kırılgan anlardan,
İncelmiş duyarlılıklardan geçtik.
bitti öykümüz.
bundandır masumiyetimi az söze indirmiş olmam.
BAHARI BEKLE geldi.
Aynur BULUT’un 3.şiir kitabının adı BAHARI BEKLE . Mayıs 2024 Fırad Yayınları çıkışlı.Yapıtın ; Yayın Yönetmeni Cemal Babaoğlu, Editörü Devrim Kara …Kapak tasarımı Mehmet Yalçın tarafından gerçekleştirilmiş.96 sayfadan oluşan kitapta 71 şiir yer alıyor.
Kitabın arka kapağında DUR GİTME diyor Aynur BULUT .
dur gitme sana vereceğim
bir avuç umut
bir avuç mavi var
''Bizde düello kültürü yoktur,pusu kültürü vardır.''
diyordu Çetin ALTAN.
Bu konuda hangi hoca'dan ders alındığını belli ediyor görüntüler.
Pusu kültürünün tohumları yok yere ekilmemiş demek ki.
Merhaba Dostum ,
Size söyleyecek çok sözüm yok…
Bu Şubat’ın 15’inden öteki 15 Şubat’a değin bir yıl daha gençleşeceksiniz. Sonrasında da aynısı olacak. Gençleşmeler ayrılıklardan yeni kavuşmalara taşınmak demektir.
Yaşamın denemeler albümü olduğunu biliyorsunuz. O albümü, sayfalarına değişik fotoğraflar iliştirerek kalınlaştırmak için bir keşiş gibi bilgi ülkelerinin sınırlarını zorluyorsunuz yıllardır. Vardığınız her ülkede ilkin bir meydan açıyor ve sonra herkesçe görünür bir yerine koyduğunuz kaideye türlü tümcelerle donatıp altına sağ elinizin baş parmağını basıyorsunuz.
Evreni anlamlandırmaktan başka bir şey değil bu uğraşlar. Gömleğinizden düşen düğmeler umurunuzda değil. Kalem tutmaktan parmaklarınız nasır bağlarsa bağlasın. Biliyorsunuz gireceğiniz bahçelerde seni çiçeklerin, arıların karşılayacağını . Ceketinin yaka cebinde kimi dostlarınıza uzatacağınız kim bilir kaç karanfil vardır!
Saramago’yu tanımamış olamazsınız ; aşk olduğunu söyler en büyük devrimin . Sizce en büyük devrim nedir sahi? Bu lanet yüzyılda en sevdiğiniz şarkıyı mırıldanır mısın birazcık ? Önümüzdeki günlerde gitmeyi düşündüğünüz barda aynı masayı paylaşacağınız ‘İsabel’le son damlasına değin o şarabı yudumlarken dolunay gezinecek üzerinizde.
Koşumları cedit bir tay gibiydin.
Vurup gittin yanımdan geçip öteki denizlere katışmaya
Bin kez hayran kalmıştım cilvelerine
Yalnıca son kez dolunaydın adamakıllı uysal
Ve yalnızca son kez sonbahardın savrulan
Köz katılaşıyordu
Ve sen yine beklenen oluyordun
Farkında mısın bilmem bulutlardan
sımsıcak kahkahalarını toplayıp büyüttüğümü
Koca bir çocuk doğurduğumu düşlerimden
Bir yanlışlıkta düşündürüyorsun gözlerimi.
Sürüp gidiyor suçluluğun...
Kaç adım ötende ne var?
Kim koydu beni buraya?
İnce hastalık saklamak yersiz
Oturduğumuz yerden toplayamayız bulutları
Duvardaki kirlilik can sıksa da
Bir şey gelmez elimizden artık, bileklerimiz fersiz
Hadi şimdi başka günlere yürüyelim
Senin adım atışınla ışır bağ evlerinin avlu kapıları
Dallardan damla damla sızan çam balları uzayarak incelen yol çizgileri
Bayırlar günebakan tarlaları gelincik dalgaları,köylü kentli senin gelişinle şenlenir
Bir çift kiraz tak kulağına,saçlarının arasından görünsün o kırmızılar
Vuslatı taşıyacak yolları ellerinle aç, ebemkuşakları çiz gökyüzüne
Mecbur musun ?
Yazmaya zorlama kendini.
Yokmuşuz say;gelip gidip kaşıma yaraları.
mazi çıkıyor bu kangrenin altından.
Hem hiddetle minnet yan yana nasıl durur yürekte?
Muhteşem şiirin usta kalemini yürekten kutluyorum saygılarımla
Dayanılmazlıkların yüklerini taşır..bir tebessüm karşılığına..
imgeler kondurur içinden
kayıtlara geçmemiş şiirlerin..o aranan. arzulanan tebessüm
dev dalgaların arasında gün ışığı...yaladıkca sevdalı yürek atışını..başlar yaşamsal adımların en soylusu..
değerli dostum sayın ...
Kül oldu zaman
Kül oldu deniz.
Çözemedim beyaza iz bırakan dolambaçların zincirlerini
Hayatın labirenti