Bozkırlarımda dört nala kısraklar.
Adam boyu başaklar tarlalarımda.
Buz gibi su çağlar pınarlarım.
Dumanlıdır yüce dağlar efkarımdan.
Anaların ağıtlarıyım.
Ozanların türküsüyüm ben.
Aradan o kadar çok zaman geçti ama,
Senden ne bir ses çıktı, ne de bir haber.
Bu kadar mı çabuk unuttun beni ey hasret kokulu.
Bu kadar mı kolay bitermiş aşklar, sevgiler.
Ben hala ilk günkü gibiyim sana karşı.
Hiç bitmedi sana olan sevdam ve hasretim.
Ne zaman güneşe baksam gözlerim yaşarıyor.
Sanma ki gözlerimi yakıyor ışığı.
Aklıma sen geliyorsun.
Yüzün geliyor.
Işığın,gülüşün.
Güneş yakar tamam ama,
Ey güneşi Divane gönlümün.
Ne beklersin daha; gel artık.
Duymazmısın senin için ettiğim duaları.
Meleklerden sana söylediğim selamları almazmısın.
Gel artık güzel dost.
Bu dost sohbetleri yetmiyor artık.
Aramasın kimse başka yerlerde.
Seni ben güllerle nakşettim yüreğimde.
Kimler var diye sorma orada.
Başkasına kapalı senden sonra.
Gül kokuları ile sardım her bir yanını.
Aşkın var,sevgin var içinde.
Neydi bir arada tutan şey ikimizi.
Sevgi değilse,aşk değilse neydi.
Onca yemin, onca söz.
O kısacık günlerin adı heves miydi.
Herşeyden,herkezden vazgeçiren.
Bunca acı,bunca gözyaşı aşk değilse.
Öyle bir hayat isterim ki şu kalan ömrümde.
Varsın olmasın param,mülküm, malım.
Fakir de olsam olur, sefil de.
Yeter ki olsun bir yudum sevgim ve huzurum.
Ne apartman dairelerim olsun isterim,
Nede içinde en pahalı eşyalarım.
Yaşadığın şehrin adı bile bir anda titretiyor ürkek yüreğimi.
Adın aklıma geldiğinde heyecanla çarpıyor zavallı kalbim.
Durgun suya atılan bir taş gibi dalga dalga yayılıyor hasretin damarlarımda.
Öyle bir yayılış ki bütün vücudumu sarıyor ateşler içinde.
Göğsüm sıkışıyor.
Nefesim kesiliyor.
Arıyorum hala son konuştuğumuz yerde seni.
Şarkılarda arıyorum,en son dinlediğimiz.
Şiirlerde arıyorum,senin için yazdığım.
Boş sokaklardayım her gece ,sabaha kadar.
Işığını arıyorum karanlıklarda.
Hayalini arıyorum.
Bu gün başka bir huzur var içimde.
Anladım ki neşem,mutluluğum sensin.
Çiçeğe,kuşa başka bir güzel bakıyor gözlerim.
Uzun zamandır okşamamıştım bir çocuğun dağınık saçlarını.
Uzun zamandır ilk kez dışarı erkenden çıktım.
Rüzgara nefesim kattım.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!