Boğazım yanmış, düğümler küllenmiş içerime
Sesini duysam korkudan fırlayacak ruhum
Fevkalade sularda yüzerde kaybolurum
Kolundan tutsam, yıldızlara göz atsak
Eşsiz bakışların yıldızları kaydırdı
Gülümsedin! Bak, bir çiçek daha açtı.
hamaylım bir hakiki çıngıraklı yılan
kendi satrancımda piyonum ilk feda edilen
yepyeni tanımlar yaratıyorum kaybolanlara
tanrım senden tanrı olmasam da
aynaların söylemeye utanır
işitmez, görmez oldum
aşık idim enkaz oldum
ellerin yıkarmışçasına koca evrenimi
seni tanımak için cenneti bilmeli
vakit uzamaz padişahınsa ferman
Kanatlar yırtıldı mektuplar gibi
Kaos kokusu sessizce yüreğime işliyor
Bir şeyler olacak, bir şeyler olacak
Lütfen yardıma gel, son şans, son şans
Ürkek kulaklarım sesleri duymamaya çalışıyor
ipekten dağların ardına çizilmiş
vuslat karanlık ve kör
yetmemiş kütlelerin çekimi
o dağ bir türlü aşılamamış
zincirleri saydam ve kırılgan
bir gün diz çökersem gülün huzurunda
dikenini saklamıştır kokusu icabında
yelkenler açılır yokluğunun suladığı okyanusta
cesedim cennet gölünün kurumuş bataklığında
gözlerini açma görmeye değer bir şey yok
Razı olmak zorunda
Batan çiçekten ve açan güneşten
Göz görmüyor yüzümü, onu
Az daha ırak periyot geçiyor
İnce bir ateş yakacak yüreğini
Dünyanın duygusal cezalarıyla uslanmış bedenin
Üryan gelip üryan gidenlerdeniz
Gemilere soyunmuş açık deniz
Gelecek sırtını dönmüş
Ne düne ne bugüne varım
Ben olmayan vakitte
Olmayanım
yazamıyor, düşünemiyor
bin köşeli odanın en köşesinde oturuyor
içmek nedir bilmiyor sigarayı tatmamış
kaderden haber gelince ilk sigarayı yakıyor
hayal sahiplerine imar çıkmıyor
Sen ki, bilirim: Gelirsin
Seni beklerim, bilirsin
Aşkı hecelemek zordur
Bilirsin, anlarsın ne dediğimi
Gecelerin ne kadar uzun olduğunu,
sen anlarsın, beni.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!