Bütün duygularımı alevlere teslim oldu.
Gece yalnızlık veriyor, seni sol yanımda gormeyince,
Yağmurun muhabbeti, toprakla aşkına bırakıyor.
Yıldızlar seni sayıklıyor, hic gündüzü istemiyor.
Gideyim senle,duygu seline kapılan hayaller sınırsız!
Kar hüznü bir başkadır sensiz zamanlarda...
Ve kavuşmayan zamanlar icad etmişlere duygularıma.
Bak yine kar yağdı, zamansız gidişlerine.
Acılarım tazeyken yine kar yag dırdın üzerime...
Hüzünlü, bir o kadar da soğuk.
Yüreğimdeki sıcaklığını koruyamamanın verdiği çaresizlik, beni o kar kadar yere düşürüyor, göğün yer uyguladığı çekim kuveti nezninde.
Ey gecenin koynunda yatan dertlerim!
Ne kadar zor bir çıkmazlık var,yüreğimde.
Gülüşler bile sahte, öyle kirli ki hiç bir yağmur temizlemez bu sahteliği.
Yangın bile yüreği vuruyor, sen hala gülüyorsun hiç birşey olmamış gibi bakıyorsun...
Hoşçakallara bırakıyorsun kirliliği,ihaneti ve sahteliği.
Gökyüzü kirlendi,yığınlar arasında gözlerim, boğazımda hıçkırılar, yakarışlar göğe yükseliyor.
Bugün, çok büyük kayıplarım oldu,sizin bilmediğiniz...
Hoyrat, haşin ve hırpalayıcıydı ardındaki bakışların.
Ölçüsü iyi tutturulmuş bir hastalıktır yokluğun...
Yorgunluğuma karışıyor, bir kaç dakika bile olsa.
Bir kaç günlüğüne bile olsa, terli ve yorgun bir bedenle bırakıldım.
Düğüm çözülüyor gidişinle.
Bütün hayallerinle mabedimi süsleyerek geçiriyorum.
Issız bir mezara gömülecegimi bilerek sevdim seni.
Bağrıma bastım bütün acıları, yokluğun ve varlığın arasında gidip geldim.
Yanımdayken bile özlüyorum seni.
Satırlardeki heceleri yırtarak, kalemi kağıda muhtaç ederek yazıyorum seni.
Içimde tutunmayan özlemlerim var,kalbim cam kırı oldu ve kır beni kalbinde.
Meçhul cinayetler sokağındayım...
Bilindik hayallerin peşindeyim.
Sokağın ortasında tam şurda hayallerimi peşinde koşmuştum bir ara...
Kaç duygu nerde ve ne zaman kaybettim hatırlamıyorum.
Tekrardan sen aklıma geldin,sokağın başına yıkık dökük hayallerle harap bir binaya anımsıtıyordum.
Bir anda kendimi yerede buldum, sonrası ise mechul...
Yalnızlıkları kalbimizde demledik, bu sonbaharın soğuk gecesiyle beraber, yüreg imiz gozlere hitaben yolunu gözler sevgili.
Biliyorsun ki merhamet yoktur aşkta..
Kanlı eller
kirli ruhlar
Yakasız gömleklere saranlar.
Dipsiz çukurlar içinde cebelleşenler.
Bir mermere taşına yaslanmış cesedler.
Paslı bir tabutun içine sıkıştırılmışlar.
Yaşadığımız şehirde, biz gittikten sonra sessizlikler hakim olacak.
Ve yığınların mekanı olacak geçtiğimiz yollar.
Belki yaşamadığımız için,birbirimizi suçlayıp duracağız her aklımıza geldiği vakit.
Hiç istemediğiz kadar hayat bizi bir yerlere savrulacaktır.
Kafamız mezar taşına vurulmuş gibi, ani bir refleksle uyanacağız.
Çırpınacağız,sitem edeceğiz,geri dönmek için keşkelere sarılacag ız... Faydasız olacak elimizden gidecek saniyeler,dakikalar ve hatta saatler bile...
Bahsettiklerimizin son noktaya gelmesinden korkuyorum.
Bir söz
Bir cevap
Ve bir yanılgı içinde.
Birşeylerin değişmediğini fark edince,pradoks bir duygunun içinde cebelleştiğimi gördüm.
Olup bitenleri anlamıyorum. anlamayınca susup kendime dönüyorum, acaba bir yerlerde es geçtiğim bir kaç ayrıntı mı vardır?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!