Bir mum ışığı yeter;
Karanlığı aydınlatmaya.
Bir fısıltı yeter;
Sırları ifşa etmeye.
Bende:
Işıktan ders aldım,
Ne kadar insan;
O kadar mizaç ve huy var yaşanılan alemde.
Tıpkı göz retinaları ,parmak izleri gibi ayrı ayrı;
Çöz çözebilirsen.
Bir damla;
Bir hayat olmak için formülünü taşıyor içinde.
Dik durmalı insan
Ödün vermemeli yaşantısından
Engeller çıksada karşısına
Tufanlarla boğuşmasını bilmeli insan
Anlık rüyalar ve gelgitlerle dağıtmamalı dengesini
İnsan olarak kalabilmesini becerebilmeli insan
Bu bir isyansa,
Bu bir başkaldırışsa,
İsyandayım.
Yalanlardan,
Riyalardan,
Maskelerden,
Kaçış.
Kimden ve neden.
Kaçış,
Kendimizden.
Neden saklanırız,
Neden olur olmazlara başvururuz,
Bütün yorgunluklar unutulur,
Bütün yorgunluklar biter.
Kalp yorgunluğumu;
Affetmez,
Alır bedenini kurtarır senı dünya zindanından.
Umut verme hiç kimseye
Dalga geçme hiç kimseyle
Denizdeki dalgaya benzemez geçtiğin dalgalar
Anafor misalidir dalgalar
Geçersen dalganı
Seçersin dalganı
Bizi biribirimize yaklaştıran konuşmalarımızmı,
Konuşmasını bilmesek bile elle,gözle hitap edemezmiyiz duygularımızı.
Oysa asıl kullandığımız dil duygu dili olsa gerek
Keşkeler, yasaklar ve çekingenlikler olmasa;
İnsanlar birbirleri hakkında neler düşündüklerini rahatça söyleyebilseler
Peki birliktelikler sonrası ne oluyorda duygusal dil anlamsızlasmaya,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!