içimde bir adam
konuşur durmadan
koş, oyna, zıpla, neşelen
al zevkini dünyadan
dur der ötekisi,
terler üşütürsün
bir Bitlisli Cebrail vardı
bir de Bozkırlı Ali
ibn-i sina’da kesişmişti yolları
gözyaşıyla yıkanırdı her akşam hastane koridorları
cebraille ali
gezerdi bir bir odaları
Iste bitti yine zaman
Yollardayim sensizlige uzanan
Bu yollar bilirim yine bulusturacak bizi
Varsa eger nasibimizde bulunan
hiçbir savaşın müsebbibi değilim
adıma rastlayamazsınız soykırım kayıtlarında
tek bir müşteki çıkmaz karşıma
auswitch'den felluce’ye
gazze'den çeçenya’ya
çoluk, çocuk, kız, kızan ve ihtiyar
size sesleniyorum ey evine ekmek götüremeyenler!
öğün vaktinden korkanlar sizlere söylüyorum,
orucu oniki ay tutanlar kanatır yaramı en çok.
kasabın önünde kaldırım değiştirenlerdir muhatabım,
ev sahibine kapıyı açmaktan korkanlardır,
beni uykuya hasret bıraktıranlar.
Merhaba,
İnternette dolaşırken rahmetli Hikmet ağabeyim ile ilgili yazdığınız şiiri okuyup duygulandım. Sizinle mesajlaşmak isterim.
Fahrettin Kurşunoğlu