Ey dünya! Geç otur karşıma
Blöf değil son teklifimdir sana
Bende kalsın çocukluğum
Belki biraz da gençlik çağı
Sol cebimde renkli bilyeler
Sağ elimde gazoz kapağı
Gece olur,damda yatar
Sabah olur,zorla kalkar
Ateşin başında
Döne döne tur atar
Üşene üşene çay katar
Yamaca saran oğlaklar
"Anneler erken, ölümlerine yakın sevilir babalar"
Diyor Kemal VAROL Küfran şiirinde
Ben senden ayrılalı kırk yıl olmuş
Sen benden ayrılalı beş
Anladım, kırılan kurur, düşen çürürmüş
Göbek bağım kurudu, büyüdüm
Tak,tak,tak! Söyle kimsin sen?
Her dem açılmaz bu kapı.
Ben,isyanla ömrü geçen
Elde bomboş sevap kabı
Bu dünyayı tercih eden
Soyağacında amca kızı
Evlilik cüzdanında eş
Ah yüreğimdeki sızı
Aşk humması bu,adı Suzi
Bülbül bir güle süzüldü
Güneş ağılında haylaz yuvarlak
Dörtte bir gülüş, dörtte üç ağlamak
Durur direksiz,yol gidersin izsiz
Toprak eprimez elbisen, dikişsiz
Treni gurbet,freni sadaka
Bir parça tebessüm sende kaç para
İlahi davete giderken Yüce Peygamber
Dedi, kardeşim Cebrail neresidir bu yer?
Ya Rasulallah, orası Kostantiniyye'dir
Allah'ın nazargâhı, beldetün tayyibedir
Âmin dedi Cebrail, dua buyurdu Rasul
Mehmet, Fatih oldu; Kostantiniyye, İstanbul
Ne gemim var sahiline varacak
Ne de bir elim,elini tutacak
Amin'lerim var dualar üstüne
Onu da karıncalar taşır ancak
Filistin,filleri yenecekler için
Dağların sırtını kaşır tavşanlar
Taş altından bakar kınalı keklik
Dallara sımsıkı sarılır kuşlar
Vurulunca, su içerken bir geyik
Ağzından kan,gözünden yaşlar geldi
Güneş karlı dağlara kement atmadan
Gölgeler karanlıktan kopup çıkmadan
Ay ve yıldızlar gözlerini kısmadan
At'ım hazır anacığım,gitmem gerek
Boşluğu sağlı sollu itekleyerek




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!