ne olur kızma
yerden kaldırdıktan sonra
seni dudağından öptüğüm için
bizde âdettendir
yere düşen nimet
hemen kaldırılıp üç defa öpülür
bi mantar neden şemsiyeye benzer
ya da bi kuşağzı güzel dudaklarına
asıl soru neden her şey sana benzer
ve hiçbi şey senin bıraktığın boşluğa
damdan düşen birini bulun bana
yahut sensiz kalmış birini ne bileyim
yaş otuz beş yolun yarısı demiş
kırk altısında ölmüş cahit sıtkı
dante desen elli altısında mefta
yarın bi gün otuz beş yaşla uğraşan
biri ölürse otuz altısında
bende de yaş yirmi altı
dumanı gidiş yönünde tüten
şehirhatları vapuru gibiyim
çevremde ciddi rüzgarların
hakimeyeti var
şu benim
çaresizliğim
aradı
nasılsın dedi
'eksik' diyemedim
keyfin nasıl dedi
'yarım' diyemedim
telefonu kapattı
gitmesen
okurken portakal yediğim
kitaplar hatrına
gitmesen
yitmesen
bu kentin sokakları bana hep
koyu lacivert takım elbise giymiş adamları
onların girip çıkmaktan bezginlik
duydukları toplantıları hatırlatır
-adını sevdiğim
ama neye benzediğini bilmediğim-
_________________gürbüz ve bülent'e
fırkıtma bi kadının çığlığı gibidir hayat
bel ve rutubet kokan biteviye odalarda atılan
ve çakmakla ısıtılan bi termometrenin
içindeki cıva gibi akıp gider
gökyüzünü
ecevit'in gömleği gibi
mavi gösterecek bi aşk
istedim senden
lakabı gibi 'kara' bi
sevda acısı değil
dönüşü yok artık bu yolun
tıpkı plastiğin
doğada dönüşümü olmadığı gibi
seni bana hatırlatan kelime
aramızdakileri anlatıyor artık
yarimdin
eflatuntatlisu et hotmail.com
Şiirlerinde çoğu zaman acı bir mizah sezinlediğim,okduuğunuz 5-10 şiirinden sonra tarzını kavramaya başladığınız bir şair abimiz.