[senaryo]
Parmaklarının ucuyla eziyorken kibrimi
Bir çok gönül yangınından ve yanılgılarından
Her zaman vaz geçirirdi beni
Gözleri vardı ilkin
Sonra hiç bir şeyi kalmadı yanımda
Ey acı çek ellerini ülkemin üzerinden
aşikar oldu artık düşmanlar ihanetler...
şimdi birlik zamanı
ve yola diziliyor yeni bir kervan
bundandır
hep bir ağızdan ulur köpekler
Alcàzar’ın bahçesinde bu gece
Bir avuç hüznü serpiştirdik ikimiz
Gökyüzüne…
Güllerin, çiçeklerin ve yaseminlerin içinde
Gurbeti ve en acılı yanıyla aşkı düşündükçe
Girne’de
Bir sahabe türbesinde
Umutlarımı yeşertmeyi öğrenmeseydim
Akdeniz’den kaç Tarık geçti bilemezdim
Haziran 2007, Lefkoşa/KKTC
Aşkı mı öğrendim heyhat işim zor
İşte etrafında pervane oldum
Yandıkça büyüyor bu ateşten kor
Ateşine düşen pervane oldum
Makamımı artık herkes biliyor
“Gel” dedikçe gittin, şimdi nerdesin?
Çektiğim acıyı henüz bilen yok!
Yüzüm kapılarda eskise bile,
Hasretin, gözümü kör etmeden gel!
Geceler benimmiş kimin umrunda
Bir güle gülümsesen ruhuma bir can düşer
Gülümsesen âşıklar âlemden bîcan düşer.
Ruhuma bir âlemden inci ve mercan düşer.
Can düşer, bîcan düşer, mercan düşer, an düşer.
Bir gülü öpüversem yüreğimden kan gelir.
Kara gözlerini vurma sineme
İçimde ürperir vuslatın sesi
Yanan yüreğimi kimseye deme
Sen bir sancı gibi çöktün içime
Derinden derine yanar ağlarım
Gözlerimin içine baka baka gitmiştin.
Hasret seni içime gömüverdi ansızın
Saçlarını gurbetin rüzgarları yalarken
Aşk öldü benim için derdim kendi kendime
Ve geceler bir kabus bu şehrin sokağında
Her şehrin bir güzel kızı vardır
Yıldızlara bakarak saçlarını tarayan
Sinesinde uçuşurken hisleri
Kalbine kanat takan
Ve kınalar yakılan her tel saçına
Türlü makamlardan türküler asan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!