Kaybettiğin yerde ara kendini
Bulursan eğer banada haber ver
Yokluk varlığına soracak seni
Git hadi git ne yaptınsa hesap ver.
Cihanı feth etsen olmuyor çare
Bir ağustos sabahında
Rüzgarla uyandın mı hiç
Dolaştın mı o çaylarda
Sularına daldın mı hiç.
Güneş ufka değdiğinde
hiç bir yere sığmıyoruz aslında
ne çok şey kaybederiz kazandıklarınızda
yeniden başlıyoruz kaldığı yerden
boyumuzun ölçüsünü alıyoruz her defasında.
ben büyüyünce hiçbir şey olmayacaktım
zaten hiç yeltenmedim bile
cesur olacaktım korkmayacaktım
gidecektim ayaklarım nereye götürürse
dediğim gibi de oldu
nedir bu kargaların sesi
bildikleri bir şey mi var
ateşli hunilerle lacivert gökyüzü
hiçliğin içinde. hiçbir şey yok mu
binlerce, milyonlarca yıldız içinde
her soru bir yıkıntı, her çözüm hezeyan
Bazen bir şiir boğazında düğüm olurda
Yutkunup durursun çoğu zaman
Sözcüklerin birbirini öldürdüğü arena gibi
Hıçkırığa dönüşür kimi zaman
Gizli bir eldir zehir şırıngalayan
Ne zaman özlesem
Damı akan evler gelir aklıma
Bir toprak yol giderim ayağım tozlu
Dolaşırım kır bayır dağ.
Başka bir gün başka yerde
Buluşalım gelir misin
Demiyorum ben yinede
Beni biraz sever misin.
Hiç tadı yok buraların
Ser verme unut bildiklerini
Toprak gibi ol ört gördüklerini
Açmayasın üstünü ayıpların
Açık etme dövdürme dizlerini.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!