Bir koyabilsek herkesi, herşeyi,
Tastamam, yerli yerine.
Varsın havlasınlar hainler, görgüsüzler,
Sonunda görüp anlayacaklar...
'Şuna değmiş, buna değmemiş;
Bize de değmez inşallah'
Kim derdi ki bu dağlar
Birgün çırılçıplak kalacaklar.
Kim derdi ki bu ağaçlar, göller
Bir gün gelecek kuruyacaklar.
Hiç beklenmezdi kuşların bile,
Yine başımızın üstünde
Dönüp dolaşan kara blutlar,
Dün olduğu gibi;
Bu günde, geleceğimizi karartacaklar.
Onlara ne kötülüğümüz oldu'ki?
Gül çocuğum... gül güzel yavrum,
Dağıt gönlündeki tüm kederleri,
Çocuklara gülmek yaraşır
gülmek çocuğum, kederlenmek değil.
Hiç unutma çocuğum,unutma...
Başarının yolu yüksek moraldedir:
Derelerden tepelerden aşarak
Bir sevdaya tutulmuş gibi,
Binbir kayaya çarparak
Sevdalandıkları denizlere ve göllere
Yorgun ve bitkin ulaşan sular.
Hiç beklemediğin bir zamanda
O kurşuni tokmakla çalarım kapnı,
Bahar kokularını getiririm sana
Sen kapını açsanda, açmasanda.
Bilemezsin! belki de birgün,
Göl eski göl deği:
Pembemsi bulanık suları,
Güzelim alabalıkları nerede?
Nerede uçar gibi zıplayan sazanları? ...
Misafir gelmiş bir konuk,
Geçip gitmiş bir yolcu gibiler.
Şimdi yeni yöntemler zamanı
Eğer öğrenmediysen bunu,
Sonra zaman geçer geç olur...
Hemen öğrenmeğe başla Rıza efendi.
İhtiyarlarsın...
İşte ozaman senin için;
Onlar ki zamanın
En korkulu rüyasını gördüler.
Aradan yıllar geçti
Rüya'yı hep gerçek sandılar.
Kimse söylemedi onlara,
Rüzgarı dinliyorum
Bir yanıp, bir sönen
Yıldızlar altında.
Maviliği kaybolmuş
Grimsi bir gök
Sanki ağlamakta.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!