Biz zehirledik bu toprakları,
Birine siyah dedik,
Ötekine beyaz.
Ya siyah olacaksın,
Ya da beyaz.
Griye yer bırakmadık,
Bir buğu çöktü yaşama,
Anlamsız bir durak,
Yolcu kayıp,
Sen kör.
Silüetler kesik kesik,
Korkma kaybetmekten,
Sanma ki korkular kaybolur.
Bir düşün bin anla,
Kaybetmiş bir insanın,
Korkacak neyi kalır.
Bugün bir başka kırgınım,
Toparlanmıyor,
Dağılmış olan her şey.
Olmazları oldurmak için,
Çırpındıkça yüreğim.
O eşsiz sancıyla,
Ağlayarak doğduktan sonra.
Büyüyüp aklı erince,
Ne yalanlar söylendi insana.
Tam da burası,
Daha ne kadar var sevgilim ?
Seni sarıp sarmalamaya.
Ben değil miydim,
Demir parmaklıklardan daha kalın,
Gözlerindeki esrar perdesini aralayan.
Öğrenci miyim ben?
Neyi öğretiyorsunuz bana :
Cebimi parayla doldurmayı mı,
Vatan hainliği mi,
Din düşmanlığı mı ?
Ha öleceksin,
Ya öleceksin.
Ölümün,
Özgürlük olduğunu öğreneceksin !
İnan seveceğim seni ;
Yaşamak ne kadar umut doluysa,
Ölümden ne kadar korkuluyorsa,
Yalnızlıktan ne kadar kaçılıyorsa,
O kadar !
Öleceğiz ey sevdiğim :
Ölmeden önce göreceğiz,
Boşa geçen yılları.
Hesaplar şaşacak,
Belki duygular taşacak.
Değerli yorumunuz için teşekkür ederim :)
Serbest vezinle yazılmış anlam dolu çok güzel şiirleriniz var.Benim de antolojideki * işaretli olmayanlar aynı yazdığınız tarzda gençlik şiirlerim yani sizi okuyunca gençliğimi hatırlamış oldum.
Kaleminize ve yüreğinize sağlık diliyorum, herşey gönlünüzce olsun, selamlar ve saygılar sunarım.