Soylu kalbimle küstah tavrını
Umulmadık anda galebe çaldım mı?
Benmerkezci yapaylığını yanıtsız bırakıp
Seni hüsrana uğrattım mı ?
İçi boş cilveli bakışlarını yok sayıp
Üzerine çizgi attım mı ?
Çıktın geldin apansızın
Filmin salt son karesindesin sanki
Bütün kareler son kareye çıkıyor lakin
Tüm aşklarım bileşense
Sen bileşenlerin bileşkesisin güzelim
Verona'larda aşk dilenmeyecektin yad ellere
Sen bana pınar olup akamadığında
Ben yapraklarımı döktüm
Doğum ayım Eylül'de
Yeni bir bahara açtım kapılarımı şimdi
Dün ışıl ışıl parlıyordu gözlerin
Şarkılarla türkülerle
160. yıldönümünü kutladık Mülkiye'nin
Ben şu ana dek yazılmış bir güfte
Sen de bu güfte üzerine gelen
Zarif bir besteydin
Paketten bir dal çektim
Çakmağı ateşlemeden
Tütünü içime çektim
Sarı saçların ve mavi gözlerinle
İçime kor gibi düşen bir ateştin
Fincandaki kahve soğumuş
Seni düşünürken yüreğimde
Sadece sana akmış tüm sıcaklığım
Bense üşümüşüm
Aramıza giren o kibrin nedeniyle
Bu yağmur dinmek bilmiyor
Bu yağmur dinmek bilmiyor
Gece 02:17
Hala yağıyor, hala yağıyor
Tüm yazın acısını çıkarırcasına
Gökler ağlıyor
Gece başkadır gece
Herkes köşeye çekilince
Düşünüp durursun
Kalbin ecesi kimdir diye
Deli dolu yüreğim
Gölgelerde bir adam
Bir o kadar sakin ve mutedil
Kazananın olmadığı şu hayatta
İz bırakanın muteberliğine inanmış
Gaileden uzak, gayesi olan
Kendi çizgisinde bir adam
Solumda bir boşluk var
İçimde ayazın
Evlenmiş karşımda duran o kadın
Sen seçimini yaptın
Bu dönülmez sürgünü




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!