DİRİ DE BİR ÖLÜ DE BİR
Bakıp da görmeyen göze,
Güzel de bir, çirkin de bir...
Ağzında ermeyen söze,
Gazel de bir, vird’in de bir…(*)
Nefs emrine girdin ise,
Dışarda şeytan arama!
Her umurun gördün ise,
Dışarda şeytan arama!
Çekilmişse göze perde,
Aklını nefsine köle eyleyip,
Beyhude anarsın divane gibi!
Cehennem narını güle yeğleyip,
Beyhude yanarsın divane gibi!
Aldatıp herkesi canım diyerek,
Her anına ayrı roller biçerken,
Ebedi hayatı düşünmez misin?
Şuh nefsinle abu hayat içerken,
Ebedi hayatı düşünmez misin?
Kaynayıp coşarsın önü bilmeden,
Ağlasam mı, gülsem mi? Yapamadım izahat
Öyle bir çıkmaz ki bu, ne düşünsem kabahat!
Ben kafama taktıkça ne hâd(*) kaldı, ne rahat
.…Kimi der bayık adam, sanki çekmiş tineri!
….Nev’î şahsına mahsus paşam dünya lideri!
İnsan fıtratını Levh-i Mahfuz’da
Kalemin çizdiği izde durmalı…
İlmin fırsatını kadim sonsuzda,
Kelâmın dizdiği sizde durmalı…
Niyeti, amelle etmeli ayan,
Koca dünya han gibi, deme sakın yerim dar,
Gerçek dar’a girmeden karar ver durma oğul!
Yıllar geçer an gibi, deme sakın vaktim var,
Ömrün sona ermeden karar ver durma oğul!
Önce nefsin anlasın, neden var olduğunu,
DURUM BEYANI
Öyle hale geldik ki, seçilmez oldu beyler;
Kimi Bethoven’den kimi Mesneviden söyler!
Herkesin harcı değil zahire hile katmak,
Hayal kurup nefs peşine,
Aldanıp da düşme gönül!
Çıkar için kardeşine,
Yaslanıp da düşme gönül!
İster ilmi, dolaylı ol,
EFENDİM (Hz. Muhammed Mustafa S.A.V)
Âlemlere nur oldun, gönüller irşâd oldu;
Hak aşkıyla kavruldun, bülbüller dilşad oldu!
Sevdasıyla savruldun, Hakk’ın emri şâd oldu;
Sen, “Gönlümün Sultanı;” Sen Sefa’sın Efendim!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!