum ve herkesin de kendisine de sormasının gerektiğine inanıyorum.

Acaba bu gecenin sabahına kavuşabilecek miyim?

Devamını Oku
Necdet Erem

Hasretinle yanarım, kıl maveradan nazar,
Rahmetellilalemin, adın Kur-an’da yazar,
Sünnetin hakikati, küfrün fendini bozar,
Karanlığa ışıksın, Güneşim Muhammedim.

Dünya ukba aşkınla, dönüp ederken pervaz,

Devamını Oku
Necdet Erem

Muamma.

Ağladım,
Yine seni andım,
İçin, için ağladım.

Devamını Oku
Necdet Erem

Muhabbetten yaratılmış mahlukat,
Mahbuplardan, bekleniyor sadakat,
Muhabbettir, Hakka vasıl tarikat,
Muhabbette standart, yok bilirim.

Bir vücudun, azasıdır müminler,

Devamını Oku
Necdet Erem

Dünya iki kapılı bir han, üstünde yok tavanı,
Dünü yok yarını yok, yutmuş her kes yalanı.

Gelenler bir bir gider, sonunu düşünen yok,
Herkeste bin bir telaş, aldananlar ne de çok.

Devamını Oku
Necdet Erem

Dünya hayatı bir yol,
İnsanda bu yolda bir yolcudur.
Yolcu varacağı yere göre yol alırsa zarar etmez.
Vardığı yerde iltifata mazhar olup mükafat görür.
Yolun hakkını vermez asilik ederse yolun sonu hüsran olur.

Devamını Oku
Necdet Erem

Aşk, aine-i maşukta, mecazen eylerse tecelli,
Gönül, mahbub-i ezelide karar kılar besbelli.
Her asıl numunelerle nikaplı nazarı gafletten.
İlimle yırtıp hicabı, kurtulmalı cehaletten.

Devamını Oku