Doyamadık bu memlekete,doyamadık biz.
Suyunu içemedik,ekmeğini yiyemedik.
Koklamadık güllerini,yüzemedik denizinde doyunca.
Heder ettik gençliğimizi…
Gülemedik bu memlekette,gülemedik biz.
Etrafı yemyeşil çimenlerle dolu,
Ağaçların bakışını üstüne çeken,
Güneşi yolundan eyleyen,
Rengini havaya yansıtan,
Bir çay kenarında,
Bülbül ile ben,
Nede kolay bulmuşlar
Cehenneme cennet adını vermişler.
Ne bir hurisi var ne hurması
Ortasından bir yol geçirmişler
Her yanı kırık dökük.
Suyunun da üstünü örtmüşler
Çekilin yanımdan gelmeyin bana,
Size yoldaş olmak istemiyorum,
Hainsiniz siz…
Saf yüreğimle düştüm içinize.
Dertlerimi duyurdum,içimi döktüm size.
Bana kalleşlik ettiniz,
Dersimiz Hayat Bilgisi
Konumuz ,Çevremiz Ve Biz
Çevremizi yeterince tanıyor muyuz çocuklar?
Fatma parmak kaldırdı
Yeşil,parlak gözleriyle
Etrafını süzerek,yere bakarak
Doğru olma,dövülürsün,
Doğru konuşma,sövülürsün,
Doğru iş yapma,kovulursun,
Zaman,sahtekarlık zamanı.
Yardım etme,anlaşılmazsın,
Çalkalan ey mavi deniz çalkalan,
Sil,süpür pislikleri.
Yığıldıkça yığıldı,taşınmaz oldu.
Okyanuslara at gitsinler sonsuza doğru…
Çalkalan ey mavi deniz çalkalan,
Ölümü kabul etmek
Kolay karar değildir.
Ölmekten korkmak da
Doğru birşey değildir.
Gerçek olan şey
Ölümü kabullenerek yaşamaktır.
Sen beladan kaçsan bile,
Yara etsen parmakların
Gözyaşını sile sile,
Belasız baş olur mu hiç?
Dünyadan köpeğin nesli kesilse,
Problemler çözülür,
Yeterki kalemli beyin olsun.
Hastalıklar yenilir,
Yeterki derman olsun.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!