-Soru: ESANS niçin icad edildi?
-Cevap: Bizans Çocukları'nda yıkanma kültürü olmadığı için, Fransa'nın kurucusu Fransuva suya düşerek, kazara ömründe bir defa yıkanmış. Vücudundaki pis kokuları gideremeyen Doktorları, ESANS denen kokuları icad etmişler. Bu nedenle ESANS MERKEZİ denince hemen akla Fransa gelir...
-Soru: Yüksek Topuklu Ayakkabı niçin icad edildi?
VAY BAHTIMA
Derler ki, “davul dengi dengine”
Nédim kısmete çıktı çingene…
Gönül yüceden düştü engine;
Hep kabuklar benim olsa;
Yine de Özden vazgeçmem...
Hep Benlikler benim olsa;
Yine de Biz'den vazgeçmem...
Hep Kamuslar benim olsa;
Yine de Söz'den vazgeçmem...
Hep Kılıçlar benim olsa;
Yine Kalem'den vazgeçmem...
Hep Lisanlar benim olsa;
Yine Dilim'den vazgeçmem...
Hep ilimler benim olsa;
Yine Alim'den vazgeçmem...
VURUN TÖREYE Mİ, VURUN KAHPEYE Mİ?
—İnsan yaratılışından bu yana, birlikte yaşayabilmek için ilişkilerini bir takım kurallara bağlayarak huzurlu yaşamaya çalışmıştır. Bu yetmemiş, Tanrı tarafından gönderilen Elçiler ve Kitaplarla kurallar konulmuştur. Binlerce uyarıcı gönderilmesine rağmen yine insanlar ıslah edilememiş, haksızlıklar, namussuzluklar, vahşetler devam etmiştir. İnsanın yaşamı çeşitlendikçe, suçun çeşidi de artmış, yeni kurallara ihtiyaç duyulmuştur.
— İşte bu kuralların yazılı olan kısmına YASA, yazılı olmayanlarına TÖRE diyoruz. Törelerin, halk arasında yazılı olan yasalardan daha etkili yaptırım gücü olduğunu görmekteyiz. Aslında yasalar dahi kaynağını Törelerden alırlar. Ulusları, toplumları birbirinden ayıran kültür öğelerinden biri de TÖRELERDİR. Ulusların Töre, bir başka deyişle Örf-Adetleri de birbirinden farklıdır.
—Türklerde Misafirperverlik, Namus anlayışı, Karşılıksız verebilmek, Büyüklere saygı, Küçüklere sevgi, Güvenirlilik, Sözünde durma, Kıskançlık, Bekaret, Ahde vefa gibi öğeler, öne çıkan önemli Törelerden sayılırlar. İnsan hayatının her alanında Töreler karşımıza çıkar. Töresiz olunmaz, Töresiz yaşanmaz. Töreler yoksa; Kural da yoktur, Töreler yoksa; Kimlik de yoktur, Kimlik yoksa; Millet de yoktur, Aile yoktur, Fert de yoktur. Töreler bir günde oluşmaz, asırlarca deneyimden sonra toplum hayatına girer ve topluma yön verirler. İslam Dini dahi, Kitap ve Sünnetten sonra “İcma-ı Ümmet’e” başvurulmasını emreder. İşte “İcma-ı Ümmet”; toplumun üzerinde anlaştığı uygulamalardır ki; hem İnançtan hem Törelerden beslenir. Aynı zamanda Ümmetin üzerinde birleştiği kararlar da yine töreyi teşkil ederler. Bu nedenle Törelerin kutsallık yanı da vardır. Çünkü kaynağını inançtan da alırlar. Onun için her aklına esen Törelere saldıramaz ve hakaret edemez. Töresizler derhal Karşısında Törecileri bulular. Ama ne yazık ki, Törecilere topyekün saldırı devam ederken Tereciler(ot takımı) revaçtadır.
—Batı toplumlarında ENSEST EVLİLİK(aile içi evlilik; bacı-kardeş evliliği, baba-kız evliliği, anne-oğul evliliği) normal karşılanan Törelerdendir. Homoseksüellik ve erkeğin erkekle evlenmesi gayet normal karşılanır. Alman Erkeğinin yanında karısını öpmeniz, karısını beğendiğiniz anlamına gelir ve erkek size teşekkür eder. Gurani(Kürt Türkleri) ve Turani(Türkler) ler’de aile içi(ensest) evliliğe asla rastlanamaz. Anadolu’da nadiren rastlanan “aile içi evlilik” yapanların kökenini araştırırsak, Türk olmadıklarını görürüz.
—İran-Pers toplumunda; “ay halinde” kadına ters taraftan yanaşmak gayet normal karşılanır ve Hadis kitabı olarak saydıkları Humeyni’nin kitaplarında bu durum dinen mubah sayılır*. Saatlik, günlük, haftalık, aylık, senelik “mute nikahı”(para karşılığında geçici evlilik demektir) adı verdikleri dini nikahları vardır.
-İki Tuvalet bekçisi dertleşiyor:
I.Bekçi
Ülen Hasso... işler nasıl?
Sı.an mı çok, kaçan mı çok?
Beri gel hele bir fasıl;
Yetmiş yıllık ömür için;
Yetim hakkının, feryatların,
kan ve gözyaşlarının içinden,
izinsiz çekip alınan en güzel duyguların,
umutların, hayallerin ranta çevirilerek, tıkabasa yenildiği
ve rahatlamak için bu yenilenin,
-Soru: 11 Eylül sabahı terörü durdurdunuz,rüşveti de durdurabilirdiniz?
-'Rüşvet iki kişi arasında olan bir şeydir. Alan razı, veren razı'
Kenan EVREN
-Soru: 1978'de İhtilal yapsaydınız, 3000 kişi ölmeyecekti?
-'Biz ihtilalin olgunlaşmasını bekledik'
Bir gün şu Güneş, batmayı unutsa;
Gülüm seni seviyorum, unutma! ! !
Bir gün Ay ufka gitmeyi unutsa;
Dalım seni seviyorum, unutma! ! !
Bir gün nehirler akmayı unutsa,
Çığlıkla göz açtığın gün hayata,
Anlamını bilemediler yavrum...
Ruhumuzun izlerini Ayet'te;
Hiç bir zaman silemediler yavrum...
Minnacık ellerin, Anamın eli,
Mehmet Bey iyi günler.Arama motorundan bulduğumuz 'TÜRKLERİN PEYGAMBER SEVGİSİ' isimli yazınızı okuduk ve çok beğendik.Çeşitli kaynaklardan aynı konuları seçip toparlayarak müthiş bir kompozisyon yapmışsınız.Yazınızı kopyalayarak arkadaşlarıma da gönderdim ancak küçük bir ayrıntıyı size belirtmeden ...