Yanında oturup sessizce seni
Seni düşünürken doldu gözlerim
Okşarken saçını buldu enseni
Sanki saçlarını yoldu gözlerim
Ellerin elimde kor gibi yandı
Ağustos sıcağında yaylalar kadar serin
Gözlerin, gözlerin ah o gözlerin
Bir bora kadar hırçın okyanus kadar derin
Gözlerin, gözlerin, ah o gözlerin
Yabani duyguların gizlendiği bir orman
Niçin seviyorum ki ben o melun diyarı
Sevincimi derdine kattığım bir kız vardı
Bir gülüşü kış günü getirirdi baharı
İlk gönül ateşini tattığım bir kız vardı
Gözleri en onulmaz bir üslupla bakardı
Henüz ben beş yaşında ya vardım ya da yoktum
Minicik çıtı pıtı bir sevimli çocuktum
Bayılırdım ninemin masal anlatışına
Bayılırdım ben onun bire bin katışına
Başlayınca bir varmış bir yokmuş diye ninem
Göklerde uçuşurdum kanatlanırda o dem
Her şey
Bir varmış bir yokmuş gibi
Ve her şey ilkbaharla kış gibi
Birbirini izliyor mevsimler
Birbirine dönüyor tekrar
Ve her mevsim
Dayandı gönül dayandı
Gözlerim kana boyandı
Hiçbir şeyi göremedim
Halbuki ayan beyandı
Hayatı yerlerden kazdım
Biliyorum bu halim biraz garip ve ilginç
Farkındayım ürkekçe davranışların bana
Seni gördüğüm zaman gözlerimdeki sevinç
Bir şeyler fısıldıyor fark ediyorsan sana
Ellerim nasıl bilsen bir dal gibi titriyor
Çare yok sensiz olmaz sana kavuşmalıyım
Gözümde her şey bitti şimdi yalnız sen varsın
İçinde yaşadığım zamanı aşmalıyım
Belli ki sen zamanın dışında bir baharsın
Yeni bir iklimsin sen, sen yeni bir mevsimsin
Âşık olduğum gün ilk seni sordum
Sana geldim sanki uçarcasına
Lakin ben vardıkça sen hep sır oldun
Sonsuzluğa yelken açarcasına
Dünyamı seninçin dizdim kurşuna
Seni öyle bir aşkla arzuluyorum ki ben
O güzel endamın hiç, hiç gitmiyor gözümden
Sensiz her şeyim eksik, sensiz her şeyim yarım
Hiçbir şeyi duymuyor inan ki kulaklarım
Gözlerim ayağımın ucunu da görmüyor
Ruhum ki hayalinin peşinde iz sürüyor
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!