Mehmet Şerif Ekici Şiirleri - Şair Mehme ...

Mehmet Şerif Ekici

Kara kuşlar hububata zararlıdır dediler de ondan oldu ilk canlıya kıyışım… Aslında tam öyle de değil, demem o ki cana kıyan birine ilk şahit olmuşluğum …

Bir gün söğüt ağacına kara kuşlar tünemişken bir kırma sesi duydum ve ondan sonra oldu bir katliama ilk şahitliğim…

Kara kuşlar vardı çocukluğumun sahrasına ekilmiş buğday ovasında… Ben Yusuf gibiydim ama yok hatta değil, Eyüp gibi hasta hasta peşlerinde… Bir gün bir amca ''Süleyman’ım'' dedi bana ve konuştu kuşlarla…

Devamını Oku
Mehmet Şerif Ekici

- O'nu tanıyorum dedi Diyarbakır
Saçları meneviş elleri ıtır -
O bir konuydu. Berrak bir odak güçlü bir sesti. Böyle bir odak çok zor bulunurdu. Bireyin sürekli gelişmesini sağlayan, büyük ideallere kavuşturan böyle kişiliklerdi.
O Sartre'nin Anny ismini takıp somutlaştırdığıydı, Marcau'nun Creezy deyip anlattığıydı. Onun gizemi son derece açık oluşundaydı. Onun vefası küstahça davranışlarındaydı. Her şeye rağmen böyle bir kişiliğin yüceltiliyor olması haksızca değildi. Çünkü onu yüceltmek insanı yüceltmekti.
O, ulaşılması, çözülmesi gereken bir bireydi. Hiçbir zaman gerçeğini ele vermeyen ve bu halinden " hayatı denemek isteyen biri " sonucu çıkarılabilen fakat böyle olup olmadığı bile hiç bir zaman çözülemiyen bir bireydi.
Olaylar onun gözünde cazibesini çok çabuk yitirebiliyordu. Bu da ona sürekli değişik anları, değişik insanları, değişik ortamları görüp tanıyabilme imkanı sağlıyordu.

Devamını Oku
Mehmet Şerif Ekici

Senin gülüşün kim? Kim bakacak gözlerinin renginde beliriveren umuda? Kim o, dudakların en güzel halini alırken bahtını yaşayan?

Senin sığıntın kim? Kim o, sen sevgiye ihtiyaç duyarken kedimsi sığıntılarına yastık olan? Kim bir serçe yüreği gibi titreyen ellerini tutuyor?

Senin ormanın kim? Kim yuva yapacak benim olmayan dallara? Kim o, bir sincabın cevizini sakladığı duldaya hırsız olan?

Devamını Oku