Bir kaç kelam edeyim,
Bir ucu Rîha diğer ucu Amed olsun.
Qerejdağ arada dursun,
Yamaçları gelin, üstündeki kar da gelinlik misali dursun.
Ben dönerken bakayım,
Ne günler geceleri aşar oldu, ne de geceler günleri.
Solmuş ağaçların sonbahar yaprağı gibiyim umutla ilk baharı beklerken...
İnsan sevdiklerinden uzaklaştıkça, yakınlaşacak günün gelmesini bekler...
O esnada öyle büyük engeller çıkar ki karşına, onları tek tek aşmanın yollarını arar durursun.
Hele birde çaresizsen, gerisini sen düşün.
Ben önden giderim sen arkamdan gel sevgilim
Yıkılan binanın sonradan gelecek mahkeme kağıdı gibi.
Suya atılmış mektubun okyanusla buluştuğu yerde teslim alma gibi.
Ya da son vedaymış gibi yapıp, ıssızlıklarda buluşmak gibi.
Ben gibi,
En iyisi sen gibi.
Beklediğin o güzel günlerde gelecek,
Ruzgar hızında,
Rüzgarın esintisiyle.
Bakma havanın kararmasına;
Sadece anlık bir fırtınaya tutulmuşuz.
Savrula savrula bahara koşuyoruz,
Gitsem diyorum bu şehirden;
Mavisizliğinden,
Görültüsünden,
Havalanan onlarca uçak sesinden...
Kaçsam diyorum,
Dicle'nin kenarına çadır kursam,
Uçsuz bucaksız bir boşluktayım..
Ne tutunacak bir dal,
Nede tutacak bir el..
Gecenin karanlığındayım,
Boğuluyorum
Hiç bir bahar senin içinde bulunduğun yer kadar güzel değildir.
Ne okyanusların derinliklerinde, ne çöllerin vahalarında, ne de dağların doruklarında...
Sadece kalbimin zindanında; tutuklumsun.
Uçup giden yelde savrulandır
Hafifçe akıtılan damlalar da.
Ne özlem biter kavuşunca;
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!