Dünyaları içine alınca gözlerimiz,
Gülümseyiverir birden ortak kaderimiz,
Gözler bir çift gökyüzü bakıp duruyoruz,
Bir nur gibi akıp gidiyor sözlerimiz…
Bizler birbirimizi sevmeye başlıyorken,
Böyle yazmış yazgıyı yaradan, hep böyle gider,
Her evde bitmeden sürer karı koca kavgası,
Kavganın sonu mahkemede ya da hapiste biter,
Yine de bitmez ayrılsalar da gönül sevdası…
Kadın der: bende çalışıyorum biraz huzur ver,
Yıllardır içimde bu dinmez kahır, Miras kalmış bana kadim kitaptan, Kalmadı ruhumda bir nebze sabır, Yarabbi kurtar beni bu ifrattan...
Bıraktım yolunda şanı şöhreti, Bülbülüm avazım feryat figanda,
Terk ettim de artık sonsuz gafleti, Kalmayacağım artık bu handa…
Rabbin ahdiyle yeminler olsun, Dünyada zulüm bitsin Allah’ım, Yaşanan vahşet artık son bulsun, Kulunun yüzü gülsün Allah’ım…
Analar ağlıyorlar,
yavruları yetim,
dalmışlar uykusuna güçlüler gafletin,
kölesi olarak bir fikri sefaletin,
üzüyorlar toprağın altında yatanı,
satacaklar bilmeyerek canım vatanı…
Ortasında bugün vahşet var, medeni Avrupa’nın,
Sırp milisler sanki, öcünü alıyor haçlıların,
kurşunlanıyor minareler, yıkılıyor köprüler,
Irzına geçiliyor, Bosna Hersekli kadınların…
Ah Avrupa Avrupa! Bu kadar mı İslam’a kinin,
Düşüncemi düşürdüm,
Aman kimse bulmasa,
Oda düşünüp durmasa,
Kayboldu gitti, birden,
Kara kara düşünürken…
Zannetmeyin;
Güçsüzüm, kuvvetsizim,
Anladığınız biçimde, sizin,
çaresizim,
Gücünüzün bittiği yerde,
gücüm başlar,
Yandım, yandım,
neye yandım,
nasıl yandım,
bende yandım,
yandığımı anlamadım,
Yanmak bir söz,
Zaman durmadan, akıp gidiyor, Her şey yalanmış ömür bitiyor Bugünüm beni dünden ediyor, Tükendi ömür gitme zamanı…
Zaman az kaldı uyumayalım, Gizli saklıyı duyurmayalım, Kimseye emir buyurmayalım, Tükendi ömür gitme zamanı…
Gökte kaybolan yıldızlar gibi, Zamanı geçmiş dul kızlar gibi, Kuranı bilmez hafızlar gibi, Tükendi ömür gitme zamanı…
1
Güneşler sevdalanmıştı,
ışık pirine,
Gönüller girmişti,
gizlinin gizine,
Ruhlar oturmuşlardı,
Aklına beynine sağlık, bu cümleler sonsuzluğa kalacaktır.