Gözlerin,o gözlerin yok mu senin
Beni benden alan
Beni derde salan
Yıllar öncesi, ne çok düşünür
Ve ne çok deli olurdum senin için.
Sonra saymadığım
Sayamadığım
Ve saymakta istemediğim
Herbiri asır gibi olan
Anlatamadım kimselere
'İki desti tokuştuğunda biri kırılırsa
diğerinin çatlayacağını'
Her ikisininde zarar göreceğini
Ve 'zararın neresinden dönülürse kar olacağını'
Anlatamadım, hancıya,hamamcıya,meyhaneciye,kerhaneciye
İktidar muhalefet birbirini yaralar,
Bir gecede kuş gibi, uçar gider paralar.
Yolun sonu selamet, görünmesede ucu,
Bu gayya kuyusunda kime bulmalı suçu.
Dün çiçek çiçekti fidanlarım
Uzak dağların tepelerinde kar vardı
Bahar aşığımdı, yaz ise yardı.
Olgunlaşmak için sadece
Zamana ihtiyaç vardı.
Neler büyüttüm senin için
Bir bilsen bir bilebilsen.
Önce, gözümde büyüttüm seni
Sonra benden büyük oldun
Hayalin bile yalçın dağlar kadardı.
Sen büyürken
Ne mevsimler yaşattın bana
Yazın dondurdun, kışın yandırdın beni
Soğuk rüzgarınla kuruttum terimi
Bakışların üşüttü beni
Ve hastası oldum güzelliğinin.
Bu dünyada, kendi kendime ettim
Umutlar tükendi ve bende bittim
Baharı görmeden kurudum gittim
Kuru çınarlarda dallara döndüm.
Bağrımı, bir kesmez bıçakla yardın
Çomak soktun gönlümdeki kovana
Arı gitti,balı kaldı sahipsiz
Kurudu kökleri, devrildi çınar
Gövde gitti, dalı kaldı sahipsiz.
Değiştirdin yatağını derenin
Söyleyemedim kimselere,
İki kere ikinin her zaman dört etmediğini,
Söyleyemedim, iki yanlışın bazen bir doğru ettiğini,
Bozuk saatlerin bile bir günde iki kez
Doğruyu söylediğini
Söyleyemedim.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!